BÜZÜŞME ile Oluşan Kelimeler (BÜZÜŞME Kelime Türetme)
BÜZÜŞME harflerinden oluşan 20 kelime bulunuyor. BÜZÜŞME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Büzüşme kelimesinin anlamı nedir? Büzüşme ile başlayan kelimeler. İçinde büzüşme olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
7 Harfli Kelimeler
BÜZÜŞME20
5 Harfli Kelimeler
BÜZME13, ÜŞÜME13
4 Harfli Kelimeler
ÜZÜM12, BEZM10, MÜZE10, ÜZME10, ÜŞME10
3 Harfli Kelimeler
BÜZ10, BEZ8, BEŞ8, ŞEB8, ŞEM7, ZEM7
2 Harfli Kelimeler
EŞ5, ŞE5, ZE5, BE4, EM3, ME3
EM
- İlaç, merhem
Ata Sözleri ve Deyimler
- eme seme yaramamak
- eme yaramak
ME
- Türk alfabesinin on altıncı harfinin adı, okunuşu
-
Koyun, kuzu vb. hayvanların çıkardığı ses
Kara koyun kuzular kuzulamaz / Me deme - Fazıl Hüsnü Dağlarca
BE
- Türk alfabesinin ikinci harfinin adı, okunuşu
-
`Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü
Namluna dayanır, yola dalarsın / Duruşun bakışın yaman, be Ali! - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Berilyum elementinin simgesi
EŞ
-
Birbirinin aynı olan veya birbirine çok benzeyen iki şeyden her biri, benzeri
Çorabın öbür eşini yerden almak için sol ayağını uzatıyordun. - Ömer Seyfettin
-
Karı kocadan her biri, hayat arkadaşı, refik, refika
Kadın diye eşini bellemiş, dürüst, aile babası bir adamdır. - Zeyyat Selimoğlu
-
Birlikte yaşayan dişi ve erkek hayvandan her biri
Güvercin eşini arıyor.
-
İkişer kişilik gruplarla oynanan oyunlarda, ortak oynayan iki kişiden her birinin öbürüne göre durumu, partner
Briçte kuvvetli bir eş seçti.
- Kuma, ortak
- Arkadaş
- Döl eşi
Ata Sözleri ve Deyimler
- eşi benzeri (veya manendi veya menendi) olmamak (veya bulunmamak veya yok)
- eş tutmak
Birleşik Kelimeler: eş adlı, eş anlam, eş anlı, eş bacaklılar, eş basınç, eş başkan, eş biçim, eş cinsel, eş değer, eş deprem, eş dost, eş eksenli, eş güdüm, eş kanatlı, eşkenar, eş koşma, eş merkezli, eş ölçüm, eş sesli, eş sıcak, eş yapı, eş yapım, eş yükselti, eş zaman, döl eşi
ŞE
- Türk alfabesinin yirmi üçüncü harfinin adı, okunuşu
ZE
- Türk alfabesinin yirmi dokuzuncu harfinin adı, okunuşu
ŞEM (Kelime Kökeni: Arapça şemʿ)
-
Mum, balmumu
Beni candan usandırdı cefadan yâr usanmaz mı / Felekler yandı ahımdan muradım şemi yanmaz mı? - Fuzuli
ZEM (Kelime Kökeni: Arapça ẕemm)
- Bir kimseyi kötüleme, yerme, yergi
Birleşik Kelimeler: zemmetmek
BEZ (Kelime Kökeni: Arapça bezz)
-
Pamuk veya keten ipliğinden yapılan dokuma, çaput
Arkamıza kefenimsi bezler geçirip kuşakla bağladılar. - Falih Rıfkı Atay
- Pamuktan, düz dokuma
-
Herhangi bir cins kumaş
Çadır bezi. Yelken bezi.
- Herhangi bir iş için kullanılan dokuma
-
Kumaş veya dokumadan yapılmış
Botlarımı çıkartırken yatağın altında Mine'nin bez terliklerini görüyorum. - Ahmet Ümit
Ata Sözleri ve Deyimler
- bez alırsan Mısır'dan, kız alırsan asilden
- bez bağlamak
- bezi herkesin arşınına göre vermezler
- bezini yıkamak
Birleşik Kelimeler: gazlı bez, ham bez, kozalaksı bez, sarı bez, soğuk bez, Amerikan bezi, bal özü bezi, baş bezi, bombe bezi, branda bezi, bulaşık bezi, çadır bezi, çocuk bezi, el bezi, etek bezi, Japon bezi, kaput bezi, kefen bezi, namaz bezi, pamuk bezi, sargı bezi, sofra bezi, şeytan bezi, Şile bezi, taharet bezi, toz bezi, ütü bezi, yelken bezi
-
İçinden geçen kandan veya öz sudan bazı maddeler ayırarak salgı oluşturan organ
Tükürük bezleri. Pankreas bezi.
Birleşik Kelimeler: bez tüyler, ak kan bezi yangısı, böbrek üstü bezi, dil altı bezleri, er bezi, iç salgı bezi, kalkan bezi, kulak altı bezi, meme bezi, paratiroit bezi, ter bezi, tiroit bezi, yağ bezi, gözyaşı bezleri, tükürük bezleri, yağ bezleri
BEŞ
- Dörtten sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 5 ve V rakamlarının adı
- Dörtten bir artık
-
İlkokul
Biz okumadık, beşi bitirdik. - Tarık Dursun K.
Ata Sözleri ve Deyimler
- beş aşağı beş yukarı
- beş parmağın beşi bir olmaz
- beş parmağın hangisini kessen acımaz?
Birleşik Kelimeler: beş beter, beşbıyık, beş binlik, beş bir, beş dört, beş duyu, beş iki, beşkardeş, beş milyonluk, beşon, beş para, beş parasız, beşparmak, beşpençe, beştaş, beş üç, beş vakit, beş yüzlü, beş yüzlük, beşibirarada, beşibirlik, beşibiryerde, dübeş, şeşbeş, üç beş
ŞEB (Kelime Kökeni: Farsça şeb)
- Gece
Birleşik Kelimeler: ruzuşeb
BEZM (Kelime Kökeni: Farsça bezm)
- İçki meclisi, dost toplantısı
MÜZE (Kelime Kökeni: Fransızca musée)
-
Sanat ve bilim eserlerinin veya sanat ve bilime yarayan nesnelerin saklandığı, halka gösterilmek için sergilendiği yer veya yapı
O devirlere ait yatağanlar, baltalar, karabinalar, paslanmamış çelikleriyle müzelerimizdedir. - Orhan Seyfi Orhon
Ata Sözleri ve Deyimler
- müze gibi
Birleşik Kelimeler: açık hava müzesi
ÜZME
-
Üzmek işi
Bana saadeti çekinmeden sunan bir kadının kardeşini üzmeye hakkım yoktu. - Kemal Bilbaşar
ÜŞME
- Üşmek işi