BRAHMANİZM Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
BRAHMANİZM harflerini içeren 4 harfli 60 kelime bulunuyor. 4 harfli BRAHMANİZM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AHİZ11,
NARA (Kelime Kökeni: Arapça naʿre)
-
Haykırma, bağırma
Akıncıların naralarıyla savaş alanı çınladı.
- Sarhoş veya külhanbeyi bağırması
Ata Sözleri ve Deyimler
- nara atmak (veya basmak)
RİNA
- Tırpana
ARMA (Kelime Kökeni: İtalyanca arma)
- Bir devletin, bir hanedanın veya bir şehrin simgesi olarak kabul edilmiş resim, harf veya şekil, ongun (II)
- Geminin yürümesine hizmet eden direk, seren, ip, halat ve yelken takımı
Ata Sözleri ve Deyimler
- arma donatmak
- arma soymak
- arma uçurmak (veya budatmak)
ANAM!
- sese verilen tona göre şaşma, beğenme, acı, üzüntü vb. duygular anlatan söz
-
kadın erkek, büyük küçük herkese karşı kullanılan bir seslenme sözü
Dur, anam, saçını düzelteyim!
Ata Sözleri ve Deyimler
- ana avrat küfretmek (veya düz veya dümdüz gitmek)
- ana bir, baba ayrı
- anadan doğmuşa dönmek (veya anadan yeni doğmuş gibi olmak)
- ana gibi yâr olmaz, Bağdat gibi diyar olmaz
- ana ile kız, helva ile koz
- ana kızına taht kurar, kız bahtı kocadan arar (veya ana kızına taht kurmuş, baht kuramamış)
- anam avradım olsun
- anam babam
- anamın (veya anasının) ak sütü gibi (helal olsun)
- anamın öleceğini bilseydim kulağı dolu darıya satardım
- anan güzel idi hani yeri, baban zengin idi hani evi?
- ananın bahtı kızına
- ananın bastığı yavru incinmez
- anan yahşi, baban yahşi
- anası ağlamak
- anasına avradına sövmek
- anasına bak kızını al, kenarına bak bezini al
- anasından doğduğuna bin pişman
- anasından doğduğuna pişman etmek
- anasından doğduğuna pişman olmak
- anasından emdiği süt burnundan (fitil fitil) gelmek
- anasından emdiği sütü burnundan getirmek
- anasını ağlatmak
- anasını bellemek
- anasını eşek kovalasın!
- anasının gözü
- anasının ipini satmış (veya pazara çıkarmış)
- anasının kızı
- anasının körpe kuzusu
- anasının nikâhını istemek
- anasının oğlu
- anasını sat! (veya satayım!)
- anası turp (veya sarımsak), babası şalgam (veya soğan)
- anası yerinde
ANMA
- Anmak işi, yâd
- Ölmüş bir insanı hatırlamak için yapılan tören, ihtifal
Birleşik Kelimeler: anma gerilim, anma töreni
AMİR (Kelime Kökeni: Arapça āmir)
-
Bir işte emir verme yetkisi bulunan kimse, mir
Akıl öğrettiğim herif şimdi bana amir oldu. - Burhan Felek
- Buyuran, buyurucu
- Satıcı veya ihracatçının gönderdiği malların bedelini almak üzere gerekli belgeleri göstererek bankaya başvuran kimse
Birleşik Kelimeler: amir hüküm, amiriita, emniyet amiri, idare amiri, ita amiri, kabin amiri, mülki idare amiri, saha amiri
AMAN (Kelime Kökeni: Arapça amān)
-
Yardım istenildiğini anlatan bir söz
Aman yakalayın.
-
Bir suçun bağışlanmasının istendiğini anlatan bir söz
Aman, bir daha yapmam!
-
(ama:n) Usanç ve öfke anlatan bir söz
Aman bırak beni! Aman, bu laflardan da bıktık!
-
Rica anlatan bir söz
Aman, acele etmeli, vakit geçiyor. - Sait Faik Abasıyanık
-
Dikkat çekmek için kullanılan bir söz
Aman, çocuğa iyi bakın!
-
Çok beğenmeyi anlatan bir söz: Aman ne güzel şey! Bu anlamda kullanıldığında buna da edatı da getirilebilir
Aman da ne güzel şey!
-
Şaşma anlatan bir söz
Aman efendim, bana öyle şeyler söyledi ki donakaldım.
Ata Sözleri ve Deyimler
- amana gelmek
- aman Allah (veya Allah'ım)
- aman bulmak
- aman dedirtmek (veya amana getirmek)
- aman derim!
- aman dilemek
- aman diyene kılıç kalkmaz
- aman vermek
- aman vermemek
Birleşik Kelimeler: amanname, aman zaman
ÂMİN (Kelime Kökeni: Arapça āmīn)
- `Öyle olsun, Allah kabul etsin` anlamlarında, duaların arasında ve sonunda kullanılan bir söz
- Amonyaktaki hidrojen yerine, tek değerli hidrokarbonlu köklerin geçmesiyle oluşan ürünlerin genel adı
İNAM
- Emanet, vedia
İMAR (Kelime Kökeni: Arapça iʿmār)
- Bayındırlık
Ata Sözleri ve Deyimler
- imara açılmak
- imar etmek
İMAN (Kelime Kökeni: Arapça īmān)
- İnanç
-
Güçlü inanç, inan
Kalpleri vatan aşkı ve imanı ile doluydu. - Hüseyin Cahit Yalçın
Ata Sözleri ve Deyimler
- imana gelmek
- imana getirmek
- iman etmek
- iman getirmek
- imanı gevremek
- imanım
- imanına kadar
- imanı yok
Birleşik Kelimeler: iman sahibi, iman tahtası
MİRA (Kelime Kökeni: İtalyanca mira)
- Arazi üzerinde seçilmiş bir işaret noktasının düşeyini gösteren, yön belirtmek için uzaktan gözlenen, geometrik biçimli tahta lata
MARN (Kelime Kökeni: Fransızca marne)
- Çok ince taneli kil minerallerinden ve kalsitin değişik oranlardaki karışımından oluşan tortul kayaç, pekmez toprağı
MANİ (Kelime Kökeni: Fransızca manie)
- Kişinin sevinç, güven ve her türlü etkinliğinin normal olmayan bir biçimde arttığı ruh hastalığı
-
Bir şeyin yapılmasını önleyen şey, engel
Kaç zamandır beynimi, kanımı ateşlendiren bu idealimin lezzetini tatmak için her mâniyi çiğneyeceğim. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
Ata Sözleri ve Deyimler
- mâni olmak
-
Genellikle birinci, ikinci ve dördüncü dizeleri uyaklı olan, daha çok hecenin yedili ölçüsüyle söylenen halk şiiri
Her köyde mâni, türkü söyleyen biri var. - Melih Cevdet Anday
Ata Sözleri ve Deyimler
- mâni düzmek (veya yakmak)
Birleşik Kelimeler: ayaklı mâni
MANA (Kelime Kökeni: Arapça maʿnā)
-
Anlam
Ne Hak buyruğun tutarsın ne kul sözün işitirsin / Hiç bilmezsin mana nedir, ne dilde çağırmak gerek - Yunus Emre
Ata Sözleri ve Deyimler
- mana (veya manası) çıkmak
- mana çıkarmak
- manasına gelmek
- mana vermek
- manaya gelmek
Birleşik Kelimeler: tam manasıyla