[nesnesiz]

• Arama işine konu olmak

• Söz konusu olmak

  Arkadaş arasında böyle şeyler aranılır mı?

[nesnesiz]

• Arılaşmak

[isim]

• Burdur iline bağlı ilçelerden biri

[isim]

• Karaman ilinden olan kimse

[isim]

• Karınlamak işi

[nesnesiz]

• Herkesi tedirgin edecek, bezdirecek biçimde söylenmek

  Kapısını vurmalı, o zaman uyanır açar diye başlayarak bir hayli dırlandı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[nesnesiz]

• Tadı acı olmak, acılaşmak

  Ağzım acılandı.

[-le]

[mecaz]

• Acılı durumda olmak, üzüntüye kapılmak, üzülmek

  Yunus Emre insanların acılarıyla acılanan insandır. - Nezihe Araz

[isim]

• Makarna yapan veya satan kimse

• Makarnayı çok seven kimse

[mecaz]

• Şişman, hareketsiz kimse

[şaka yollu]

• İtalyan

  Şimdi kralımızdan jandarma çavuşuna kadar hepimiz makarnacıların emrindeyiz. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[sıfat]

• Camekânı olan (yer)

  Camekânlı bir yerde, omzuma astığım çantamla duruyorum. - Adalet Ağaoğlu

[isim]

• Kapılanmak işi

[isim]

• Lakerda yapan veya satan kimse

[isim]

[teklifsiz konuşmada]

• `Sakın darılma` anlamında kullanılan darılmaca yok veya darılmaca gücenmece yok deyiminde geçen bir söz

[sıfat]

• Camadan giymiş olan

  Mor camadanlı, kırmızı sırmalı cepkenli Yaver Ağa... - Cahit Uçuk

[isim]

• Parıldamak işi

  Tek tük ışıklar parıldamaya başlamıştır. - Esat Mahmut Karakurt

[isim]

• Bir işi yapmak, bir aracı onarmak için kullanılan alet takımı

[nesnesiz]

• Bir kimseye veya bir şeye karşı belli tavır takınmak

  Hiç gerekmezken dönüyor ve onu yeni görmüş gibi davranıyor. - Tarık Buğra

[-e]

• Bir şeye el atmak, girişmek

  Onu örnek alan hamallar da camgöbeği takımın diğer parçalarına davrandılar. - Elif Şafak

[-e]

• Bir işi yapmaya hazır olmak, hazırlanmak

  Kalbine bu üzüntü düşünce duramadı, ayağa kalkıp gitmeye davrandı. - Refik Halit Karay

Ata Sözleri ve Deyimler

• davranma!