BİLİNÇALTI Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

BİLİNÇALTI harflerini içeren 5 harfli 22 kelime bulunuyor. 5 harfli BİLİNÇALTI kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ÇIBAN11, ÇANLI9, ÇALTI9, LAÇIN9, TAÇLI9, BALLI8, BATIN8, BATIL8, ÇİLLİ8, ÇİNLİ8, İNTAÇ8, LAÇİN8, BİTLİ7, BİNİT7, TABİİ7, ANTLI6, ALTLI6, ALTIN6, İTİLA5, İTİNA5, LATİN5, TALİL5

İTİLA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtilāʾ)

[isim]

[eskimiş]

  • Yücelme

    Beşer denen kuş doymaz itilalara. - Tevfik Fikret

  • Yükselme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itila etmek

İTİNA (Kelime Kökeni: Arapça iʿtināʾ)

[isim]

  • Özen

    Büyük bir itina ile yalancı dolma doldurdu. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

  • itina etmek

LATİN

[isim]

  • İtalya'da Latium bölgesi halkından olan kimse
  • Latin halkları

Birleşik Kelimeler: Latin çiçeği, Latin dilleri, Latin halkları, Latin harfleri, Latin yelkeni

TALİL (Kelime Kökeni: Arapça taʿlīl)

[isim]

[eskimiş]

  • Sebep gösterme

[felsefe]

  • Tümdengelim

Birleşik Kelimeler: hüsnütalil

ANTLI

[sıfat]

  • Ant içmiş
  • Ant içirilmiş

ALTLI

[sıfat]

  • Altı olan

    Düz altlı ev iskarpinlerini çıkararak ayaklarını çekti. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: altlı üstlü

ALTIN

[isim]

[kimya]

  • Atom sayısı 79, atom ağırlığı 196,9 olan, 1064 °C'de eriyen, kolay işlenen, yüksek değerli, paslanmaz element, zer (simgesi Au)

[sıfat]

  • Bu elementten yapılmış

    Kolundaki altın künye, okuduğu kâğıdın üzerine sürtünüyor. - Ahmet Ümit

  • Altından yapılmış sikke

    Çocuğa bir altın taktı.

[sıfat]

[mecaz]

  • Üstün nitelikli, değerli

    Altın ses.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • altın adını bakır etmek
  • altın adı pul oldu, kız adı dul oldu
  • altın anahtar her kapıyı açar
  • altın ateşte, insan mihnette belli olur
  • altın eli bıçak kesmez
  • altın eşik gümüş eşiğe muhtaç olur
  • altın gibi
  • altının kıymetini sarraf bilir
  • altın kesmek
  • altın leğene kan kusmak
  • altın pas tutmaz
  • altın top gibi
  • altın tutsa toprak olur (veya altına yapışsa elinde bakır kesilir)
  • altın yerde paslanmaz, taş yağmurdan ıslanmaz
  • altın yere düşmekle pul olmaz
  • altın yumurtlayan tavuk

Birleşik Kelimeler: altın adam, altınbaş, altınbeşik, altın bilezik, altın böcek, altın çağ, altın çağı, altın gol, altın kaplama, altın keseği, altın kökü, altın küpü, altınoluk, altın otu, altın rengi, altın saatler, altın sarısı, altın suyu, altıntop, altın varak, altın yağmurcun, altın yakalı, altın yıl, altın yürekli, çeyrek altın, tam altın, yarım altın, cumhuriyet altını, fındık altını

BİTLİ

[sıfat]

  • Üstünde bit bulunan

[mecaz]

  • Cimri

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bitli (veya kurtlu) baklanın da kör alıcısı olur

Birleşik Kelimeler: bitli kokuş

BİNİT

[isim]

[eskimiş]

  • Binilecek taşıt veya hayvan

    Tavla tavla şahbaz atlarım sana binit olsun. - Dede Korkut

[isim]

[halk ağzında]

  • Hamur durumundaki ekmeklerin, fırına atılmadan önce içine konulduğu oyuk gözlü tahta

TABİİ (Kelime Kökeni: Arapça ṭabīʿī)

[sıfat]

  • Doğada olan, doğada bulunan
  • Olağan, alışılmış, her zamanki gibi olan, beklenildiği gibi

    Sıcaklar arttıkça serin yerler aramak, âdeta tabii bir ihtiyaç hâline geliyor. - Ahmet Rasim

  • Sağduyuya, mantığa, olağan düzene uygun olan

    Beklenen cevap gelince derhâl yazılacağı tabiidir. - Atatürk

  • Yapmacık olmayan, doğal

    Bir milletin kendi varlığını müdafaa etmesinden daha tabii ne olabilir? - Mehmet Kaplan

  • Katıksız, saf, doğal

    Tabii meyve suları.

[zarf]

  • (ta'bi:) Elbette, doğallıkla, doğal olarak, işin gereği olarak

    Yurttaşlarım arasında bana bu yabancılığı çektirmemek isteyenler de oldu tabii. - Adalet Ağaoğlu

Birleşik Kelimeler: tabii afet, tabii hukuk, sevkitabii

BALLI

[sıfat]

  • İçinde bal bulunan

[mecaz]

  • Şanslı

Birleşik Kelimeler: ballıbaba, ballı börek, ballıdarı, ballı pasta, yağlı ballı

BÂTIN (Kelime Kökeni: Arapça bāṭin)

[isim]

  • İç

[sıfat]

  • Gizli, görünmeyen

[isim]

[eskimiş]

  • Karın

[toplum bilimi]

  • Kuşak

    O, dördüncü batından dedesi oluyor.

BATIL (Kelime Kökeni: Arapça bāṭil)

[sıfat]

  • İnançlar bakımından gerçek olmayan
  • Çürük, temelsiz, asılsız
  • Boş, beyhude
  • Geçersiz

    Bütün kıymet hükümlerinin batıl ve bütün ölçülerin bozuk olduğunu ispat yolunda birbiriyle müsabaka eden muharrir ve mütefekkirlerin adedi, o devirde, sayılmayacak kadar çoktu. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu

Birleşik Kelimeler: batıl inanç, batıl itikat

ÇİLLİ

[sıfat]

  • Çili olan

ÇİNLİ

[isim]

  • Çin halkından veya bu halkın soyundan olan kimse