[isim]

[halk ağzında]

• Tahıl yetiştirip satan kimse

[sıfat]

• İki sayısının sıra sıfatı

• Sırada önem bakımından birinciden sonra gelen

  En fazla leylak ağaçlarını seviyordum, hele biri boyuma yakın olanı, âdeta ikinci odamdı. - Emine Işınsu

• Değer ve kalitece birinciden sonra gelen

  Evde pişirip yedikleri çikolatanın kalitesi ikinci idi. - Sait Faik Abasıyanık

[mecaz]

• Yeni, bir başka

[isim]

• Birinciden sonra gelen kimse veya nesne

  Yeni ilişkisinden son derece hoşnut ve ilk bebeğine veremediği tüm sevgiyi ikincisine vermekte kararlıydı. - Elif Şafak

Ata Sözleri ve Deyimler

• ikinci gelmek
• ikinci plana düşmek

[isim]

• İlkelerine bağlı kimse

[isim]

[spor]

• Bazı top oyunlarda kalenin önünde durarak topun kaleye girmesini önlemekle görevli oyuncu, file bekçisi

  Sonra topu en yükseğe kaleciler vurur, çıkarırlar. - Haldun Taner

[isim]

[eskimiş]

• Öz veya kusursuz, düzgün söz

  Keleci bilen kişinin yüzünü ağ ede bir söz / Sözü pişirip diyenin işini sağ ede bir söz - Yunus Emre

[isim]

[eskimiş]

• Kuru temizleme yapan, kuru temizleyici

  Fahim Bey bütün bunları lekeciye temizletip yine giyermiş. - Abdülhak Şinasi Hisar

[isim]

• Tere yetiştiren veya satan kimse

Ata Sözleri ve Deyimler

• tereciye tere satmak

[isim]

• Camilerin kubbelerine, minarelerine alem yapan veya takan kimse

[isim]

[mecaz]

• Eğlenceyi seven, her fırsatta eğlenen kimse

[isim]

[eskimiş]

• Köle ve cariye alan ve satan kimse

[isim]

• Her türlü eski eşya alım satımıyla uğraşan kimse

• Eskimiş ayakkabıları onaran kimse

[isim]

• Kesme işini yapan kimse

  Yol kesici.

• Kasaplık hayvanları kesen kimse

• Kesme işinde kullanılan araç

[spor]

• Futbolda savunmanın önünde görev yapan ve topu kesip dağıtan oyuncu, stoper

[isim]

• Mine yapan sanatçı

[isim]

[tarih]

• Osmanlı maliyesinde, koyunları sayıp vergilerini toplayan görevli

[isim]

• Mâni söyleyen kimse

  Bunlar ayaklı mâni denilen mâni biçiminde çok ileri gitmişler, bu alanda eski mânicileri geçmişlerdir. - Salâh Birsel

[sıfat]

[felsefe]

• Maniciliği benimseyen

[isim]

[eskimiş]

• Mektup yazan kimse