Bul ile Başlayan Kelimeler

BUL ile başlayan 158 kelime bulunuyor. Başında BUL olan kelimeler ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bul kelimesinin anlamı nedir? Bul ile biten kelimeler. İçinde bul olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

15 Harfli Kelimeler

BULUŞTURUVERMEK31, BULAŞTIRIVERMEK30, BULANDIRIVERMEK29, BULGULAYABİLMEK28, BULUTLANIVERMEK27, BULGULANABİLMEK26, BULUŞTURABİLMEK26, BULUNDURABİLMEK25, BULAŞTIRABİLMEK25, BULANIKLAŞTIRMA24, BULANDIRABİLMEK24, BULUTLANABİLMEK22

14 Harfli Kelimeler

BULUŞTURUVERME30, BULAŞTIRIVERME29, BULANDIRIVERME28, BULGULAYABİLME27, BULUTLANIVERME26, BULUŞTURABİLME25, BULUŞULABİLMEK25, BULGULANABİLME25, BULUNDURABİLME24, BULAŞTIRABİLME24, BULANDIRABİLME23, BULUTLANABİLME21

13 Harfli Kelimeler

BULUŞULABİLME24, BULUŞTURULMAK23, BULAŞTIRILMAK22, BULDURABİLMEK22, BULGARİSTANLI22, BULUNDURULMAK22, BULANIKLAŞMAK21, BULANDIRILMAK21

12 Harfli Kelimeler

BULUŞUVERMEK27, BULAŞIVERMEK26, BULUNUVERMEK24, BULAŞIKÇILIK24, BULANIVERMEK23, BULUŞTURULMA22, BULUŞABİLMEK22, BULUNDURULMA21, BULGURLANMAK21, BULDURABİLME21, BULAŞTIRILMA21, BULAŞABİLMEK21, BULAYABİLMEK20, BULANDIRILMA20, BULANIKLAŞMA20, BULUNABİLMEK19, BULANABİLMEK18

11 Harfli Kelimeler

BULUŞUVERME26, BULAŞIVERME25, BULGURCULUK24, BULUNUVERME23, BULAŞICILIK23, BULAŞIKHANE22, BULANIVERME22, BULANDIRICI22, BULUTSUZLUK21, BULUŞABİLME21, BULUŞTURMAK20, BULGURLANMA20, BULGURLAMAK20, BULGULANMAK20, BULAŞABİLME20, BULUNDURMAK19, BULAYABİLME19, BULAŞTIRMAK19, BULUNABİLME18, BULAŞKANLIK18
Tümünü Gör

10 Harfli Kelimeler

BULGULAYIŞ24, BULGURUMSU22, BULGULANIŞ22, BULUVERMEK21, BULUŞULMAK19, BULUŞTURMA19, BULGURLAMA19, BULGULANMA19, BULGULAMAK19, BULUNDURMA18, BULAŞTIRMA18, BULAŞILMAK18, BULAŞIKLIK18, BULANDIRMA17, BULDURTMAK17, BULABİLMEK16, BULUTLANMA15, BULANIKLIK15

9 Harfli Kelimeler

BULGURCUK21, BULUVERME20, BULDUMCUK20, BULAŞIKÇI20, BULUŞULMA18, BULGURLUK18, BULGULAMA18, BULUCULUK18, BULGARLIK17, BULAŞILMA17, BULDURTMA16, BULDURMAK16, BULANIKÇA16, BULABİLME15

8 Harfli Kelimeler

BULGURCU20, BULAŞICI19, BULGARCA18, BULGURSU18, BULVARLI18, BULGURLU17, BULGUSAL17, BULUTSUZ17, BULDOZER17, BULUNMAZ16, BULUŞMAK16, BULUTÇUK16, BULDURMA15, BULAŞMAK15, BULANCAK14, BULAŞKAN14, BULUNMAK13, BULATMAK12, BULANMAK12

7 Harfli Kelimeler

BULUŞMA15, BULUNUŞ15, BULAMAÇ14, BULANIŞ14, BULAŞIK14, BULAŞMA14, BULGARİ14, BULMACA14, BULUTSU13, BULUTLU12, BULUNTU12, BULUNMA12, BULUNAK11, BULAMAK11, BULANIK11, BULANTI11, BULATMA11, BULANMA11

6 Harfli Kelimeler

BULVAR15, BULUCU14, BULGUR14, BULGAR13, BULDOK12, BULADA11, BULDAN11, BULMAK10, BULAMA10, BULTAK9

5 Harfli Kelimeler

BULGU13, BUL12, BULUT9, BULMA9, BULAK8

4 Harfli Kelimeler

BULA7

3 Harfli Kelimeler

BUL6

BUL

[isim]

  • Yalnız iki geniş yüzü testere ile düzeltilmiş tahta

BULA

[isim]

[halk ağzında]

  • Yenge, amca veya dayı karısı

BULAK

[isim]

[halk ağzında]

  • Kaynak, pınar

BULTAK

[isim]

  • Bir ile üç yaş grubu için oluşturulmuş, üzerinde çeşitli biçimlerin ve uygun parçalarının bulunduğu zekâ oyunu

BULUT

[isim]

  • Atmosferdeki su damlacıkları ve buz taneciklerinin görülebilir yoğunluk kazanmasıyla oluşan, biçimleri, yükseklikleri ve yol açtıkları hava olaylarıyla birbirinden ayrılan yığın

    Mavi maviydi gökyüzü / Bulutlar beyaz beyazdı / Boşluğu ve üzüntüsü / İçinde ne garip bir yazdı - Ahmet Hamdi Tanpınar

  • Herhangi bir şeyden oluşan yoğun yığın

    Ortalık sarı bir toz bulutu içinde. - Adalet Ağaoğlu

[mecaz]

  • Keder, endişe

    Gazi'nin şen çehresi üstünden ciddi bir düşüncenin bulutu geçer gibi oldu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bulut gibi
  • bulut olmak
  • buluttan nem kapmak

Birleşik Kelimeler: karabulut, kara bulut, katman bulut, kızgın bulut, küme bulut, saçak bulut, sedefsi bulut, yığın bulut, toz bulutu, yağmur bulutu

BULMA

[isim]

  • Bulmak işi

    Bu genç kadında kendisini büyüleyen şeyin ne olduğunu bulmaya uğraşıyor. - Attila İlhan

BULMAK

[-i]

  • Arayarak veya aramadan bir şeyle, bir kimse ile karşılaşmak

    Kafam her an bir konu bulmak için binbir çeşit şeye müracaat ediyor. - Halide Edip Adıvar

  • Bir şeyi elde etmek
  • Kaybedilen bir şeyi yeniden ele geçirmek

    Paramı buldum.

  • Varlığı bilinmeyen bir şeyi ortaya çıkarmak, keşfetmek

    Şu kuvvetin, cevherin sırrını bulmaya çalışıyorum. - Sait Faik Abasıyanık

  • İlk kez yeni bir şey yaratmak, icat etmek
  • İstenilen şeye kavuşmak, nail olmak

    Kadınlık namına düşündüğüm şeylerin hiçbirini karımda bulamadım. - Ömer Seyfettin

  • Bir yere, bir noktaya erişmek, ulaşmak

    Böylece yılın ortasını bulduk. - Refik Halit Karay

  • Herhangi bir görüşe, bir yargıya varmak

    Ben de bunu akıllıca buldum. - Memduh Şevket Esendal

  • Seçmek

    Bazen onlara yeni ve güzel kıyafetler buluyor. - Halide Edip Adıvar

  • Sağlamak, temin etmek

    Sen otur ye, ben yatarken, kendim bir şeyler bulur, yerim. - Sait Faik Abasıyanık

[nesnesiz]

  • Cezaya uğramak

    Eden bulur.

  • Hatırlamak

    Bir türlü bulamadım caminin ismini dersem inanır mısınız? - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bula bula bunu (onu veya bir şeyi veya birini) bulmak
  • buldukça bunar (veya bulmuş da bunuyor)
  • buldum bilemedim, bildim bulamadım
  • bulup buluşturmak

Birleşik Kelimeler: bultak, yolbul, yönbul, ara bulmak

BULAMA

[isim]

  • Bulamak işi
  • Genellikle üzüm şırasının kaynatılması ile yapılan koyu pekmez

    Atlar, arabalar, dalkavuklar arasında geçen debdebelerle şimdiki kırk paralık bulama, altmış paralık peynir müşterilerine meram anlatmak arasında ne büyük tezat vardı. - Ömer Seyfettin

BULUNAK

[isim]

  • Adres

BULAMAK

[-e]

[-i]

  • Bir nesnenin her yanını bir şeye değdirerek üstünü onunla kaplamak, bir nesneyi başka bir maddeye batırmak

    Balığı una bulamak.

BULANIK

[sıfat]

  • Bulanmış olan, duru olmayan

    Koltuğuna oturdu, Haliç'in bulanık sularına daldı. - Falih Rıfkı Atay

  • Bulutlu, kapalı (hava)
  • Açık seçik görünmeyen, net olmayan

    Bulanık görüntü.

  • Donuk, anlamsız, fersiz (bakış)

    Dimdik oturuyor, bulanık ve ıslak gözlerle ona bakıyordu. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Niteliği tam anlaşılmayan

    İzmir-Bursa yolculuğundan dönüşümde ben böyle bulanık bir politika havası içinde bulmuştum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

[zarf]

  • Bulanmış, duru olmayan bir biçimde

    Bir musluğu açtığınız zaman bile su, evvela bulanık gelir. - Necip Fazıl Kısakürek

Birleşik Kelimeler: boz bulanık

[isim]

  • Muş iline bağlı ilçelerden biri

BULANTI

[isim]

  • Midede duyulan ve insana kusacak gibi bir duygu veren durum

    Bu öneri ile karşılaştığım zaman duyduğum mide bulantısını şimdi bile duyuyorum. - Adalet Ağaoğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bulantı vermek

Birleşik Kelimeler: gönül bulantısı, iç bulantısı

BULATMA

[isim]

  • Bulatmak işi

BULANMA

[isim]

  • Bulanmak işi

BULADA (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

  • Büyük piliç