BOZKIRLAŞMAK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
BOZKIRLAŞMAK harflerini içeren 8 harfli 37 kelime bulunuyor. 8 harfli BOZKIRLAŞMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ZORLAŞMA16,
KIRKLAMA
- Kırklamak işi
KARILMAK
- Karma işi yapılmak, karışmak
- Hayvan çiftleşmek
KARMALIK
-
Karma olma durumu
Meclisin bütün karmalığı bu yuvarlak sofranın etrafında idi. - Falih Rıfkı Atay
BOKLAMAK
- Bir yeri veya bir işi kötü bir duruma getirmek
BOLARMAK
- Bol duruma gelmek
BIRAKMAK
- Elde bulunan bir şeyi tutmaz olmak
-
Koymak
Mermer masaya bir yirmi beşlik bıraktı. - Tarık Buğra
-
Bir işi başka bir zamana ertelemek
Gezmeyi haftaya bıraktık.
-
Unutmak
Acaba eldivenlerimi nerede bıraktım?
- Bulunduğu yeri veya durumu değiştirmemek
-
Saklamak, artırmak
Paranın bir kısmını bırakırsan rahat edersin.
-
Bir işin sorumluluğunu, yükümlülüğünü başkasına vermek, görevlendirmek
Cemal Paşa'da anlamadığı işi ehline bırakmak meziyeti vardı. - Falih Rıfkı Atay
-
Engel olmamak
Bırak, burasını benim defterimden okuyayım. - Ömer Seyfettin
-
Sarkıtmak
Saçlarını omzuna bırakmış.
-
Ölen, ayrılan birinden iş, kişi, nesne vb. şeyler kalmak
Hayata gözlerini kaparken ardında yedi yaşında bir oğul, on iki yaşında bir kız bırakıyordu. - Cahit Uçuk
-
Bir alışkanlıktan veya bir işten vazgeçmek
Gerçekten sigarayı bıraktı, bıraktı ama huzuru da sükûnu da kalmadı. - Halide Edip Adıvar
-
Uğraşmaz olmak, artık uğraşmamak
Bu yazarın bir de Fransızca kitabını almıştım ama sıkılmış bırakıvermiştim. - Refik Halit Karay
- Bıyık veya sakal uzatmak
-
Özgürlük vermek, hürriyetine kavuşmasını sağlamak
Bıraksam acaba beyaz bir çift güvercin gibi uçarlar mı? - Refik Halit Karay
-
Boşamak
Bıraktıkları zevcelerini yine canları isterse tekrar alabilirler. - Ömer Seyfettin
- Kötü bir durumda terk etmek
-
Ayrılmak, terk etmek
Mahalle arasındaki küçük dükkânını bırakarak karısını, şehrin başka bir tarafında bir eve yerleştirdi. - Peyami Safa
-
Sınıf geçirmemek, döndürmek
Öğretmen üç tembel çocuğu bıraktı.
-
Bir pazarlıkta, belli bir fiyata vermeyi kabul etmek
Başkalarına on ikiye veriyoruz ama sana onar kuruştan bırakayım. - Memduh Şevket Esendal
-
Bakılmak, korunmak için vermek
Eşyamı size bırakacağım.
-
Yanına almamak, yanında götürmemek
Telgrafhanede bir zabit bırakarak işinin başına gitmesini rica ettim. - Atatürk
-
Sahiplik hakkını başkasına vermek
Bizim komşu bütün malını Kızılay'a bırakmış.
- Yapışık olan bir şey yapışıklıktan kurtulmak
-
Bulunduğu veya dokunduğu yerde bir şey oluşturmak, meydana getirmek
İz bırakmak. Leke bırakmak.
Ata Sözleri ve Deyimler
- bırak Allah'ını seversen
- bırak ki
- bıraktığı (veya bağladığı) yerde (veya çayırda) otlamak
BALKIMAK
- Parlamak, parıldamak
- Şimşek çakmak
- Su halkalanmak, dalgalanmak
- Organ, kesik kesik ağrımak, sancımak
BAKILMAK
-
Bakma işine konu olmak veya bakma işi yapılmak
Uzaktan bakıldığında, asabi ve çirkin bir cadıyı andırıyordu. - Ayşe Kulin
KARAMBOL (Kelime Kökeni: Fransızca carambole)
- Bilardo oyununda isteka ile vurulan bilyenin öbürlerine dokunması
- Çarpışma, birbirine çarpma
- Karışıklık, karmaşa
Ata Sözleri ve Deyimler
- karambole getirmek
AKŞAMLIK
- Akşama özgü olan
Birleşik Kelimeler: akşamlık sabahlık
KOKLAŞMA
- Koklaşma işi
KIRLAŞMA
- Kırlaşmak işi
KIZARMAK
-
Kırmızı veya ona yakın bir renk almak
Nihat, yüzü kızarmış, alçak sesle söylendi. - Peyami Safa
-
Bazı sebze ve meyveler olgunlaşmaya başlamak, olgunlaşmak
Meyveler kızarmadan dalı üstünde soldu / Irmak yatağı kumsal, kırlar dikenlik oldu - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Utanç, öfke vb. duyguların etkisiyle, kanın yüze hücumu sonucu yüz kırmızı bir renk almak
-
Yiyecekler tavada kızgın yağ içinde veya ateşte kırmızılaşarak pişmek
Sofrada tarhana çorbası, kızarmış tavuk, bulgur pilavı vardı. - Yaşar Kemal
Ata Sözleri ve Deyimler
- kızarıp bozarmak
KIŞLAMAK
-
Kış olmak
Bu yıl erken kışladı.
-
Kışı bir yerde geçirmek
Armudu taşlayalım / Dibinde kışlayalım - Halk türküsü
- Kuş ve kümes hayvanlarını ürkütmek
KORLAŞMA
- Korlaşmak durumu veya biçimi