CİBİLLİYETSİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

CİBİLLİYETSİZ harflerini içeren 5 harfli 39 kelime bulunuyor. 5 harfli CİBİLLİYETSİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BİZCE13, BEZCİ13, CİZYE13, BEYZİ12, SİZCE12, BEZSİ11, EZİCİ11, İYİCE10, YEZİT10, ZEYİL10, BİYEL9, BİTEY9, BİLYE9, BEYİT9, ETSİZ9, SİCİL9, İTİCİ8, İBLİS8, SEYİT8, SEBİL8, TEZLİ8, TECİL8, ZİLLİ8, ZELİL8, CELİL8, BİTLİ7, BİLET7, BELLİ7, BELİT7, LEYLİ7, YELLİ7, LİSTE6, SİTİL6, SİLLE6, TELSİ6, TELİS6, İLETİ5, İLLET5, TELLİ5

İLETİ

[isim]

  • Yazı veya sözle verilen, gönderilen bilgi, mesaj

İLLET (Kelime Kökeni: Arapça ʿillet)

[isim]

  • Hastalık

    Ben şarlatan değilim, oğlum. Bu illetin devası bendedir. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Hastalık derecesine varan alışkanlık

    Ya sayfa sayfa mektup yazmak illetine tutulmuş olanlara ne diyeyim? - Hüseyin Cahit Yalçın

[mecaz]

  • Bozukluk

    Bu radyonun bir illeti var.

[sıfat]

[teklifsiz konuşmada]

  • Kızdıran, sinirlendiren (şey veya kimse)

[eskimiş]

[felsefe]

  • Sebep

Ata Sözleri ve Deyimler

  • illet etmek
  • illet olmak

Birleşik Kelimeler: köstebek illeti

TELLİ

[sıfat]

  • Teli olan
  • Teller takınmış, telle süslenmiş

    Telli gelin.

Birleşik Kelimeler: telli balıkçıl, telli çalgılar, telli duvaklı, telli otobüs, telli pullu, telli sazlar, telli turna, çiftetelli, ikitelli, onikitelli, üçtelli

LİSTE (Kelime Kökeni: İtalyanca lista)

[isim]

  • Alt alta yazılmış şeylerin bütünü, dizelge

    Elimden geldiği kadar listenizi yerine getirmeye çalışacağım. - Nazım Hikmet

Birleşik Kelimeler: liste başı, liste dışı, kara liste, tek liste, iftihar listesi, liberasyon listesi, seçmen listesi, yemek listesi

SİTİL

[isim]

[halk ağzında]

  • Büyük bakraç, su kovası

SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)

[isim]

  • Elin iç yüzüyle vurulan tokat

    Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: sille tokat

TELSİ

[sıfat]

  • Çok ince telciklerden oluşan

    Telsi kas.

TELİS (Kelime Kökeni: Arapça tillīs)

[isim]

[eskimiş]

  • Bitkisel tellerden yapılmış, kaba örgülü büyük çuval

BİTLİ

[sıfat]

  • Üstünde bit bulunan

[mecaz]

  • Cimri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bitli (veya kurtlu) baklanın da kör alıcısı olur

Birleşik Kelimeler: bitli kokuş

BİLET (Kelime Kökeni: Fransızca billet)

[isim]

  • Para ile alınan ve konser, sinema, tiyatro vb. eğlence yerlerine girme, ulaşım araçlarına binme veya bir talih oyununa katılma imkânını veren belge

    Biletini alıncaya kadar vapur da geldi. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • biletini kesmek
  • bilet kesmek

Birleşik Kelimeler: açık bilet, kombine bilet, tam bilet, öğrenci bileti

BELLİ

[sıfat]

  • Beli olan

    Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz

Birleşik Kelimeler: karınca belli

[sıfat]

  • Bilinmedik bir yanı olmayan, malum

    Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr

    Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi

  • Belirli, muayyen

    Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • belli etmek
  • belli olmak

Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz

BELİT

[isim]

[mantık]

  • Kendiliğinden apaçık ve bundan dolayı öteki önermelerin ön dayanağı sayılan temel önerme, mütearife, aksiyom

    `Tüm, parçaların her birinden büyüktür` sözü bir belittir.

LEYLİ (Kelime Kökeni: Arapça leylī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yatılı

    Orada Amerikan mektebine leyli verdi. - Peyami Safa

  • Geceye özgü

    Kadınlar orada güzel, ince, saf, leylidir. - Ahmet Haşim

Birleşik Kelimeler: leyli meccani

YELLİ

[sıfat]

  • Yeli çok olan, rüzgârlı

    Yelli bir tepe.

  • Çok yellenen

[mecaz]

  • İşveli, fıkırdak

İTİCİ

[sıfat]

  • İtme işini yapan

[mecaz]

  • Soğuk, benimsenilmeyen, sevimsiz, sevilmeyen, beğenilmeyen, antipatik

    Birbirlerinin itici özellikleriyle de şimdiki kadar burun buruna gelmiyorlardı. - Refik Erduran