BOMBACI ile Oluşan Kelimeler (BOMBACI Kelime Türetme)

BOMBACI harflerinden oluşan 15 kelime bulunuyor. BOMBACI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Bombacı kelimesinin anlamı nedir? Bombacı ile başlayan kelimeler. İçinde bombacı olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

7 Harfli Kelimeler

BOMBACI17

5 Harfli Kelimeler

BOMBA11

4 Harfli Kelimeler

BOCA10, BACI10, OMCA9

3 Harfli Kelimeler

ACI7, BOM7, CAM7, BOA6, OBA6, OMA5

2 Harfli Kelimeler

AB4, OM4, AM3, MA3

AM

[isim]

[kaba konuşmada]

  • Dişilik organı

[kimya]

  • Amerikyum elementinin simgesi

AB (Kelime Kökeni: Farsça āb)

[isim]

[eskimiş]

  • Su

Birleşik Kelimeler: abıhayat, abıkevser, abuhava

OM

[isim]

  • Kemiklerin toparlak ucu

[isim]

[fizik]

  • Elektrikte iletkenin direnç birimi

OMA

[isim]

[halk ağzında]

  • Kalça kemiği
  • Bel kemiği

BOA (Kelime Kökeni: Fransızca boa)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Boa yılanı
  • Kadınların boyunlarına aldıkları yılan biçiminde dar ve uzun kürk, boyun kürkü

Birleşik Kelimeler: boa yılanı

OBA

[isim]

  • Göçebelerin konak yeri

    Yarın daha gün ışımadan kovduracağım onları obadan. - Yaşar Kemal

  • Bu yerde konaklayan göçebe halk veya aile

    Dayısı, amcası dâhil, obadan, oymaktan kimse dünür gitmeye gönüllü değildir. - Tarık Buğra

  • Genellikle bölmeli göçebe çadırı

Birleşik Kelimeler: obabaşı

ACI

[isim]

  • Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı

    Acıyı sever.

[sıfat]

  • Tadı bu nitelikte olan

    Acı kahvesini yudumluyordu. - Tarık Buğra

  • Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ızdırap

    Omuzlarına kadar vücudun derisini haşlayan bayıltıcı yanma acısı ve dehşeti çok sürmedi. - Peyami Safa

[mecaz]

  • Ölüm, yangın, deprem vb. olayların yarattığı üzüntü, keder, elem

    İnsan, ölümün acısını en çok günün iki uzak saatinde hissetmektedir. - Yusuf Ziya Ortaç

[sıfat]

  • Çarpıcı, göz alıcı (renk)

[sıfat]

[mecaz]

  • Keskin, şiddetli

    Acı poyraz kuvvetle esiyordu. - Orhan Kemal

[sıfat]

[mecaz]

  • Kırıcı, üzücü, incitici, dokunaklı, kötü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • acı (veya acılar) görmek
  • acı acıyı keser, su sancıyı
  • acı çekmek (veya duymak)
  • acı gelmek
  • acı patlıcanı kırağı çalmaz
  • acısı çıkmak
  • acısı içine (veya yüreğine) çökmek (veya işlemek)
  • acısına dayanamamak
  • acısını almak
  • acısını almak
  • acısını bağrına (veya içine) basmak (veya gömmek)
  • acısını çekmek
  • acısını çıkarmak
  • acısını görmek
  • acısı ortaya çıkmak
  • acı söylemek
  • acı vermek

Birleşik Kelimeler: acı acı, acı ağaç, acı badem, acı bakla, acı bal, acı balık, acı ceviz, acı çiğdem, acı elma, acı fren, acı gerçek, acı haber, acı hıyar, acıkara, acı karpuz, acı kavak, acı kavun, acı kök, acı kuvvet, acı marul, acı meyan, acı ot, acı pelin, acı sakız, acı söz, acı su, acı tatlı, acı yavşan, acı yeşil, acı yonca, can acısı, ciğer acısı, evlat acısı, iç acısı, içler acısı, kalp acısı, kuyruk acısı, yürek acısı, yürekler acısı

BOM

[isim]

  • İskambil kâğıdıyla oynanan bir tür oyun

    Akşamları Atpazarı'na bakan Altındiş'in kahvesinde bom oynarken gelir, omuz başımda durur, beni seyrederdi. - Sait Faik Abasıyanık

CAM (Kelime Kökeni: Farsça cām)

[isim]

  • Soda veya potas katılmış silisli kumun ateşte eritilmesiyle yapılan sert, saydam ve çabuk kırılır cisim

[sıfat]

  • Tümü veya bir bölümü bu maddeden yapılmış, sırça

    Tıraşa başlarken biri büyük, biri küçük iki örtü alırdı, cam dolabından. - Necati Cumalı

  • Pencere

    Camın önündeki masaların hemen arkasındaki yere oturup kalıyorum. - Sait Faik Abasıyanık

[eskimiş]

  • Kadeh, içki

Ata Sözleri ve Deyimler

  • cama çıkmak
  • cam gibi
  • camı çerçeveyi indirmek

Birleşik Kelimeler: cam çivisi, cam elyafı, camevi, camgöbeği, camgöz, cam göz, camgüzeli, cam kanatlılar, cam kaya, cam lifi, cam macunu, cam mozaik, cam resim, cam suyu, cam yuvası, cam yünü, beyaz cam, buzlu cam, ısıcam, kristal cam, mikalı cam, plastik cam, kelebek camı, Moskof camı, saat camı, tepe camı

OMCA

[isim]

[halk ağzında]

  • Kalça kemiğinin bir bölümü
  • Kesilmiş ağaç kökü, bağ kütüğü

BOCA (Kelime Kökeni: İtalyanca poggia)

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin rüzgâr almayan yanı, rüzgâraltı, orsa veya rüzgârüstü karşıtı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • boca etmek

Birleşik Kelimeler: boca alabanda, orsa boca

BACI

[isim]

  • Kız kardeş

    Bizim bacınınsa yüzü kireç kesildi. - Halikarnas Balıkçısı

  • Bir evde uzun zaman çalışmış yaşlı kadınlara verilen unvan

    Tam o sırada içeri Habeş bir bacı girdi. - Burhan Felek

[halk ağzında]

  • Büyük kız kardeş, abla

[eskimiş]

  • Tarikat şeyhlerinin karısı

[ünlem]

  • Kadınlara söylenen bir seslenme sözü

BOMBA (Kelime Kökeni: İtalyanca bomba)

[isim]

  • Canlı veya cansız hedeflere atılan, içi yakıcı ve yıkıcı maddelerle doldurulmuş, türlü büyüklükte patlayıcı, ateşli silah
  • Büyük fıçı veya varil

[argo]

  • Çekiciliği olan çok güzel kadın veya kız

[argo]

  • Uyuşturucu hap

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bomba gibi
  • bomba gibi patlamak

Birleşik Kelimeler: canlı bomba, saatli bomba, atom bombası, el bombası, gaz bombası, hidrojen bombası, kobalt bombası, napalm bombası, sis bombası, su bombası, yağmur bombası, yangın bombası

[isim]

[denizcilik]

  • Yan yelkenlerin alt yakasını gerip açmak için kullanılan yatay seren

BOMBACI

[isim]

  • Bomba atan kimse
  • Bomba yapan kimse
  • Bir yere bomba bırakan kimse

Birleşik Kelimeler: intihar bombacısı