BİLEYİVERMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

BİLEYİVERMEK harflerini içeren 7 harfli 29 kelime bulunuyor. 7 harfli BİLEYİVERMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BEVLİYE17, KİMYEVİ16, MEYVELİ16, YİVLEME16, EVRİLME14, EVİRMEK14, EVERMEK14, ELVERME14, VERİMLİ14, VERİLME14, VEREMLİ14, BİLEMEK10, BİRİKME10, BİRLEME10, BERKİME10, BELİRME10, BELERME10, BELEMİR10, BEKLEME10, BELEMEK10, EYLEMEK10, YERMELİ10, YEMEKLİ10, YERİLME10, BİLEREK9, EMİRLİK8, İRKİLME8, İKİLEME8, KEMERLİ8

EMÎRLİK

[isim]

  • Beylik

İRKİLME

[isim]

  • İrkilmek işi

    Bu kelime, birdenbire insana şöyle bir irkilme verir. - Necip Fazıl Kısakürek

İKİLEME

[isim]

  • İkilemek işi

[dil bilgisi]

  • Anlamı güçlendirmek için aynı kelimenin tekrarlanması, anlamları birbirine yakın, karşıt olan veya sesleri birbirini andıran kelimelerin yan yana kullanılması: Yavaş yavaş, irili ufaklı, aşağı yukarı gibi

KEMERLİ

[sıfat]

  • Üzerinde kemeri olan veya kemer takılmış olan

    Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı. - Lâtife Tekin

  • Kemer biçiminde olan

    Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi. - Tarık Buğra

[mecaz]

  • Kavisli olan

    Kemerli burun.

BİLEREK

[zarf]

  • İsteyerek, kasten

BİLEMEK

[-i]

  • Kesici aletlerin ağzını çark, zımpara, eğe, bileği taşı vb.nde keskinleştirmek, keskin duruma getirmek, kılağılamak, zağlamak

[mecaz]

  • Güçlendirmek, etkisini artırmak

BİRİKME

[isim]

  • Birikmek işi

Birleşik Kelimeler: birikme havzası

BİRLEME

[isim]

  • Bir etme, tek duruma getirme
  • Tanrı'nın birliğini dile getirme, tevhit

BERKİME

[isim]

  • Berkimek işi

BELİRME

[isim]

  • Belirmek işi

BELERME

[isim]

  • Belermek işi

BELEMİR

[isim]

[bitki bilimi]

  • Mavikantaron

BEKLEME

[isim]

  • Beklemek işi

    Gelince beklememi sıkı sıkı tembih etmişler. - Fikret Otyam

Ata Sözleri ve Deyimler

  • beklemeye almak

Birleşik Kelimeler: bekleme odası, bekleme salonu, bekleme süresi, bekleme yeri

BELEMEK

[-e]

[-i]

[halk ağzında]

  • Çocuğu kundaklamak
  • Beşiğe yatırıp bağlamak
  • Bulamak, bulaştırmak

EYLEMEK

[-den]

  • Bir kişiden veya bir şeyden yoksun bırakmak

    Yurdumdan yuvamdan eyledi beni / Yârsız dünya malı bana pul gibi - Âşık Veysel

[yardımcı fiil]

  • Etmek, yapmak

    Arap atlar yakın eyler ırağı. - Dadaloğlu