BENLİKÇİLİK Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BENLİKÇİLİK harflerini içeren 5 harfli 28 kelime bulunuyor. 5 harfli BENLİKÇİLİK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
BİÇKİ10,
EKİLİ
-
Ekilmiş olan, mezru
Ekili tarla.
ELLİK
- Eldiven
- Ekin biçerken sol elin parmaklarına geçirilen, eldiven biçiminde, tahtadan yapılan bir araç
- Yelken dikenlerin kullandığı, madenî yüksüğü olan meşin eldiven
İLKEL
-
İlk durumunda kalmış olan, gelişmesinin başında bulunan, iptidai, primitif
Tiyatro yönetimi ve sahne düzeni her bakımdan ilkel, çağın koşullarına uygun olarak bozuktu. - Metin And
- Sanatta yalın bir nitelik gösteren, yapmacıksız olan, primitif
-
Basit, karmaşık olmayan
Gayet ilkel bir dokuma tezgâhında harıl harıl çalışan iki işçi gördüm. - Fikret Otyam
- Özellikle XIV-XV. yüzyıllarda İtalyan ressamlarına, Orta Çağ sonlarında Avrupa ressamlarına verilen ad
- Eğitimsiz, kültürsüz, görgüsüz
- Zaman bakımından en eski olan, iptidai, primitif
Ata Sözleri ve Deyimler
- ilkel kalmak
Birleşik Kelimeler: ilkel memeliler, ilkel toplum
İLKİN
-
Başta, başlangıçta, önce, iptida
Ortalıkta gergin bir hava esiyordu, ilkin yadırgamadım. - Adalet Ağaoğlu
İKİLİ
-
İki parçadan oluşan, kendinde herhangi bir şeyden iki tane bulunan
İkili koltuğun kenarındaki ufacık, simsiyah delik, bebeği görmeye gelen bir akrabanın sigarasının külünden hatıraydı. - Elif Şafak
- İskambil, domino vb. oyunlarda iki işareti bulunan (kâğıt veya pul)
-
İki taraf arasında yapılmış
İkili anlaşma.
- İki çalgı veya iki ses için düzenlenmiş müzik parçası, düet
- İki kişiden oluşmuş topluluk
-
İkili bahis
İkili, bir liraya iki yüz yirmi lira verdi. - Necati Cumalı
Ata Sözleri ve Deyimler
- ikili oynamak
Birleşik Kelimeler: ikili averaj, ikili bahis, ikili çatı, ikili kök, ikili sigorta, ikili ünlü, ikili yatak, sıralı ikili
KİLLİ
-
İçinde kil bulunan
Killi kütle. Killi şist.
KİNİK (Kelime Kökeni: Fransızca cynique)
- Sinik
KİNLİ
- Kindar
KELİK
- Eski ayakkabı
KELLİ
-
`Sonra` edatı gibi, çıkma durumundaki sözlerin ardı sıra geldiğinde birbirine bağladığı iki yargıdan birincisini zorlayıcı bir sebep olarak gösteren bir söz
Sen meram ettikten kelli, tekeden süt çıkarırım, ağam! diyordu. - Halikarnas Balıkçısı
LİKEN (Kelime Kökeni: Yunanca)
- Bir mantarla bir su yosununun ortak yaşamasıyla ortaya çıkan bitkilerin genel adı
- Kaşındırıcı bir deri hastalığı
Birleşik Kelimeler: liken bilimi
NİKEL (Kelime Kökeni: Fransızca nickel)
- Atom numarası 28, atom ağırlığı 58,71, yoğunluğu 8,9 olan, gümüş parlaklığında, demir sertliğinde, kolay işlenebilen ve kolayca tel durumuna getirilebilen bir element (simgesi Ni)
Birleşik Kelimeler: nikel kaplama
BİNEK
-
Binmeye yarayan otomobil, at vb
Tavlanın önünde seyisi bineğini tımar ederken başında dururdu. - Necati Cumalı
- Binmeye yarayan
Birleşik Kelimeler: binek atı, binek taşı
BİLEK
-
Elle kolun, ayakla bacağın birleştiği bölüm
Kadın, ağır takılarla yüklü sol bileğini yeşil abajurun altına doğru uzatmış. - Adalet Ağaoğlu
- Güç, kuvvet
Ata Sözleri ve Deyimler
- bileğinde altın bileziği olmak
- bileğine güvenmek
- bileğinin hakkıyla (veya gücüyle veya kuvvetiyle veya zoruyla)
- bilek gibi
Birleşik Kelimeler: bilek damarı, bilek güreşi, bilek saati, demir bilek, tek bilek, ayak bileği, tunç bilekli
BELLİ
-
Beli olan
Hani sen benim gibi ince belli sarışınları severdin? - Nezihe Araz
Birleşik Kelimeler: karınca belli
-
Bilinmedik bir yanı olmayan, malum
Hâlimiz, vaktimiz sizce belli. - Hüseyin Rahmi Gürpınar
-
Gizli olmayan, ortada olan, anlaşılan, bedihi, zahir, aşikâr
Bu azade insanlarda her türlü adiliklerden uzak bir efendilik olduğu ne kadar da bellidir. - Asaf Halet Çelebi
-
Belirli, muayyen
Bu oyun çok kısa, belli bir temsil süresi doldurmuyor. - Adalet Ağaoğlu
Ata Sözleri ve Deyimler
- belli etmek
- belli olmak
Birleşik Kelimeler: belli başlı, belli belirsiz