BOZDURULABİLMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

BOZDURULABİLMEK harflerini içeren 7 harfli 36 kelime bulunuyor. 7 harfli BOZDURULABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BOZULMA15, DOKUZLU15, DOKUZAR14, OMUZLUK14, AMBERBU13, BOMBELİ13, BERMUDA13, BİLARDO12, BURULMA12, BADEMLİ12, DOLULUK12, DOLUKMA12, DURULMA12, KUBBELİ12, KUDURMA12, OBRUKLU12, OBURLUK12, OLDURMA12, ZİLKADE12, ZERDALİ12, KADROLU11, KABLOLU11, MUKABİL11, MELODİK11, REALİZM11, AEROBİK10, BUKLELİ10, DİALKOL10, KURULMA10, KADEMLİ10, MEDİKAL10, OLURLUK10, KALİBRE9, KALOMEL9, LİBERAL9, EKOLALİ8

EKOLALİ (Kelime Kökeni: Fransızca écholalie)

[isim]

[ruh bilimi]

  • Yankılı konuşma

KALİBRE (Kelime Kökeni: Fransızca calibre)

[isim]

  • Mermilerde, ateşli silahlarda çap

[mecaz]

  • Kişinin çapı

KALOMEL (Kelime Kökeni: Fransızca calomel)

[isim]

[kimya]

  • Tatlı sülümen

LİBERAL (Kelime Kökeni: Fransızca libéral)

[sıfat]

  • Hürriyet ve serbestlikle ilgili
  • Serbest ekonomiden yana olan (kimse, parti vb.), liberalist

[mecaz]

  • Hoşgörülü

AEROBİK (Kelime Kökeni: İngilizce aerobic)

[isim]

[spor]

  • Sağlıklı bir vücuda sahip olmak için tempolu müzik eşliğinde yapılan bir jimnastik türü

Birleşik Kelimeler: aerobik solunum

BUKLELİ

[sıfat]

  • Kıvrım kıvrım olan (saç)

    Giderek unuttu ve yalnızca sarı bukleli bir genç kızı hatırlar oldu. - Reha Mağden

DİALKOL (Kelime Kökeni: Fransızca dialcool)

[isim]

[kimya]

  • Glikol

KURULMA

[isim]

  • Kurulmak işi

    Kumpanyanın kurulmasında başı çeken gerçekte, ecnebi bir banka. - Attila İlhan

KADEMLİ

[sıfat]

  • Uğurlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kademli olsun!

MEDİKAL (Kelime Kökeni: Fransızca médical)

[sıfat]

  • Tıbba ait, tıpla ilgili
  • İyileştiren, sağaltan

OLURLUK

[isim]

  • Olabilme durumu

KADROLU

[sıfat]

  • Bir kuruluşta kadrosu olan, kadroya girmiş olan

    Kadrolu eleman.

KABLOLU

[sıfat]

  • Kablosu olan
  • Kablo aracılığıyla işlevini yapan (araç, gereç)

Birleşik Kelimeler: kablolu yayın

MUKABİL (Kelime Kökeni: Arapça muḳābil)

[sıfat]

  • Bir şeye karşılık olarak yapılan, bir şeyin karşılığı olan

    Düşmanlarla beraber Anadolu'da mukabil teşkilat yapmak üzere yetmiş beş kişi kadar göndermiş. - Atatürk

  • Bir şeyin karşısında bulunan
  • Karşılıklı

    Hatta bir halıdaki mukabil iki şekilden bile biri diğerine tamamıyla müşabih değildir. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu

[zarf]

  • Karşılık olarak

    Bir iki iyi habere mukabil her gün nice kaza ve bela haberleri verir. - Abdülhak Şinasi Hisar

[zarf]

  • Rağmen

    Oraya altın parlaklığı veren guruplara mukabil buradan her sabah pırıl pırıl bir güneş doğduğunu da ben çok defalar gördüm. - Asaf Halet Çelebi

MELODİK (Kelime Kökeni: Fransızca mélodique)

[sıfat]

  • Ezgili