BİÇİMLENDİRMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler
BİÇİMLENDİRMEK harflerini içeren 8 harfli 50 kelime bulunuyor. 8 harfli BİÇİMLENDİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ÇİMDİRME15,
İKİLENME
- İkilenmek işi
KİRLENME
-
Kirlenmek işi
Çevre sağlığını korumak ve çevre kirlenmesini önlemek devletin ve vatandaşların ödevidir. - Anayasa
DERİNLİK
- Bir şeyin dip tarafının yüzeye, ağza olan uzaklığı
-
Bir cismin en ve boy dışındaki üçüncü boyutu
Su baskısı derinlikte santimetre başına yüz ton ağırlığında olunca, ona beş santimetre kalınlığında da olsa cam mı dayanır? - Halikarnas Balıkçısı
-
Bulunulan yere göre uzakta olan yer
Çıplak ayaklarımla kuyunun derinliklerine doğru iniyorum, iniyorum. - Adalet Ağaoğlu
-
Bir konunun veya durumun özü
Ben şiir yazmayı, resim yapmayı, derinliklerde söyleşmeyi seven Sadri Alışık'ı da tanıdım. - Selim İleri
-
En duyarlı nokta
Ta yüreğinin derinliklerinden gelen ağlama sesi. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
-
Karanlık, bilinmeyen dönem
Tarihin derinliklerine saklanmış olan gerçekler...
-
Yanaşık veya dağınık düzende bulunan bir birliğin en ileride olan kısmının başından, en geride bulunan kısmının sonuna kadar olan uzaklık
Beş altı yüz metre derinliği olan bir topçu müfrezesini yanlayıp geçmek epeyce zormuş. - Aka Gündüz
- Borsada az sayıda hisse senedinin el değiştirmesi
Birleşik Kelimeler: derinlik kayaçları, derinlikölçer, derinlik ölçümü, korozyon derinliği
ERDENLİK
-
Kızlık
Tolstoy'un caydığı, toplumsal hayatın erdenliği gitgide kırsal törenin dışında var etmek zorunda olduğudur. - Selim İleri
EDİRNELİ
- Edirne ilinden olan kimse
İMRENMEK
-
Beğenilen, hoşlanılan bir şeyi edinme veya bir yiyeceği yeme isteğini duymak
İki gün evvel bir muhallebici dükkânının vitrinindeki kazandibine imrendim. - Burhan Felek
-
Beğenilen bir kişi veya şeye benzemeyi istemek, gıpta etmek
Çağımızın yazarları arasında da klasiklere imrenenler yok değildir. - Salâh Birsel
BİRLEMEK
- Bir etmek, tek duruma getirmek
- Tanrı'nın birliğini dile getirmek
BİRLENME
- Birlenmek işi
BİLİNMEK
-
Bilme işine konu olmak, anlaşılmak, öğrenilmek
Bir haftadır civarda dolaştığı biliniyor, yakalanamıyordu. - Sait Faik Abasıyanık
BİNİLMEK
-
Binme işi yapılmak
Uzun, tenteli, tek atlı muhacir arabalarına binilir. - Refik Halit Karay
BİLENMEK
- Bileme işine konu olmak, keskin duruma getirilmek
-
Bir işe yoğun bir biçimde hazırlanmak, konsantre olmak
İkisi de doyasıya tatlı bir gece geçirmek için bilenmiş gibiydiler. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
- Hırslanmak, aşırı derecede istemek
BELİRMEK
-
Önce belli veya görünür olmayan bir şey ortaya çıkmak, tezahür etmek
Yarı yola yaklaştığında, köprünün karşı ucunda, ona doğru gelen bir karaltı belirdi. - Ayşe Kulin
-
Bir düşünce veya durum kesin bir biçim almak, tebellür etmek
Kafasında günden güne çeşitli düşünceler, çeşitli kaygılar beliriyordu. - Orhan Hançerlioğlu
-
İyice görünür ve anlaşılır bir durum almak, tebarüz etmek
İki kaşının arasında, yaşından ziyade asabiyetini ele veren birkaç çizgi belirdi. - Elif Şafak
BERKİNME
- Berkinmek işi veya durumu
DİNLEMEK
-
İşitmek için kulak vermek
Konağın hesabını sen söylersin, ben de dinlerim. - Abdülhak Şinasi Hisar
-
Birinin sözünü, öğüdünü kabul edip gereğince davranmak
Beni dinlersen bu işten vazgeç.
-
Kulakla veya dinleme aletiyle hastayı muayene etmek
Doktor kalkar. Kulağını bu gösterilen yere dayar. Dinler. - Ömer Seyfettin
-
Uymak, baş eğmek, itaat etmek
Şaşkınım, çenem, dudaklarım, dilim sanki artık beni dinlemiyorlar. - Ahmet Ümit
DİNELMEK
- Ayakta durmak
-
Ayağa kalkmak, dik durmak
Önce ayaklarıyla, kollarıyla bir diz çöküp bir dinelerek ölçü aldılar. - Lâtife Tekin
- Karşı koymak, kafa tutmak