BUĞULU ile Oluşan Kelimeler (BUĞULU Kelime Türetme)
BUĞULU harflerinden oluşan 5 kelime bulunuyor. BUĞULU kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Buğulu kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
BUĞULU18
4 Harfli Kelimeler
BUĞU15
3 Harfli Kelimeler
BUL6, ULU5
2 Harfli Kelimeler
BU5
ULU
-
Erdemleri bakımından çok büyük, yüce
Aile uluları arasında buna bir çare bulmak için dertleşmeler olur. - Reşat Nuri Güntekin
-
Çok yüksek, çok büyük olan (şey)
Dökülen meyvelerinden fazla, açılmış çiçekleri bulunan bir ulu ağaç. - İbrahim Alâeddin Gövsa
BU
-
Yerde, zamanda veya söz zincirinde en yakın olanı gösteren bir söz
Hiçbiri bu çocukların eline su dökemez. - Ahmet Ümit
-
En yakında bulunan bir varlığı veya biraz önce anılan bir şeyi işaret yolu ile belirtmek için kullanılan bir söz
Oysa bizi bekleyen yaşam bu değildi. - Reha Mağden
Ata Sözleri ve Deyimler
- bu abdestle daha çok namaz kılınır
- bu denli
- bu kadar
- bu kadar kusur kadı kızında da bulunur
- bu minval üzere
- buna değdi (idi) buna değmedi (idi) demek
- bunda bir iş var
- bundan
- bundan iyisi can sağlığı
- bu ne perhiz bu ne lahana turşusu!
- bu sıcağa kar mı dayanır?
- bu yana
Birleşik Kelimeler: bu açıdan, bu arada, bu bakımdan, bu cümleden, bu gidişle, bu gözle, bu haysiyetle, bu kabîl, bu meyanda, bu sefer, bu takdirde, bu takım, bu türlü, bu yönden, bu yüzden, bununla beraber, bununla birlikte, işbu, o bu, şu bu
BUL
- Yalnız iki geniş yüzü testere ile düzeltilmiş tahta
BUĞU
-
Su buharı
Döşeme, suyun cızırtılarla soğuttuğu ağır bir taş gibi buğu içindeydi. - Yaşar Nabi Nayır
-
Soğuk bir cisim üzerinde ince bir tabaka durumunda yoğunlaşmış sıvı
Biz bile kendimizi en sadık bir aynada görmek istesek nefesimizin buğusu aynamızı bulandırır. - Abdülhak Şinasi Hisar
Birleşik Kelimeler: buğuevi, buğu kebabı, buğusu üstünde
BUĞULU
-
Üzerinde buğu bulunan, buğulanmış
Güneş sanki buğulu bir tülbendin arkasına saklanmış, alev alev. - Attila İlhan
-
Yaşlı, nemli
Hüseyin Ağa, aşağıda koruk sıkmış, buğulu bardaklarla geldi. - Yusuf Ziya Ortaç
-
Süzgün, dalgın bakışlı olan (göz)
Buğulu gözlerinde o eski yakamozlar parladı. - Halide Edip Adıvar
-
Dokunaklı, pes (ses)
Buğulu bir sesi var. Ben böyle sese biterim. - Haldun Taner