BOZCAADA ile Oluşan Kelimeler (BOZCAADA Kelime Türetme)
BOZCAADA harflerinden oluşan 27 kelime bulunuyor. BOZCAADA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bozcaada kelimesinin anlamı nedir?" içeriklerine bakabilirsiniz.
8 Harfli Kelimeler
BOZCAADA19
5 Harfli Kelimeler
BOZCA14, ACABA10, ABAZA10
4 Harfli Kelimeler
AZCA10, BOZA10, BOCA10, BACA9, BAZA9, CABA9
3 Harfli Kelimeler
BOZ9, DOZ9, CAZ9, BAZ8, DAZ8, BAD7, AZA6, BOA6, OBA6, ODA6, ABA5, ADA5
2 Harfli Kelimeler
AZ5, DO5, OD5, AB4, AD4
AB (Kelime Kökeni: Farsça āb)
- Su
Birleşik Kelimeler: abıhayat, abıkevser, abuhava
AD
-
Bir kimseyi, bir şeyi anlatmaya, tanımlamaya, açıklamaya, bildirmeye yarayan söz, isim, nam
Görmediniz mi, adını söyleyince herkes put kesiliyor. - Ahmet Hamdi Tanpınar
- Herkesçe tanınmış veya işitilmiş olma durumu
- Canlı ve cansız varlıkları, duygu ve düşünceleri, çeşitli durumları bildiren kelime, isim
Ata Sözleri ve Deyimler
- ad almak
- ad çekmek
- adı (bile) olmamak
- adı batası (veya batasıca)
- adı batmak
- adı bile okunmamak
- adı çıkmak
- adı çıkmış dokuza, inmez sekize
- adı deliye çıkmak
- adı duyulmak
- adı geçmek
- adı gibi bilmek
- adı kaldırılmak
- adı kalmak
- adı karışmak
- adı kötüye çıkmak
- adını ...-ye çıkarmak
- adını ağzına abdestle almak
- adını ağzına almamak
- adını anmak
- adını bağışlamak
- adını çıkarmak
- adını kirletmek (veya lekelemek)
- adını koymak
- adını taşımak
- adını vermek
- adı olmak
- adı var
- ad koymak
- ad takmak
- ad vermek
- ad yapmak
Birleşik Kelimeler: ad aktarması, ad bilimi, ad cümlesi, ad çekimi, ad çekme, ad durumu, ad gövdesi, ad kökü, ad tabanı, ad tamlaması, addan türeme ad, addan türeme eylem, adı belirsiz, adı sanı, adı üstünde, adına, adıyla sanıyla, adlar dizgesi, adlı adıyla, bayramlık ad, birleşik ad, eylemden türeme ad, kısma ad, küçük ad, ön ad, özel ad, somut ad, soyut ad, takma ad, türemiş ad, yalın ad, aile adı, göbek adı, kod adı, soyadı, tanıtma adı, topluluk adı, yer adı, kendi adına
- Sayma
- Sayılma
Birleşik Kelimeler: addetmek, addolunmak
ABA
- Abla
- Anne
- Yünün dövülmesiyle yapılan kalın ve kaba kumaş
- Bu kumaştan yapılmış yakasız ve uzun üstlük
- Bu kumaştan yapılan
- Bu kumaştan yapılan ve dervişlerce giyilen hırka
- Kepenek (I)
Ata Sözleri ve Deyimler
- aba altında er yatar
- aba altından sopa (veya değnek) göstermek
- aba gibi
- abanın kadri yağmurda bilinir
- aba vakti yaba, yaba vakti aba
- abayı sermek
- abayı yakmak
Birleşik Kelimeler: aba güreşi
ADA
-
Deniz veya göl suları ile çevrilmiş küçük kara parçası, cezire
İnziva yerim bazen limanda bir şileptir, bazen bir ada. - Refik Halit Karay
- Tali yoldan ana yola güvenli çıkışı sağlamak için tali yolun sağ tarafına yapılan, çizgilerle ayrılmış bölüm
- Kavşaklarda trafiği düzenleyici, yönlendirici veya ayırıcı olmak üzere bordürle sınırlandırılmış veya yer çizgileriyle belirlenmiş alan
- Çevresi yollarla belirlenmiş olan arsa ve böyle bir arsayı kaplayan yapılar topluluğu
Ata Sözleri ve Deyimler
- ada gibi
Birleşik Kelimeler: ada balığı, ada çayı, ada soğanı, ada tavşanı, ada tepe, adayavrusu, gök ada, takımada, yarımada, dil adası, kavşak adası, mercan adası, yapı adası
AZ
-
Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı
Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
- Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak
Ata Sözleri ve Deyimler
- aza çoğa bakmamak
- aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
- aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
- az ateş çok odunu yakar
- az bulmak
- az buz olmamak
- az değil
- az gelmek
- az görmek
- az günün adamı olmamak
- azı çoğa saymak (veya tutmak)
- az kaldı (veya kalsın)
- az kaz, uz kaz, boyunca kaz
- az olsun, uz olsun
- az söyle, çok dinle
- az tamah çok ziyan getirir
- az veren candan, çok veren maldan
- az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur
Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından
- Azot elementinin simgesi
DO (Kelime Kökeni: İtalyanca do)
- Gam (II) dizisinde `si` ile `re` arasındaki ses
- Bu sesi gösteren nota işareti
Birleşik Kelimeler: do anahtarı
OD
-
Ateş
Yaz bahar ayında bir od verdiler / Yandım gittim ala karlı dağ iken - Karacaoğlan
Ata Sözleri ve Deyimler
- od yok ocak yok
Birleşik Kelimeler: od ocak
AZA (Kelime Kökeni: Arapça aʿżā)
-
Üye
Komşu gencine yüz vermemiş, çocuklu bir mahkeme azasıyla evlenmişti. - Reşat Nuri Güntekin
-
Vücut parçası, organ
Bu vücut, bütün azası kırılmış, birbiri üstüne yığılmış bir külçe hâlinde. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: murahhas aza
BOA (Kelime Kökeni: Fransızca boa)
- Boa yılanı
- Kadınların boyunlarına aldıkları yılan biçiminde dar ve uzun kürk, boyun kürkü
Birleşik Kelimeler: boa yılanı
OBA
-
Göçebelerin konak yeri
Yarın daha gün ışımadan kovduracağım onları obadan. - Yaşar Kemal
-
Bu yerde konaklayan göçebe halk veya aile
Dayısı, amcası dâhil, obadan, oymaktan kimse dünür gitmeye gönüllü değildir. - Tarık Buğra
- Genellikle bölmeli göçebe çadırı
Birleşik Kelimeler: obabaşı
ODA
-
Evin veya herhangi bir yapının oturma, çalışma, yatma gibi işlere yarayan, banyo, salon, giriş vb. dışında kalan, bir veya birden fazla çıkışı olan bölmesi, göz
Her odanın ziyareti bir saat sürmüştü. - Ahmet Haşim
-
Serbest meslek adamlarını içinde toplayan resmî birlik
Sanayi odası. Ticaret odası.
- Yeniçeri kışlası
Birleşik Kelimeler: odabaşı, oda hapsi, oda müziği, oda spreyi, art oda, başoda, karanlık oda, kozmik oda, ön oda, arz odası, basınç odası, bekâr odası, bekleme odası, beslenme odası, çalışma odası, çubuk odası, doğum odası, etüt odası, halk odası, kabul odası, köy odası, kumanda odası, makam odası, makine odası, makyaj odası, misafir odası, müzik odası, oturma odası, reji odası, rejisörlük odası, sanayi odası, sandık odası, soyunma odası, ticaret odası, yatak odası, yemek odası, yer odası, yük odası
BAD (Kelime Kökeni: Farsça bād)
-
Rüzgâr
Esme ey bad esme canan uykuda. - Faruk Nafiz Çamlıbel
Birleşik Kelimeler: badısaba
BAZ (Kelime Kökeni: Fransızca base)
-
Temel
Baz fiyat.
- Bir asitle birleştiğinde bir tuz oluşturan madde
Ata Sözleri ve Deyimler
- baz almak
Birleşik Kelimeler: baz losyon, baz morfin, baz yük
DAZ
- Dazlak
- Çıplak (toprak)
BACA (Kelime Kökeni: Farsça bāce)
-
Dumanı ocaktan çekip havaya vermeye yarayan yol
Bacaların ağzından çok dumanlar savruldu. - Lâtife Tekin
- Su yolu, lağım, maden ocağı vb. yer altı yapılarının hava deliği
- Çatı penceresi
Ata Sözleri ve Deyimler
- baca eğri de olsa duman doğru çıkar
- bacası tütmek
- bacası tütmez olmak
Birleşik Kelimeler: bacabaşı, baca dolgusu, baca fırıldağı, baca kaşı, baca kulağı, baca külahı, baca kürsüsü, baca şapkası, baca tomruğu, baca tomurcuğu, kör baca, arnavutbacası, ışık bacası, peribacası