BOYNUZLATMAK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler
BOYNUZLATMAK harflerini içeren 6 harfli 107 kelime bulunuyor. 6 harfli BOYNUZLATMAK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BOYNUZ15,
ATONAL (Kelime Kökeni: Fransızca atonal)
- Yeni bir bestecilik çığırına göre, ton ve makam temeline bağlı kalmadan oluşturulan (beste)
KATMAN
- Birbiri üzerinde bulunan yassıca maddelerin her biri, tabaka
- Altında veya üstünde olan kayaçlardan gözle veya fiziksel olarak az çok ayrılabilen, kalınlığı 1 santimetreden az olmayan tortul kayaç birimi, tabaka
- Bir toplum içinde makam, şöhret, meslek vb. bakımdan ayrılan topluluklardan her biri, tabaka
Birleşik Kelimeler: katman bulut, alt katman, toplumsal katman, üst katman
OLANAK
-
İmkân
Olanakların, olasılıkların bir sonu bulunabilirdi belki zamanla. - Yusuf Atılgan
Ata Sözleri ve Deyimler
- olanak sağlamak (veya tanımak)
ATOMAL
- Atomlarla ilgili olan, atomik
BALKAN
-
Sarp ve ormanlık sıradağ
Podima balkanları içinde bir alandan, bir çalılık içinden Ahmet Efendi'yi çıkarıp getirmişler. - Memduh Şevket Esendal
BAKLAN
- Anguda benzeyen kırmızı renkli bir tür yaban kazı (Otis tarda)
- Denizli iline bağlı ilçelerden biri
KALOMA (Kelime Kökeni: İtalyanca caloma)
- Demir atmış bir geminin zincirinin su içindeki bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- kaloma etmek (veya vermek)
KAYTAN
-
Pamuk veya ipekten sicim
Nefise, titreyerek bir küçük torbaya benzeyen bu atlas kesenin kaytanını çözdü, ağzını açtı. - Halit Ziya Uşaklıgil
- Yelkeni yarı kapatmak için kullanılan örgü halat
Birleşik Kelimeler: kaytan bıyık
MUTLAK (Kelime Kökeni: Arapça muṭlaḳ)
-
Salt
Eskilerden üstün olmasa da onlar kadar mutlak bir roman yazmak istiyorum. - Halide Edip Adıvar
- Kendi başına var olan, hiçbir şeye bağlı olmayan, bağımsız, saltık
-
Kesinlikle
Hele hükümdar liyakatsizse böyle bir murakabeye mutlak ihtiyaç vardır. - Cemil Meriç
Birleşik Kelimeler: mutlak değer, mutlak mera, mutlak nem, mutlak sıcaklık, mutlak sıfır
MAKTUL (Kelime Kökeni: Arapça maḳtūl)
- Öldürülmüş, öldürülen
Ata Sözleri ve Deyimler
- maktul düşmek (veya olmak)
OTLAMA
- Otlamak işi
OTAMAK
- Bitkinin yaprak veya köklerini vererek hastalığı iyi etmeye çalışmak, tedavi etmek
OKLAMA
- Oklamak işi
- Hedef noktaları dairesel olarak belirlenmiş nişan tahtasına küçük okların atılmasıyla oynanan bir oyun türü
ONAMAK
- Bir işi doğru ve uygun bulmak, tasvip etmek
TONLUK
-
Belli bir ton ağırlığında olan
Üç tonluk kamyon.