BOCALAYIŞ Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

BOCALAYIŞ harflerini içeren 4 harfli 21 kelime bulunuyor. 4 harfli BOCALAYIŞ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ACYO10, BOCA10, BACI10, AYAŞ9, BOYA9, BACA9, YAŞA9, CABA9, ALIŞ8, LOCA8, YABA8, AYLI7, AYOL7, BALO7, OLAY7, YALI7, AYLA6, AYAL6, ABLA6, ALAY6, BALA6

AYLA

[isim]

  • Hale
  • Bazı kutsal kişilerin başı etrafında gösterilen ışık çevresi

Birleşik Kelimeler: ışık aylası

AYAL (Kelime Kökeni: Arapça ʿiyāl)

[isim]

[eskimiş]

  • Karı, eş

    Çocuklar uyumuştur / Efendi gazete okur / Ayali dikiş dikmektedir - Orhan Veli Kanık

ABLA

[isim]

  • Bir kimsenin kendisinden büyük olan kız kardeşi
  • Büyük kız kardeş gibi saygı ve sevgi gösterilen kız veya kadın

    Hatırda kalan şey değişmez zamanla / Ne vefalı komşumuzdun sen Fahriye Abla - Ahmet Muhip Dranas

[argo]

  • Genelev veya randevuevi işletmecisi kadın, çaça, mama (II)

    Bir akşam gel benimle, gidelim bir sarhoşluk edelim, ablaları şöyle bir dolaşalım. - Memduh Şevket Esendal

[teklifsiz konuşmada]

  • Erkeklerin kız veya kadınlara seslenirken söyledikleri söz

Birleşik Kelimeler: gelin abla

ALAY

[isim]

  • Herhangi bir törende veya gösteride yer alan topluluk

    Düğün alayı. Fener alayı.

  • Bayram, cenaze vb. törenlerde sıralı olarak giden insan topluluğu, kortej
  • Hayvan topluluğu

    Bizim alayımız leylek alayı / Havada uçarız dolayı dolayı - Halk türküsü

[askerlik]

  • Genellikle üç tabur ve bunlara bağlı birliklerden oluşan asker topluluğu

    Topçu alayı.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya çıkmak

Birleşik Kelimeler: alay alay, alay beyi, alaybozan, alay malay, bir alay, miralay, bayram alayı, cenaze alayı, düğün alayı, fener alayı, gelin alayı, gidiş alayı, kılıç alayı, mevlit alayı, muhafız alayı, sürre alayı, süvari alayı

[isim]

  • Bir kimsenin, bir şeyin, bir durumun, gülünç, kusurlu, eksik vb. yönlerini küçümseyerek eğlence konusu yapma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alaya almak
  • alaya bozmak
  • alaya vurmak
  • alay etmek
  • alay geçmek
  • alay gibi gelmek

Birleşik Kelimeler: alay yollu

BALÂ

[isim]

  • Ankara iline bağlı ilçelerden biri

[isim]

[halk ağzında]

  • Yavru, çocuk

AYLI

[sıfat]

  • Üzerinde ay biçimi bulunan

    Üzerlerinde kırmızı aylı beyaz bayrakların sallandığı geniş çadırların önünde öteye beriye gidip gelen doktorlar dolaşıyor. - Nazım Hikmet

  • Ay ışığı olan, mehtaplı

    Gölün üstünde güneşin doğuşuna batışına, aylı gecelere doyum olmuyordu. - Necati Cumalı

[halk ağzında]

  • Gebe

AYOL

[ünlem]

[teklifsiz konuşmada]

  • Genellikle kadınların kullandığı bir seslenme sözü

    Ayol, bu kaçıncı duruş? - Reşat Nuri Güntekin

BALO (Kelime Kökeni: İtalyanca ballo)

[isim]

  • Danslı ve özel giysili gece eğlencesi

    Artık çok durmamış, yanındaki hanımla birlikte balodan çıkmış. - Mahmut Yesari

Ata Sözleri ve Deyimler

  • balo vermek

Birleşik Kelimeler: maskeli balo, kıyafet balosu

OLAY

[isim]

  • Ortaya çıkan, oluşan durum, ilgi çeken veya çekebilecek nitelikte olan her türlü iş, hadise, vaka

    O olaydan sonra bir daha yalnız kalmamıştık onunla. - Necati Cumalı

  • Önemli tarihsel olgu, fenomen

    Nötron bombası günümüzün olayıdır.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • olay çıkarmak
  • olayın üstüne gitmek
  • olay yapmak
  • olay yaratmak

Birleşik Kelimeler: olay bilimi, gölge olay, sosyal olay, devinme olayı, şiddet olayı

YALI (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[denizcilik]

  • Sahil
  • Su kıyısında yapılmış büyük, görkemli ev

    Yalıda panjurları açık bir pencereye / Sarmaşıklar içinden bir merdiven dayalı - Enis Behiç Koryürek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yalı kazığı gibi

Birleşik Kelimeler: yalı ağası, yalı boyu, yalı bülbülü, yalıçapkını, yalı uşağı, yalı yar

ALIŞ

[isim]

  • Alma işi

Birleşik Kelimeler: alış fiyatı, alışveriş, efektif alış

LOCA (Kelime Kökeni: İtalyanca loggia)

[isim]

  • Tiyatro, sinema vb. eğlence yerlerinde veya parlamento salonlarında özel bölme

    Gittim, bir hışımla locanın kapısını açtım. - Nazım Hikmet

  • Masonluk bölümlerinden her biri

Birleşik Kelimeler: mason locası, şeref locası

YABA

[isim]

  • Harman savurmakta kullanılan, çatal biçiminde, tahtadan tarım aracı

AYAŞ

[isim]

  • Ankara iline bağlı ilçelerden biri

BOYA

[isim]

  • Renk vermek, dış etkilerden korumak için eşyanın üzerine sürülen veya içine katılan renkli madde

    Tırnaklarının boyasını beğenmiyorum. - Falih Rıfkı Atay

  • Resim yapmak için kullanılan kuru, sulu veya yağlı boya

[mecaz]

  • Aldatıcı görünüş

[halk ağzında]

  • Yazmak için kullanılan mürekkep

Ata Sözleri ve Deyimler

  • boya kullanmak
  • boyası atmak
  • boya tutmak
  • boya vurmak (veya çekmek veya sürmek)

Birleşik Kelimeler: boya fırçası, boya filmi, boyahane, boya kalemi, boya kutusu, boya tabakası, boya tabancası, çimento boya, fırın boya, çürük boya, ezme boya, hamur boya, kara boya, kızılboya, kuru boya, metalik boya, pastel boya, sulu boya, toprak boya, toz boya, yağlı boya, anilin boyalar, astar boyası, aşı boyası, çiçek boyası, dudak boyası, kökboyası, kök boyası, lük boyası, mum boyası, su boyası, şekerciboyası, tabanca boyası, turnusol boyası