BOĞAZLAYIVERMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
BOĞAZLAYIVERMEK harflerini içeren 8 harfli 42 kelime bulunuyor. 8 harfli BOĞAZLAYIVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
AYVAZLIK20,
BERKEMAL (Kelime Kökeni: Farsça ber + Arapça kemāl)
-
Mükemmel, pek iyi
Kendisine olan itimat ve sevgimiz berkemaldir. - Feridun Fazıl Tülbentçi
AYRILMAK
-
Ayırma işine konu olmak
Geçen hafta, Akşehir'de Nasrettin Hoca törenine ayrılmıştı. - Falih Rıfkı Atay
-
Bir yerden, bir kimseden, bir şeyden uzaklaşmak
Arkadaşlarından ayrıldığını, tam ters yola düştüğünü sezinlemedi bile. - Abbas Sayar
-
Boşanmak
Adamdan ayrılmak istediğini söyledi. - Ahmet Ümit
BOLARMAK
- Bol duruma gelmek
KARAMBOL (Kelime Kökeni: Fransızca carambole)
- Bilardo oyununda isteka ile vurulan bilyenin öbürlerine dokunması
- Çarpışma, birbirine çarpma
- Karışıklık, karmaşa
Ata Sözleri ve Deyimler
- karambole getirmek
YIRLAMAK
- Irlamak
YARILMAK
- Yarma işi yapılmak
- Üzerinde yarık açılmak
YARMALIK
- Yarma yapmak için ayrılmış (buğday vb.)
ALIKOYMA
-
Alıkoymak işi, tavik
Dizlerinden aşağı iki ayağını götüren bir gülle, neferimizi, harpten alıkoymaya kifayet etmiyor. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
BAYRAKLI
- Bayrağı olan, üzerine bayrak çekilmiş bulunan (yer)
Birleşik Kelimeler: eli bayraklı
- İzmir iline bağlı ilçelerden biri
MARAZLIK
- Güç, sıkıntılı, huzursuz durum
Ata Sözleri ve Deyimler
- marazlık etmek
MEZARLIK
-
Mezarların bulunduğu yer, kabristan, gömütlük, sinle, sinlik, tahtalıköy, mezaristan, bamyatarlası
Hava kararmaya başladığında, mezarlıkta sadece bir kişiye rastladı. - İhsan Oktay Anar
Birleşik Kelimeler: araba mezarlığı
ZIRLAMAK
- Zırıldamak
ZORLAMAK
-
Birine bir şey yaptırmak amacıyla güç kullanmak, boyun eğdirmeye çalışmak, zor kullanmak, mecbur etmek
Bir realite hissi ile değil, bir tarih hissi ile kendimizi zorluyorduk. - Falih Rıfkı Atay
-
Açılması, kırılması, sökülmesi gereken şeyler için güç kullanmak
Gece kapıyı zorlamışlar.
-
Üstelemek, ısrar etmek
Bütün köylü zorladı da bu sefer izin alabildi. - Ömer Seyfettin
BOYLAMAK
-
İstemeyerek bir yere gitme durumunda kalmak
İkiniz de hapsi boylarsınız. - Attila İlhan
-
Düşmek
Ayağı kaydı, yeri boyladı.
-
Yükselmek, çıkmak
Fakat o doludizgin kırkı boylamış bir ateşle par par yanıyordu. - Reşat Nuri Güntekin
- Boy ve hacmine göre ayırmak
BAYILMAK
-
Baygın duruma girmek, uyur gibi olmak, kendinden geçmek, kendini kaybetmek
Anasının bayıldığını gören çocuk avaz avaz ağlamaya başlamıştı. - Ayşe Kulin
-
Çok hoşlanmak, çok sevmek
Tüm güzel ve yüce şeylere bayılırım. Doğuştan duygusalımdır ben. - Nazım Hikmet
-
Sıcak, açlık, susuzluk, yorgunluk vb. etkenlerle dayanma gücünü yitirmek
Uzakta görülen manzaralar insana sıcaktan bunalmış ve bayılmış hissini verir. - Abdülhak Şinasi Hisar
-
Vermek, ödemek
Palas pandıras evden fırlayıp bir de üstüne o kadar taksi parası bayıldığına bin pişmandı. - Elif Şafak
Birleşik Kelimeler: imambayıldı