CİBİLLİYETSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
CİBİLLİYETSİZ harflerini içeren 5 harfli 39 kelime bulunuyor. 5 harfli CİBİLLİYETSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BİZCE13,
İLETİ
- Yazı veya sözle verilen, gönderilen bilgi, mesaj
İLLET (Kelime Kökeni: Arapça ʿillet)
-
Hastalık
Ben şarlatan değilim, oğlum. Bu illetin devası bendedir. - Peyami Safa
-
Hastalık derecesine varan alışkanlık
Ya sayfa sayfa mektup yazmak illetine tutulmuş olanlara ne diyeyim? - Hüseyin Cahit Yalçın
-
Bozukluk
Bu radyonun bir illeti var.
- Kızdıran, sinirlendiren (şey veya kimse)
- Sebep
Ata Sözleri ve Deyimler
- illet etmek
- illet olmak
Birleşik Kelimeler: köstebek illeti
TELLİ
- Teli olan
-
Teller takınmış, telle süslenmiş
Telli gelin.
Birleşik Kelimeler: telli balıkçıl, telli çalgılar, telli duvaklı, telli otobüs, telli pullu, telli sazlar, telli turna, çiftetelli, ikitelli, onikitelli, üçtelli
LİSTE (Kelime Kökeni: İtalyanca lista)
-
Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge
Elimden geldiği kadar listenizi yerine getirmeye çalışacağım. - Nazım Hikmet
Birleşik Kelimeler: liste başı, liste dışı, kara liste, tek liste, iftihar listesi, liberasyon listesi, seçmen listesi, yemek listesi
SİTİL
- Büyük bakraç, su kovası
SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)
-
Elin iç yüzüyle vurulan tokat
Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: sille tokat
TELSİ
-
Çok ince telciklerden oluşan
Telsi kas.
TELİS (Kelime Kökeni: Arapça tillīs)
- Bitkisel tellerden yapılmış, kaba örgülü büyük çuval
BİTLİ
- Üstünde bit bulunan
- Cimri
Ata Sözleri ve Deyimler
- bitli (veya kurtlu) baklanın da kör alıcısı olur
Birleşik Kelimeler: bitli kokuş
BİLET (Kelime Kökeni: Fransızca billet)
-
Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge
Biletini alıncaya kadar vapur da geldi. - Peyami Safa
Ata Sözleri ve Deyimler
- biletini kesmek
- bilet kesmek
Birleşik Kelimeler: açık bilet, kombine bilet, tam bilet, öğrenci bileti
BELLİ
-
Beli olan
Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz
Birleşik Kelimeler: karınca belli
-
Bilinmedik bir yanı olmayan, malum
Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr
Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi
-
Belirli, muayyen
Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- belli etmek
- belli olmak
Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz
BELİT
-
Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom
`Tüm, parçaların her birinden büyüktür` sözü bir belittir.
LEYLİ (Kelime Kökeni: Arapça leylī)
-
Yatılı
Orada Amerikan mektebine leyli verdi. - Peyami Safa
-
Geceye özgü
Kadınlar orada güzel, ince, saf, leylidir. - Ahmet Haşim
Birleşik Kelimeler: leyli meccani
YELLİ
-
Yeli çok olan, rüzgârlı
Yelli bir tepe.
- Çok yellenen
- İşveli, fıkırdak
İTİCİ
- İtme işini yapan
-
Soğuk, benimsenilmeyen, sevimsiz, sevilmeyen, beğenilmeyen, antipatik
Birbirlerinin itici özellikleriyle de şimdiki kadar burun buruna gelmiyorlardı. - Refik Erduran