[sıfat]

[eskimiş]

• Somurtkan (kimse)

• Çatık, asık (yüz)

  Abus çehreli bir adamın ne namazı ne niyazı ne zekâtı ne orucu makbuldür. - Ömer Seyfettin

• Garip, acayip

  Genç, esmer kız tahayyül ediyor, zihninde müphem hayallere karışan abus suallere cevap veremiyordu. - Ömer Seyfettin

[isim]

• Karabasan

  Dün gece bütün sinirlerimi bir kâbus işkencesinin zoru altına koyan buhranlı saatler yaşadım. - Etem İzzet Benice

[isim]

• Acı, sıkıntı, korku veren olay

Ata Sözleri ve Deyimler

• kâbus basmak (veya çökmek)
• kâbus görmek

[isim]

• Milletvekili

  Ciddi görünümlü bir beyefendiye dönüyorum, mebus olduğunu söylüyorlar. - Reha Mağden

[isim]

[meteoroloji]

• Kara bulut

[isim]

[eskimiş]

• Yaltaklık

Ata Sözleri ve Deyimler

• tabasbus etmek