BÖLGESELLİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BÖLGESELLİK harflerini içeren 5 harfli 29 kelime bulunuyor. 5 harfli BÖLGESELLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BÖLGE17,
ELLİK
- Eldiven
- Ekin biçerken sol elin parmaklarına geçirilen, eldiven biçiminde, tahtadan yapılan bir araç
- Yelken dikenlerin kullandığı, madenî yüksüğü olan meşin eldiven
İLKEL
-
İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif
Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And
- Sanatta yalın bir nitelik gösteren, yapmacıksız olan, primitif
-
Basit, karmaşık olmayan
Gayet ilkel bir dokuma tezgâhında harıl harıl çalışan iki işçi gördüm. - Fikret Otyam
- Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
- Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
- Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif
Ata Sözleri ve Deyimler
- ilkel kalmak
Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum
KELLE (Kelime Kökeni: Farsça kelle)
- Koyun, kuzu ve keçinin pişirilmiş başı
- Ekinlerde başak
-
Külçe biçimindeki şeker
Şekerin kellesi yetmiş üç kuruştan satılıyor. - Attila İlhan
- Baş, kafa
Ata Sözleri ve Deyimler
- kelle götürmek
- kelle koltukta gezmek
- kelle koparmak
- kelle koşturmak
- kelle kulak yerinde
- kelle sağ olsun da külah bulunur
- kellesinden olmak
- kellesini koltuğuna almak
- kellesini uçurmak
- kellesini vurdurmak
- kelleyi koltuğun altına almak
- kelleyi vermek
KELLİ
-
`Sonra` edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz
Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. - Halikarnas Balıkçısı
ESLEK
- Başkasının buyruk ve dileklerini yerine getiren, söz tutan, yumuşak başlı, itaatli, muti
ESKİL
- Aksaray iline bağlı ilçelerden biri
KESEL (Kelime Kökeni: Arapça kesel)
- Gevşeklik, tembellik
Ata Sözleri ve Deyimler
- kesel gelmek
Birleşik Kelimeler: kesel perdesi
KELES
- Bursa iline bağlı ilçelerden biri
SİLLE (Kelime Kökeni: Farsça sīlī)
-
Elin iç yüzüyle vurulan tokat
Adam keçinin gerisine hafif bir sille indirdi. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: sille tokat
SELEK
- Cömert
Birleşik Kelimeler: eli selek
SEKİL
- At, eşek ve sığırların ayaklarında bileğe veya dize kadar çıkan beyazlık, seki (II)
SEKEL (Kelime Kökeni: Fransızca séquelle)
-
Bir hastalıktan sonra yerleşip kalan işlev veya doku bozukluğu
Kırık ve çıkık sekellerine kaplıca yararlıdır.
BİLEK
-
Elle kolun, ayakla bacağın birleştiği bölüm
Kadın, ağır takılarla yüklü sol bileğini yeşil abajurun altına doğru uzatmış. - Adalet Ağaoğlu
- Güç, kuvvet
Ata Sözleri ve Deyimler
- bileğinde altın bileziği olmak
- bileğine güvenmek
- bileğinin hakkıyla (veya gücüyle veya kuvvetiyle veya zoruyla)
- bilek gibi
Birleşik Kelimeler: bilek damarı, bilek güreşi, bilek saati, demir bilek, tek bilek, ayak bileği, tunç bilekli
BELLİ
-
Beli olan
Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz
Birleşik Kelimeler: karınca belli
-
Bilinmedik bir yanı olmayan, malum
Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr
Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi
-
Belirli, muayyen
Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- belli etmek
- belli olmak
Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz
BELKİ (Kelime Kökeni: Arapça bel + Farsça ki)
-
Olabilir ki, muhtemel olarak
İşte en basit bir sebep. Belki sadeliğinden tuhaf geliyor insana. - Necip Fazıl Kısakürek
-
Olsa olsa, ya ... ya ..., ihtimal
Belki bir sabah vakti, belki bir gece yarısı / Artık nefes almayı bırakıp gideceğiz - Ziya Osman Saba
Ata Sözleri ve Deyimler
- belki de