BUNALTMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BUNALTMA harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli BUNALTMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bunaltma ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Bunaltma olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
BUNMA9,
TALAN
- Yağma
Ata Sözleri ve Deyimler
- talandan geçmek
- talan etmek
Birleşik Kelimeler: alan talan
ANLAM
- Bir kelimeden, bir sözden, bir davranış veya olgudan anlaşılan şey, bunların hatırlattığı düşünce veya nesne, mana, meal, fehva, deme, mazmun, medlul, valör
- Bir önermenin, bir tasarının, bir düşüncenin veya eserin anlatmak istediği şey
Ata Sözleri ve Deyimler
- anlam çıkarmak
- anlamına gelmek
- anlam vermek
Birleşik Kelimeler: anlam aykırılığı, anlam bayağılaşması, anlam bilimi, anlam bilimsel, anlam daralması, anlam değişmesi, anlam genişlemesi, anlam iyileşmesi, anlam kayması, anlam kötüleşmesi, bağlamsal anlam, eş anlam, ikiz anlam, bir anlamda
ALMAN (Kelime Kökeni: Fransızca allemand)
- Cermen soyundan olan halk
- Bu halktan olan kimse
Birleşik Kelimeler: Alman gümüşü, Alman papatyası, Almansever, Alman usulü
MANAT (Kelime Kökeni: Rusça)
- Azerbaycan ve Türkmenistan para birimi
MATLA (Kelime Kökeni: Arapça maṭlaʿ)
- Gök cisimlerinin doğması
- Gök cisimlerinin doğduğu yer
- Divan edebiyatında kaside veya gazelin ilk beyti
BANAL (Kelime Kökeni: Fransızca banal)
- Herkesçe kullanılan, anlaşılan
- Bayağı, sıradan
BALTA
- Ağacı kesme, yarma, yontma vb. işlerde kullanılan ağaç saplı, demir araç
Ata Sözleri ve Deyimler
- baltadan kurtulmak
- balta değmedik ağaç olmaz
- balta değmemiş (veya girmemiş veya görmemiş)
- balta olmak
- baltası kütükten çıkmak
- balta vurmak
- baltayı taşa vurmak
Birleşik Kelimeler: baltabaş, ay balta, deli balta, sapsız balta, aşçı baltası, hacamat baltası
BALAT (Kelime Kökeni: Fransızca ballade)
- Orta Çağ'da, üç bentten oluşan bir Batı şiiri türü
- Batı'da, belirli danslara eşlik eden bir şarkı türü
-
Serbest biçimli, romantik, müzik araçlarıyla çalınan veya şarkı olarak okunan eser
Schubert'in balatları.
NAMLU (Kelime Kökeni: Farsça nāmlū)
- Tüfek, tabanca, top vb. ateşli silahların ucunda bulunan boru biçimindeki parça
- Kasatura, kılıç, meç, bıçak vb. kesici silahların uzun ve keskin bölümü
TUMAN
- Don, şalvar
TABLA (Kelime Kökeni: Arapça ṭabla)
-
Satıcı vb.nin kullandığı tahtadan tepsi
Bir hurmacının tablasında üstlerine vuran güneş ışığıyla parıldayan hurmalara imrenmiş. - Abdülhak Şinasi Hisar
- Soba, mangal vb. şeylerin altına konulan metalden veya tahtadan yapılan tepsiye benzer altlık
-
Bir şeyin düz ve geniş bölümü
Çadır direği tablası. Hokka takımı tablası.
-
Küllük
Tablada ruj izli sigara artıkları var. - Refik Halit Karay
- Ağaçtan veya ağaç ürünlerinden hazırlanmış, büyük yüzeyli düzgün parça
- Genellikle Hindistan, Pakistan'da kullanılan, darbukaya benzer bir çalgı türü
- Makaraların yüzlerini oluşturan dış bölümleri
Birleşik Kelimeler: kül tablası, sigara tablası, yemek tablası
TABAN
- Ayağın alt yüzü, aya
- Üstü kapalı bir yerin gezinilen, ayakla basılan yüzü, tavan karşıtı
- Ayakkabının alt bölümü
- Kaide
- Bir şeyin en alt bölümü
- Değerlendirmede en alt derece
-
Bir toplumu, bir kuruluşu oluşturan, yönetime katılmadan etkili olan kitle
Partinin tabanının istekleri doğrultusunda...
- Temel
- Bir ırmağın en derin olan orta yeri
- Dikey duran direk, çubuk, seren vb.nin alt bölümü
-
Bir cismin veya bir biçimin yüksekliğini ölçmek için aşağıdan yukarıya doğru başlama noktası olarak alınan yüzey veya çizgi, kaide
Piramidin tabanı. Üçgenin tabanı.
- Üslü sayılarda kuvveti alınan sayı: 53 anlatımında 3 rakamı üstür, 5 ise tabandır
- Tarlanın düz ve verimli kesimi
- Kılıç vb. yapımında kullanılan iyi cins demir
Ata Sözleri ve Deyimler
- tabana kuvvet
- tabana kuvvet kaçmak
- taban çıkmak (veya girmek veya koymak)
- tabanları kaldırmak
- tabanları patlamak
- tabanları yağlamak
- taban tabana zıt (olmak)
- taban tepmek (veya patlatmak)
- taban yapmak
Birleşik Kelimeler: taban basma, taban düzeyi, taban fiyatı, taban halısı, taban lağımı, tabanvay, tabanı yarık, baştaban, daltaban, düztaban, karataban, ad tabanı, ayak tabanı, devetabanı, fiil tabanı, isim tabanı, veri tabanı
- Huy bakımından
- Yaradılıştan
ULAMA
- Ulamak işi
- Ulanan parça, ek, katkı, ilave
- Konuşmada art arda gelen kelimelerden birincisinin sonundaki ünsüzün, ikincisinin başındaki ünlüye ses bakımından bir hece oluşturacak biçimde bağlanarak söylenmesi, bağlama: Ayırt etmek, tertip etmek, art arda gibi
- Ulanmış
BANMA
- Banmak işi
BATMA
- Batmak işi
- Yıkılma, çökme
-
İflas etme
Balık baştan kokar, bilmez değilsin a! Hayriye tüccarının batmasına bizim saray sebep olmuştur. - Attila İlhan
- Yok olma, inkıraz
- Bir gök cisminin (ay, güneş, yıldız vb.) ufkun altına inmesi
Birleşik Kelimeler: geğrek batması