BOZUŞUVERMEK Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
BOZUŞUVERMEK harflerini içeren 4 harfli 56 kelime bulunuyor. 4 harfli BOZUŞUVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
UZUV15,
EREK
-
Gerçekleştirmek için tasarlanan ve erişmek istenilen şey, amaç, gaye, maksat, hedef
Onun metodunu uygulamakla araştırıcının varamayacağı erek yoktur. - Azra Erhat
Birleşik Kelimeler: erek bilimi
ERKE
- Enerji
- Pozitif bilimlerde iş başarma gücü, bir direnmeyi yenme gücü
KERE (Kelime Kökeni: Arapça kerre)
-
Kez, yol, defa, sefer
Bir kere düştün mü ne arayan olur ne soran! - Burhan Felek
Birleşik Kelimeler: bin kere, bir kere, kırk kere, milyon kere, otuz kere, yüz kere
ERME
- Ermek işi
EKME
- Ekmek işi
EMEK
-
Bir işin yapılması için harcanan beden ve kafa gücü, mesai, zahmet
Ücret emeğin karşılığıdır. - Anayasa
-
Uzun ve yorucu, özenli çalışma
Bir darbe benim bütün o uzun emeklerimi sıfıra indirir. - Hüseyin Cahit Yalçın
- İnsanın bilinçli olarak belli bir amaca ulaşmak için giriştiği hem doğal ve toplumsal çerçevesini hem de kendisini değiştiren çalışma süreci
Ata Sözleri ve Deyimler
- emeği geçmek
- emek çekmek
- emek harcamak
- emek olmadan yemek olmaz
- emek vermek
Birleşik Kelimeler: artık emek, el emeği, göz emeği, sağdıç emeği
KREM (Kelime Kökeni: Fransızca crème)
- Tene yumuşaklık vermek veya güneş, yağmur vb. dış etkilerden korunmak için sürülen koyu kıvamlı madde
-
Bu kıvamda hazırlanmış olan
Krem deterjan.
- Açık saman rengi, krem rengi
-
Bu renkte olan
Vücutlarının yumuşaklığını gösteren açık renk, krem veya beyaz elbiseler içinde... - Abdülhak Şinasi Hisar
Birleşik Kelimeler: nemlendirici krem, patakrem, toparlayıcı krem, göz altı kremi, güneş kremi, saç kremi, tıraş kremi
KEME
- Büyük sıçan
- Domalan
Birleşik Kelimeler: karakeme
MEKE
- Su kıyılarındaki böcekleri yiyerek yaşayan yaban ördeği
Birleşik Kelimeler: sakar meke
- Mısır ve tanesi
- Mısır unundan yapılan ekmek
BERE
- Bir yere çarpma, incitme veya vurma sonucu vücudun herhangi bir yerinde oluşan çürük
- Herhangi bir şeyde görülen ezik, çizik
-
Yuvarlak, yassı ve sipersiz başlık
Lacivert beresini sallayarak bir fırtına gibi içeriye girdi. - Abdülhak Şinasi Hisar
BERK
- Sert, katı
- Sağlam
KORU
-
Bakımlı küçük orman
Arkamda çam korularının parça parça neftîleştirdiği yeşil bir dağ. - Refik Halit Karay
KURU
-
Suyu, nemi olmayan, yaş ve nemli karşıtı
Yanakları kuruydu fakat gözleri tamamıyla siyah yaştı. - Halide Edip Adıvar
-
Yağış almayan veya üzerinde bitki olmayan
Kuru çöl. Kuru tepeler.
-
Daha sonra kullanılmak için kurutulmuş, taze ve yeşil karşıtı
Evlerin önlerine kuru meşe dallarıyla örtülü çardaklar yapmışlar. - Refik Halit Karay
-
Canlılığını yitirmiş (bitki)
Çiçek açmaz kuru bir ağaç, ötmeyi unutmuş bir kuş mu oldum? - Halide Edip Adıvar
-
Salgısı olmayan
Kuru öksürük. Kuru egzama.
-
Döşenmemiş, çıplak
Salih Reis, dört kuru duvardan ibaret fukara kapısından gördüğü mavi denize baka baka ölmek istiyordu. - Halikarnas Balıkçısı
-
Katıksız, yanında başka şey olmayan (yiyecek)
Kuru çayla karın doyar mı?
-
Etkisi ve sonucu olmayan
Şahsına topluluğun isteğini emanet edenler boş bir riya, kuru bir şeref olsun diye laf etmediler. - Ruşen Eşref Ünaydın
- Zayıf, çelimsiz, arık, sıska, kaknem
-
Heyecanı, tadı olmayan, tekdüze
Kuru, zevksiz bir hayat.
-
Akıcı olmayan, duygudan yoksun
Kuru bir anlatım.
- Kuru fasulye
Ata Sözleri ve Deyimler
- kuru başına kalmak
- kuruda kalmak
- kuru gayret çarık eskitir
- kuru hasır (veya kilim) üstünde kalmak
- kuru laf karın doyurmaz
- kurunun yanında yaş da yanar
- kuru tahtada kalmak
Birleşik Kelimeler: kuru boya, kuru çay, kuru çayır, kuru çeşme, kuru dere, kuru duvar, kuru ekmek, kuru erik, kuru fasulye, kuru filtre, kuru gürültü, kuru hava, kuru iftira, kuru incir, kurukafa, kuru kafa, kuru kahve, kuru kalabalık, kuru kayısı, kuru kemik, kuru köfte, kuru kuruya, kuru kuyu, kuru laf, kuru meyve, kuru öksürük, kuru pasta, kuru pil, kuru sebze, kurusıkı, kuru soğan, kuru soğuk, kuru söz, kuru tarım, kuru temizleme, kuru üzüm, kuru yemiş, kuru yemişçi, kuru yük, kuru ziraat, kara kuru, tuzu kuru, karaca kuruca, tahtakuruları, armut kurusu, Beypazarı kurusu, dut kurusu, gülkurusu, gül kurusu, insan kurusu, kayısı kurusu, kız kurusu, piç kurusu, tahtakurusu, üzüm kurusu, yaprakkurusu
KROM (Kelime Kökeni: Fransızca chrome)
- Atom numarası 24, atom ağırlığı 52,01, yoğunluğu 6,92 olan, 1514 °C'de eriyen, ısıya dayanıklı, havada oksitlenmeyen bir element (simgesi Cr)
-
Bu elementten yapılmış
Krom kaplama.
KEBE
-
Kısa kepenek
Eşek gitti. Üstünde yeni kebe de vardı. - Memduh Şevket Esendal