BÜTÜNLETEBİLMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

BÜTÜNLETEBİLMEK harflerini içeren 7 harfli 56 kelime bulunuyor. 7 harfli BÜTÜNLETEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BİTÜMLÜ14, BÜKÜLME14, BÜKÜNME14, MÜEBBET14, ÜTÜLMEK12, ÜTÜLEME12, LEBLEBİ11, TÜLBENT11, BİLETME10, BİLENME10, BİLEMEK10, BELETME10, BELLEME10, BELENME10, BEKİNME10, BEKLEME10, BELEMEK10, BEKİTME10, KÜTLEME10, KÜLLEME10, TÜKETME10, TÜKETİM10, TÜKENME10, TÜNEMEK10, ÜNLETME10, ÜNLEMEK10, BENEKLİ9, ELBETTE9, NÜKTELİ9, ETLENME8, EKLETME8, EKLENME8, EKLEMLİ8, ELEMENT8, ELLETME8, ELLENME8, ELLEMEK8, ELETMEK8, ELENMEK8, İNLETME8, İTLENME8, İTELEME8, İNLEMEK8, İLENMEK8, İLETMEK8, KİLLEME8, METELİK8, METİLEN8, TEMELLİ8, TELLEME8, TEKLEME8, ETENELİ7, EKLENTİ7, İLETKEN7, KENETLİ7, TENTELİ7

ETENELİ

[sıfat]

  • Etenesi olan

EKLENTİ

[isim]

  • Bir şeye eklenmiş olan, ek durumunda bulunan parça

    Ondan öğrendiklerim, onun ufku, onun kadar olmasa da birkaç önemli eklenti dışında, bugün de tümüyle geçerlidir. - Reha Mağden

İLETKEN

[sıfat]

[fizik]

  • Akım, ısı, ses vb.ni geçiren (madde), nâkil, yalıtkan karşıtı
  • Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere aktaran (madde, şey)

Birleşik Kelimeler: iletken damarlar, yarı iletken

KENETLİ

[sıfat]

  • Kenedi olan
  • Kenetle birbirine bağlanmış bulunan, kenetlenmiş olan

    İnce dudakları birbirine kenetli, taş gibi öylece oturuyor. - Ayşe Kulin

[mecaz]

  • Birbirinin içine geçerek sıkıca kapanmış

Birleşik Kelimeler: ağzı kenetli

TENTELİ

[sıfat]

  • Tentesi olan

    Uzun, tenteli, tek atlı muhacir arabalarına binilir. - Refik Halit Karay

ETLENME

[isim]

  • Etlenmek işi

EKLETME

[isim]

  • Ekletmek işi

Birleşik Kelimeler: yağ ekletme

EKLENME

[isim]

  • Eklenmek işi

EKLEMLİ

[sıfat]

  • Eklemi olan

ELEMENT (Kelime Kökeni: Almanca Element)

[isim]

[kimya]

  • Kimyasal yöntemlerle ayrıştırılamayan veya bileşim yoluyla elde edilemeyen madde

    Grafit ve elmas, karbon elementinin iki değişik biçimidir.

ELLETME

[isim]

  • Elletmek işi

ELLENME

[isim]

  • Ellenmek işi

ELLEMEK

[-i]

  • Elle dokunmak

    Görüyorsunuz, ben hiçbirini ellemiyor, hiçbirini açmıyorum. - Yusuf Ziya Ortaç

ELETMEK

[-i]

  • Eleme işini yaptırmak

ELENMEK

[nesnesiz]

  • Eleme işine konu olmak veya eleme işi yapılmak
  • Sınavda başarısız sayılmak

    İstekliler birer birer elenince en heveslisi ile karşı karşıya kaldı. - Haldun Taner

[mecaz]

  • Süzülmek

    Bahçeye, kafeslerde elenen solgun bir ışık vurmuş. - Yusuf Ziya Ortaç

[spor]

  • Yarışma dışı kalmak, yarışmadan çıkarılmak