BÖCEKSAVAR Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BÖCEKSAVAR harflerini içeren 5 harfli 25 kelime bulunuyor. 5 harfli BÖCEKSAVAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BRÖVE19,
ASKER (Kelime Kökeni: Arapça ʿasker)
-
Orduda görev yapan erden generale kadar herkes
Adına ve şimdi gördüğüm şahsiyetine zaten hayran olduğum büyük askerin bu alakası beni heyecana düşürmüştü. - İbrahim Alâeddin Gövsa
-
Askerlik görevi veya ödevi
Askerden dönmek.
-
Er
Dışarıda kolları kırmızı beyaz işaretli askerlerin taşıdığı boş sedyeler süratle uzaklaşıyor. - Nazım Hikmet
-
Topluluk düzenine saygısı olan, disiplinli
Asker adam.
-
Yurdunu iyi koruyan, kahraman özelliği taşıyan
Asker millet.
Ata Sözleri ve Deyimler
- asker çıkarmak
- askere alınmak
- askere çağrılmak
- askere gitmek
- asker etmek (veya eylemek)
- asker gibi
- asker olmak
Birleşik Kelimeler: asker hastanesi, asker kaçağı, asker ocağı, asker tayını, kazasker, serasker, yedek asker, hassa askeri
SARAK
- Yapı yüzeylerinde yatay, enli, az çıkıntılı, süslü veya düz silme
SAKAR
- Bazı hayvanların, özellikle atların alınlarında bulunan beyaz leke, küçük akıtma
-
Sık sık küçük, önemsiz kazalar yapan (kimse)
Orada ne babamın sakar hareketlerinden ne annemin çehresindeki hüznünden haberim olurdu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: sakar meke, sakar otu
SERAK (Kelime Kökeni: Fransızca sérac)
- Dik yerlerden inen buzullarda, derin yarılmalar sebebiyle buz parçalarının koparak aşağıya düşmesi
AKABE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaḳabe)
- Tehlikeli, sarp ve zor geçit
BARAK
- Tüylü, kıllı çuha
- Bir cins tüylü av köpeği
BARKA (Kelime Kökeni: İtalyanca barca)
- Büyük sandal
BEKAR (Kelime Kökeni: Fransızca bécarre)
- Diyezli veya bemollü bir sesin eski durumuna getirilmesini gösteren nota işareti
-
Evlenmemiş kimse
Bekârdı, evlenmeye vakit bulamamıştı. - Ömer Seyfettin
- Evli olduğu hâlde ailesinden ayrı, yalnız yaşayan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- bekâra karı boşaması kolaydır
- bekâr gözü, kör gözü
- bekârın yakasını it yer, yakasını bit
- bekâr kalmak (veya yaşamak)
Birleşik Kelimeler: bekârhane, bekâr odası, müzmin bekâr
ERBAA
- Tokat iline bağlı ilçelerden biri
BASAR (Kelime Kökeni: Arapça baṣar)
- Göz
- İleriyi görme, algılama yetisi
- Merdivenin ayakla basılan yüzeyi
BASAK
- Merdiven
BEKAS (Kelime Kökeni: Fransızca bécasse)
- Çulluk
ESBAK (Kelime Kökeni: Arapça esbaḳ)
-
Eski, geçmiş, önceki
Bir pazar sabahtan babası esbak Nallıhan kaymakamını da alıp Kalamış'a gidecek. - Haldun Taner
BACAK
-
Vücudun kasıktan tabana kadar olan bölümü
Yorgun vücudunu zahmetle taşıyan ince bacakları üstünde doğruldu. - Peyami Safa
- Hayvanlarda yürümeye veya atlamaya yarayan organ
-
Bazı şeylerin yerden yüksekçe durmasını sağlayan dayak, destek veya bunlardan her biri, ayak
İpleri sedirlerin bacaklarına doladılar. - Lâtife Tekin
- İskambil kâğıtlarında genç erkek resimli kâğıt, oğlan, vale
Ata Sözleri ve Deyimler
- bacağına geçirmek
- bacak bacak üstüne atmak
- bacak kadar
- bacak kadar boyu var, türlü türlü huyu var
- bacakları kopmak
- bacaklarını uzatmak
- bacakları tutmaz olmak
Birleşik Kelimeler: bacakkalemi, bacakkıran, alabacak, baldır bacak, bastıbacak, karabacak, kılıç bacak, takma bacak, ayıbacağı
AVARE (Kelime Kökeni: Farsça āvāre)
-
İşsiz, işsiz güçsüz, başıboş, aylak
Daha ne kadar sürdürebilecekti bu avare yaşamını? - Ayşe Kulin
Ata Sözleri ve Deyimler
- avare dolaşmak
- avare etmek
- avare olmak