COŞKULANABİLME Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

COŞKULANABİLME harflerini içeren 8 harfli 30 kelime bulunuyor. 8 harfli COŞKULANABİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Coşkulanabilme ile başlayan 8 harfli kelimeler. İçinde Coşkulanabilme olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

ŞABLONCU₁₈, BOŞALMAK₁₅, BOŞANMAK₁₅, BOLLAŞMA₁₅, BOKLAŞMA₁₅, BOŞLAMAK₁₅, BULAŞMAK₁₅, BALONCUK₁₅, CUMBALAK₁₅, AŞABİLME₁₄, BULANCAK₁₄, BULAŞKAN₁₄, KULLAŞMA₁₃, NAKŞOLMA₁₃, BOKLANMA₁₂, BOLALMAK₁₂, BOLLANMA₁₂, BUNALMAK₁₂, BULANMAK₁₂, AKABİLME₁₁, ABONELİK₁₁, ANABİLME₁₁, ALABİLME₁₁, KALUBELA₁₁, LİMONLUK₁₁, BANALLİK₁₀, KLONLAMA₁₀, KOLLANMA₁₀, KULLANMA₁₀, MALİKANE₉

MALİKÂNE (Kelime Kökeni: Arapça mālik + Farsça -āne)

[isim]

Geniş bir alana kurulmuş, büyük ve gösterişli ev

BANALLİK

[isim]

Banal olma durumu

KLONLAMA

[isim]

[biyoloji]

Kopyalama

KOLLANMA

[isim]

Kollanmak işi

KULLANMA

[isim]

Kullanmak işi, istimal
Dördüncü günün sabahında, işçilerden hiçbiri buldozeri kullanmaya yanaşmıyordu artık. - Elif Şafak

AKABİLME

[isim]

Akabilmek işi

ABONELİK

[isim]

Abone olma durumu

[sıfat]

Belirli sayıda abonesi olan
On bin abonelik telefon santrali.

ANABİLME

[isim]

Anabilmek işi

ALABİLME

[isim]

Alabilmek işi

KALUBELA (Kelime Kökeni: Arapça ḳālū + belā)

[isim]

[din bilgisi]

İslam inancına göre, ruhlar yaratıldığında Allah'ın `Ben sizin Tanrı'nız değil miyim?` sorusuna ruhların verdikleri `evet` cevabı

[mecaz]

Çok eski zaman

Ata Sözleri ve Deyimler

kalubeladan beri

LİMONLUK

[isim]

Sera
Köşkün yanından kıvrılıp arkadaki limonluğa doğru yürüyorlardı. - Mahmut Yesari

Limon ağaçlarının bulunduğu yer, limon bahçesi
Taksim gezisi öğleden sonra ılık bir limonluk gibidir. - Burhan Felek

Üzerine kesilmiş limon bastırılıp sıkılan, ortası tümsek ve oluklu küçük araç

[mimarlık]

Merdiven, balkon vb. yerlerin kıyılarına çekilen, 20-30 santimetre yüksekliğindeki set, tavhane

BOKLANMA

[isim]

Boklanmak durumu

BOLALMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

Bollaşmak

BOLLANMA

[isim]

Bol duruma gelme

BUNALMAK

[nesnesiz]

Soluk alması güçleşmek
Hoca bu son sözleri söylerken havasızlıktan bunalıyor gibi başını tavana kaldırıyor. - Reşat Nuri Güntekin

[mecaz]

Çok sıkılmak, çok tedirgin olmak
Geçenlerde yeni çıkan uzunca bir şiirini okuyuncaya kadar bunaldım. - Necati Cumalı