BÜYÜTEBİLMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

BÜYÜTEBİLMEK harflerini içeren 7 harfli 21 kelime bulunuyor. 7 harfli BÜYÜTEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BÜYÜMEK16, BÜYÜTME16, BİTÜMLÜ14, BÜKÜLME14, MÜEBBET14, YÜLÜMEK14, LEBBEYK13, MÜLKİYE12, ÜTÜLMEK12, ÜTÜLEME12, YÜKLEME12, BİLETME10, BİLEMEK10, BEKİTME10, EYİTMEK10, KÜTLEME10, KEMİYET10, YEMEKLİ10, YETKELİ9, İLETMEK8, METELİK8

İLETMEK

[-i]

  • Götürmek, ulaştırmak, nakletmek, geçirmek

    Bunların tek kaygıları gördüklerini, duyduklarını okurlara iletmektir. - Salâh Birsel

[fizik]

  • Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere götürmek

METELİK (Kelime Kökeni: Fransızca metallique)

[isim]

[eskimiş]

  • Çeyrek kuruş, on para değerinde demir para

    Köprüyü yelek cebimdeki son metelikle geçtim. - Yusuf Ziya Ortaç

[mecaz]

  • Çok az para

    Bende tek metelik yok diye kahkahayı bastı. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • meteliğe kurşun atmak
  • metelik etmez
  • metelik vermemek

YETKELİ

[sıfat]

  • Otoritesi olan

BİLETME

[isim]

  • Biletmek işi

BİLEMEK

[-i]

  • Kesici aletlerin ağzını çark, zımpara, eğe, bileği taşı vb.nde keskinleştirmek, keskin duruma getirmek, kılağılamak, zağlamak

[mecaz]

  • Güçlendirmek, etkisini artırmak

BEKİTME

[isim]

  • Bekitmek işi

EYİTMEK

[nesnesiz]

[eskimiş]

  • Demek

    Kul Mustafa eydür coştum / Aşkın deryasına düştüm - Kul Mustafa

KÜTLEME

[isim]

  • Kütlemek işi

KEMİYET (Kelime Kökeni: Arapça kemmiyyet)

[isim]

[eskimiş]

  • Nicelik

    Onun koleksiyonculuğu, kemiyetteki kahramanlığı ise, boyuna keyfiyette arayıp asla bulamadığı kadını ne yapıp yapıp yakalayabilmek gayretinden. - Necip Fazıl Kısakürek

YEMEKLİ

[sıfat]

  • Yemek de yenilen

    Yemekli nişan.

  • Yemek de verilen

    Yemekli parti.

Birleşik Kelimeler: yemekli vagon

MÜLKİYE (Kelime Kökeni: Arapça mulkiyye)

[isim]

[eskimiş]

  • Devlet yönetimindeki sivil görevliler sınıfı

ÜTÜLMEK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Oyunda, yenilmek, kaybetmek

ÜTÜLEME

[isim]

  • Ütülemek işi

    Evi satacağım ama içinde kiracı varken müşteri bulamıyorum diye kafamızı ütülemeye başladı. - Sulhi Dölek

YÜKLEME

[isim]

  • Yüklemek işi, tahmil

[fizik]

  • Bir yere, bir nesneye elektrik yükü biriktirme, doldurma, şarj

Birleşik Kelimeler: yükleme boşaltma, yükleme durumu, yükleme hâli, suç yükleme

LEBBEYK (Kelime Kökeni: Arapça lebbeyk)

[ünlem]

[eskimiş]

  • `Buyurun efendim, emredin` anlamlarında bir seslenme sözü