BESMELESİZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

BESMELESİZ harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli BESMELESİZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BEZSİ11, BEZME11, MEBİZ11, SEBZE11, SEMİZ10, SEZME10, ELZEM9, İZLEM9, MELEZ9, BİLME8, EZELİ8, SEBİL8, ESEME7, EBELİ7, LEMİS7, MİSEL7, MESEL7, MELES7, SİLME7, SELİS7, SELİM7, SESLİ7, ELEME6

ELEME

[isim]

  • Elemek işi, eliminasyon

[spor]

  • Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı

Birleşik Kelimeler: eleme sınavı, ön eleme

ESEME

[isim]

[halk ağzında]

  • Mantık

EBELİ

[sıfat]

  • Ebesi olan

LEMİS (Kelime Kökeni: Arapça lems)

[isim]

[eskimiş]

  • El ile dokunarak duyma, bir şeye el ile dokunma

MİSEL (Kelime Kökeni: Fransızca micelle)

[isim]

[kimya]

  • Koloit iyonlarında molekül yığılmasından oluşan ve yalnız başına koloidin bütün niteliğini taşıdığı kabul edilen bölüm

MESEL (Kelime Kökeni: Arapça mes̱el)

[isim]

[eskimiş]

  • Örnek alınacak söz

    Büyükannemin sık sık kullandığı bir mesel belleğimde beliriyor. - Haldun Taner

  • Atasözü
  • Eğitici hikâye veya masal

Ata Sözleri ve Deyimler

  • mesel olmak

Birleşik Kelimeler: darbımesel, iradımesel

MELES

[isim]

[halk ağzında]

  • Beli çökük at

SİLME

[isim]

  • Silmek işi

    Taşlarımız öyle güzel parlardı ki o parlaklığı görme uğruna bütün gün sürekli silmeyi bile düşündüğüm olurdu. - Ayla Kutlu

[zarf]

  • Ağzına kadar, sıvama, lebalep

[zarf]

  • Baştan aşağı, tam olarak, tamamen

    O çağlarda saraylar, konaklar, yalılar silme cariyedir. - Salâh Birsel

[mimarlık]

  • Duvar, tavan vb. yerlerde yapılan kabartma kenar

Birleşik Kelimeler: silme kalıbı, silme makinesi, silme tahtası, tespihli silme

SELİS (Kelime Kökeni: Arapça selīs)

[sıfat]

[edebiyat]

  • Akıcı

SELİM (Kelime Kökeni: Arapça selīm)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Doğru, dürüst, kusursuz
  • Sonu iyi, tehlikesiz, kötücül olmayan, iyicil (ur veya hastalık)

Birleşik Kelimeler: aklıselim, halim selim, hissiselim, kalbiselim, zevkiselim, zevkiselim sahibi

[isim]

  • Kars iline bağlı ilçelerden biri

SESLİ

[sıfat]

  • Sesi olan, ses çıkaran

    Her mahallede hatta satıcılar arasında şöhret kazanmış olan güzel sesliler bulunurdu. - Abdülhak Şinasi Hisar

[zarf]

  • Ses çıkararak

[isim]

[dil bilgisi]

  • Ünlü

Birleşik Kelimeler: sesli duyuru, sesli film, sesli harf, sesli okuma, sesli taş, sesli uyumu, büyük sesli uyumu, çok sesli, eş sesli, kalın sesli, küçük sesli uyumu, pes sesli, tek sesli, tiz sesli, uzun sesli, yakın sesli, yanık sesli, zayıf sesli

BİLME

[isim]

  • Bilmek işi

    Bir cemiyetin ilerlemesi, neyin ehemmiyetli olduğunu bilmeye bağlıdır. - Mehmet Kaplan

[felsefe]

  • Bir şeyin ne olduğunun bilincine varma

[felsefe]

  • Bilgi edinmenin gaye ve sonucu

EZELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ezelī)

[sıfat]

  • Öncesiz

[mecaz]

  • Eski

    Bu kitap ezelî bir imkânsızlığı anlatıyor. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: ezelî rekabet, ezelî takdir

SEBİL (Kelime Kökeni: Arapça sebīl)

[isim]

  • Kutsal günlerde karşılık beklemeden hayır için dağıtılan içme suyu
  • Genellikle camilere bitişik özel bir biçimde yapılmış, karşılık beklemeden hayır için içme suyu dağıtılan taş yapı, sebilhane

[halk ağzında]

  • Meyan kökü şerbetini bir hayır için dağıtma

Ata Sözleri ve Deyimler

  • sebil etmek

Birleşik Kelimeler: sebilhane

ELZEM (Kelime Kökeni: Arapça elzem)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Çok gerekli, vazgeçilmez

    Hükmün muteber olması için ittifakla alınması elzemdir. - Tarık Buğra