BEĞENİ ile Oluşan Kelimeler (BEĞENİ Kelime Türetme)
BEĞENİ harflerinden oluşan 14 kelime bulunuyor. BEĞENİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Beğeni kelimesinin anlamı nedir? Beğeni ile başlayan kelimeler. Beğeni ile biten kelimeler. İçinde beğeni olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
6 Harfli Kelimeler
BEĞENİ15
4 Harfli Kelimeler
EĞİN11, İĞNE11, İBNE6, NEBİ6
3 Harfli Kelimeler
EĞE10, BİN5, BEN5, EBE5
2 Harfli Kelimeler
İĞ9, BE4, EN2, İN2, NE2
EN
-
Bir yüzeyde boy sayılan iki kenar arasındaki uzaklık, genişlik, boy, uzunluk karşıtı
Kumaşın eni. Yolun eni. Kâğıdın eni.
- Hayvanlara veya eşyaya vurulan damga, işaret
-
Başına geldiği sıfatların üstün derecede olduğunu gösteren kelime
En iyi adamını yollamış buraya. - Ahmet Ümit
Ata Sözleri ve Deyimler
- en kötü günümüz böyle olsun
Birleşik Kelimeler: en aşağı, en azından, enberi, enöte
İN
- Yaban hayvanlarının kendilerine yuva edindikleri kovuk
- Mağara
Ata Sözleri ve Deyimler
- in gibi
- İnsan
Ata Sözleri ve Deyimler
- in cin
- in cin top oynamak
- in cin yok
- in misin, cin misin
NE
- Türk alfabesinin on yedinci harfinin adı, okunuşu
- Neon elementinin simgesi
- Hangi şey
-
Her şey
Ne görse ister. Kimin nesi varsa. Ne isterse yapar.
-
Birçok şey
Neler söylüyor? İnsan aklı neler keşfediyor?
-
Hangi
Güzel heykel, ne yandan bakarsan, ne yana çevirirsen gene güzeldir. - Bedri Rahmi Eyuboğlu
-
Nasıl
Bu ne kıyafet?
-
Neden
Efendi, sen de ne üstüme abanıyorsun? - Burhan Felek
-
Şaşma veya abartı bildiren bir söz
Ne sıcak, ne sıcak! Ne güzel çiçekler! Ne kaba adam!
-
`Sana ne, bana ne` gibi sorularda `ne ilgisi var` anlamına gelen bir söz
Zahmeti ben çekeceğim, sana ne?
-
Soru biçiminde şaşma bildiren ünlem
Ne, yıkıldı ha!
Ata Sözleri ve Deyimler
- ne âlem
- ne âlemde?
- ne alıp veremiyor?
- ne arar (veya onda ... ne gezer)
- ne arıyor
- ne biçim?
- ne buyrulur?
- ne çare
- ne çıkar
- ne çiçektir, biliriz
- ne dedim de
- ne demek?
- ne demek olsun
- ne demeye
- ne denir (veya dersin)
- ne denli
- ne de olsa
- ne dese beğenirsin?
- nedir ki
- ne diye?
- ne ekersen onu biçersin
- ne fayda
- ne gam
- ne gezer
- ne gibi?
- ne gözle bakmak
- ne güne duruyor?
- ne günlere kaldık!
- ne haber?
- ne hacet
- ne haddine!
- ne hâlde?
- ne hâli varsa görsün
- ne hikmetse (veya hikmettir)
- ne idiği belirsiz
- ne imiş?
- ne ise
- ne istediğini bilmek
- ne iyi!
- ne kadar
- ne kadar olsa
- ne kadar varsa
- ne lazım
- neler
- neler de neler, maydanozlu köfteler
- neler neler
- ne mal olduğunu bilmek (veya anlamak)
- ne mene
- ne menem
- ne mümkün
- ne münasebet!
- ne o?
- ne olacak!
- ne olduğunu bilememek
- ne oldum delisi olmak
- ne olur (veya olursun veya olursunuz)
- ne olursa olsun
- ne oluyor?
- ne pahasına olursa olsun
- ne söylüyorsun?
- ne var ki
- ne yaparsın (veya yapmalı) ki
- ne yapıp yapıp
- ne yaptığını bilmemek
- ne yazar
- ne yazık ki
- neye uğradığını bilememek (veya anlamamak veya şaşırmak)
- neyin nesi (kimin fesi)
- neyleyim
- neymiş
- ne yüzle
Birleşik Kelimeler: ne âlâ, neme gerek, neme lazım
BE
- Türk alfabesinin ikinci harfinin adı, okunuşu
-
`Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü
Namluna dayanır, yola dalarsın / Duruşun bakışın yaman, be Ali! - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Berilyum elementinin simgesi
BİN
- Dokuz yüz doksan dokuzdan sonra gelen sayının adı
- Bu sayıyı gösteren 1000 ve M rakamlarının adı
- On kere yüz, dokuz yüz doksan dokuzdan bir artık
-
Pek çok, çok sayıda
En nihayet bin güçlükle ancak küçük parçalar hâlinde imha edilebilmiş. - Ahmet Kabaklı
Ata Sözleri ve Deyimler
- bin bilsen de bir bilene danış
- bin can ile
- bin derde deva
- bin dereden su getirmek
- bin dost az, bir düşman çok
- bini aşmak
- bini bir paraya
- binin yarısı beş yüz (o da bizde yok)
- bin işçi, bir başçı
- bin kalıba girmek
- bin nasihatten bir musibet yeğdir
- bin ölçüp bir biçmeli
- bin pişman olmak
- bin tarakta bezi olmak
- bin tasa (veya merak) bir borç ödemez
- bin yaşa!
Birleşik Kelimeler: binbaşı, binbir, bindallı, binkat, bin kere, bin kez, bin türlü, binyıl, binde bir
BEN
-
Çoğu doğuştan, tende bulunan ufak, koyu renkli leke veya kabartı
Dedim tane tane olmuş benlerin / Dedi zülfüm değdi tel yarasıdır - Âşık Ömer
- En çok üzümde görülen olgunlaşma belirtisi
- Saçta, sakalda beliren beyazlık
Birleşik Kelimeler: örümceksi ben, et beni
- Olta veya tuzağa konulan yem
- Kuşun yavrusuna taşıdığı yem
-
Teklik birinci kişiyi gösteren söz
Bütün sevgileri atıp içimden / Varlığımı yalnız ona verdim ben - Ahmet Kutsi Tecer
- Kişiyi öbür varlıklardan ayıran bilinç
- Bir kimsenin kişiliğini oluşturan temel öge, ego
Ata Sözleri ve Deyimler
- benden
- benden günah gitti
- benden paso
- benden söylemesi
- ben hancı, sen yolcu oldukça
- benim diyen
- benim oğlum bina okur, döner döner yine okur
- beni sokmayan yılan bin (yıl) yaşasın
- ben şahımı (veya şeyhimi) bu kadar severim
- ben yokum (veya ben bu işte yokum)
Birleşik Kelimeler: benbenci, beniçinci, benmerkezci, albeni, incitmebeni, unutmabeni
EBE
-
Doğum işini yaptıran kadın
Babam ebe bulmaya koştu. - Ayla Kutlu
- Büyükanne, nine
- Genellikle çocuk oyunlarında baş olan, diğer çocuklara veya gruba karşı cezasını çekmek ve bundan kurtulmak için tek başına bütün sorumluluğu üzerine alan çocuk, oyun ebesi
Ata Sözleri ve Deyimler
- ebe olmak
Birleşik Kelimeler: ebebulguru, ebegümeci, ebekuşağı, ebemkuşağı, körebe, dil ebesi, kumar ebesi, laf ebesi, lakırtı ebesi, oyun ebesi, söz ebesi
İBNE (Kelime Kökeni: Arapça ubne)
- Edilgin eş cinsel erkek, homoseksüel
- Kızgınlıkla söylenen bir söz
NEBİ (Kelime Kökeni: Arapça nebī)
- Kendisine kitap indirilmemiş peygamber
İĞ
- Pamuk, yün vb.nden iplik eğirmekte kullanılan, ortası şişkin, iki ucu sivri ve çengelli olan, ağaçtan yapılmış araç, eğirmen, kirmen
- İğ iplik
- Araba okunun ekseni
- Değirmen taşının ortasında bulunan ve yukarıdaki üst taşa geçen demir eksen
Birleşik Kelimeler: iğ ağacı, iğ iplik, iğ yağı
EĞE
- Göğüs kafesini oluşturan, arkadan omurgaya, önden de göğüs kemiğine eklenen uzun, yassı ve eğri kemiklerden her biri, kaburga
-
Maden, tahta vb.nin pürüzlerini düzeltmek için kullanılan, üzeri pürtüklü, sert, ensiz, çelik araç
Şimdi sen oradan kendine bir parça seç ve önce eğe ile düzeltmeye başla. - Emine Işınsu
Birleşik Kelimeler: piyata eğe
EĞİN
- Arka, sırt
-
Beden, vücut
Büyüdüm çabuk / Entarim eğnime dar - Behçet Necatigil
- Boy bos, endam
İĞNE
- Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç
-
İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç
Çengelli iğne. Toplu iğne.
- Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri başlı, renkli bir türü
- Genellikle kadınların süs olarak elbiselerinin göğüs, yaka vb. yerlerine taktıkları süs eşyası
-
Bazı araçların ucu sivri parçaları
Pusula iğnesi.
-
Bazı böceklerin kendilerini savunmak için kullandıkları organ
Arının iğnesi. Akrebin iğnesi.
- Oltanın ucundaki küçük çengel
- Dokunaklı söz
- Bitkilerde yumurtacıkla tepecik arasındaki sapçık
- Kas veya damar yoluyla vücuda sıvı bir ilacı basınçla vermek amacıyla enjektör ucuna takılan, boru biçiminde, ucu keskin metal araç
Ata Sözleri ve Deyimler
- iğne atsan yere düşmez
- iğne ile kuyu kazmak
- iğne ipliğe dönmek
- iğne olmak
- iğne üstünde oturmak
- iğne yapmak (veya vurmak)
- iğne yemek
- iğneyi kendine, çuvaldızı başkasına batır
- iğne yutmuş ite (veya maymuna) dönmek
Birleşik Kelimeler: iğne ardı, iğne deliği, iğne oyası, iğne yaprak, iğne yastığı, iğneden ipliğe, çatal iğne, çatallı iğne, çengelli iğne, kancalı iğne, karaiğne, mıknatıslı iğne, toplu iğne, ağ iğnesi, çengel iğnesi, çobaniğnesi, deniziğnesi, dikiş iğnesi, hanım iğnesi, insülin iğnesi, kravat iğnesi, olta iğnesi, şeytaniğnesi, yelken iğnesi, yılaniğnesi, yorgan iğnesi
BEĞENİ
-
Güzel veya çirkin yargısını verdiren duygu, zevk
Kadınlar hoşgörü ve beğeniyle dansı alkışlarlar. - Nazım Hikmet
-
Herhangi bir konuda güzeli çirkinden ayırma yetisi, gusto
Kendine özgü bir beğenisi var bu konuda. - Necati Cumalı
Birleşik Kelimeler: sağbeğeni