BAŞYAZAR ile Oluşan Kelimeler (BAŞYAZAR Kelime Türetme)

BAŞYAZAR harflerinden oluşan 44 kelime bulunuyor. BAŞYAZAR kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Başyazar kelimesinin anlamı nedir? Başyazar ile başlayan kelimeler. İçinde başyazar olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

8 Harfli Kelimeler

BAŞYAZAR18

5 Harfli Kelimeler

ABRAŞ10, ABAZA10, YARAŞ10, YAZAR10, ARABA7

4 Harfli Kelimeler

AYAZ9, AYAŞ9, BAZA9, YAŞA9, YABA8, AŞAR7, ARAZ7, AZAR7, ZARA7, ARYA6, AYAR6, ABRA6, BARA6, YARA6

3 Harfli Kelimeler

ŞAZ9, BAŞ8, BAZ8, YAZ8, YAŞ8, BAY7, ARŞ6, ARZ6, AZA6, ZAR6, ABA5, AYA5, BAR5, RAB5, RAY5, YAR5, ARA3

2 Harfli Kelimeler

5, AZ5, AB4, AY4, YA4, AR2, RA2

AR (Kelime Kökeni: Fransızca are)

[isim]

  • 100 m² değerinde yüzey ölçü birimi

    Bir ar, kenarı on metre olan bir karenin alanıdır.

[isim]

  • Utanma, utanç duyma

    Kınamazlar güzel sevse yiğidi / Güzel sevmek koç yiğide ar değil - Karacaoğlan

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ar damarı çatlamış
  • ar dünyası değil kâr dünyası
  • ar etmek
  • arına dokunmak
  • ar namus tertemiz
  • ar ve hayâ perdesi yırtılmak
  • ar yılı değil, kâr yılı

Birleşik Kelimeler: ar belası

[kimya]

  • Argon elementinin simgesi

RA

[kimya]

  • Radyum elementinin simgesi

ARA

[isim]

  • İki şeyi birbirinden ayıran uzaklık, aralık, boşluk, mesafe
  • İki olguyu, iki olayı birbirinden ayıran zaman, fasıla
  • Kişilerin veya toplulukların birbirine karşı olan durumu veya ilgisi

    Son zamanlarda aralarının iyi olmadığının farkındayım. - Elif Şafak

  • İç

    Aralarında anası babası ile Binnaz'ın da bulunduğu on sekiz işçiydiler. - Necati Cumalı

[sinema]

[tiyatro]

  • Bir oyunda, bir filmde izleme sırasında dinlenmek üzere verilen kısa süre, antrakt

[spor]

  • Toplu jimnastik dizilmelerinde, sıradakilerin birbirlerinden yanlamasına olan uzaklıkları

[spor]

  • Spor karşılaşmalarında oyuncuların dinlenmek ve taktik almak için kullandıkları süre

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arada çıkarmak
  • arada kalmak
  • arada kaynamak
  • aradan çekilmek
  • aradan çıkarmak
  • aradan çıkmak
  • aradan kaldırmak
  • aradan sıyrılmak
  • araları limoni olmak
  • aralarına kara kedi girmek
  • aralarında dağlar kadar fark olmak
  • aralarındaki buzları eritmek
  • aralarından kara kedi geçmek
  • aralarından su sızmamak
  • araları şekerrenk (veya serin) olmak
  • arası (veya araları) açılmak (veya açık olmak veya bozulmak)
  • arası geçmeden
  • arası hoş (veya iyi) olmamak
  • arası hoş (veya iyi) olmamak
  • arasına (veya aralarına) karışmak
  • arasını (veya aralarını) açmak (veya bozmak)
  • arasını (veya aralarını) bulmak
  • arası olmamak
  • arası soğumak
  • ara vermeden
  • ara vermek
  • araya (veya aralarına) soğukluk girmek
  • araya almak
  • araya girmek
  • araya gitmek
  • araya kaynayıp gitmek
  • araya koymak
  • araya vermek
  • arayı açmak
  • arayı soğutmak
  • arayı yapmak

Birleşik Kelimeler: ara bağlantı, ara başlık, ara bono, arabozan, ara bozucu, ara bulma, ara bulucu, ara cümle, ara deniz, ara eleman, ara kapı, ara kararı, ara kazanç, ara kesit, ara konakçı, ara mal, ara nağme, ara pası, ara seçim, ara sıcak, ara sınav, ara sıra, ara sokak, ara söz, ara tümce, ara yerde, ara yön, arayüz, arada bir, açık ara, bir ara, o ara, uzak ara, beşibirarada, bu arada, apış arası, çatı arası, devletler arası, devre arası, gezegenler arası, gözeler arası, hafta arası, hücreler arası, kentler arası, kıtalar arası, kişiler arası, kulüpler arası, mahalle arası, memleketler arası, milletlerarası, okullar arası, öğle arası, satır arası, şehirler arası, tavan arası, toplumlar arası, uluslararası, ülkeler arası, üniversiteler arası, metinler arasılık

AB (Kelime Kökeni: Farsça āb)

[isim]

[eskimiş]

  • Su

Birleşik Kelimeler: abıhayat, abıkevser, abuhava

AY

[ünlem]

  • Birdenbire duyulan acı, ağrı, şaşırma, ürkme veya sevinç anlatan bir söz

    Ay! Sen mi idin? Ay, ne güzel!

[isim]

  • Art arda gelen iki yeni ay arasında geçen süre
  • Yılın on iki bölümünden her biri, mah, meh

    Mart ayı. Nisan ayı. Mayıs ayı.

  • Bir ayın herhangi bir gününden ertesi ayın aynı gününe kadar geçen veya yaklaşık otuz gün olarak kabul edilen süre

    Bu iş ancak üç ayda biter. Temiz iş altı ayda çıkar.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ay ayakta çoban yatakta, ay yatakta çoban ayakta
  • ay aydın, hesap belli
  • ay gibi
  • ay harmanlanmak
  • ayı gördüm, yıldıza itibarım (veya minnetim) yok
  • ayı görmeden bayram etme
  • ay var yılı besler, yıl var ayı beslemez

Birleşik Kelimeler: ay balığı, ay balta, aybaşı, ay başı, aybeay, ay çekirdeği, ayçiçeği, ay çöreği, aydede, aydemir, ay dönümü, ayevi, ay gün takvimi, ay gün yılı, ay hâli, ay ışığı, ay karanlığı, ay modülü, ay örümceği, ay parçası, ay takvimi, ay yıldız, ay yılı, ayda yılda bir, aydan aya, ayrıksı ay, dolunay, dönencel ay, gücük ay, kamerî ay, küçük ay, mübarek ay, yarım ay, yeni ay, aşure ayı, bayram ayı, büyük mevlit ayı, büyük tövbe ayı, cicimayı, döl ayı, küçük mevlit ayı, küçük tövbe ayı, matem ayı, orak ayı, ayın on dördü, üç aylar, tövbe ayları

[isim]

[gök bilimi]

  • Dünya'nın uydusu olan gök cismi, kamer, mah, meh

Birleşik Kelimeler: Ay tutulması

YA (Kelime Kökeni: Arapça yā)

[ünlem]

  • `Ey, hey` anlamlarında bir seslenme sözü

    Yürü ya mübarek!

[edat]

  • Evet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ya Allah
  • ya Rabbi (veya Rab)
  • ya sabır
  • ya sabır çekmek
  • ya ya ya şa şa şa

Birleşik Kelimeler: yalelli

[bağlaç]

  • Şaşma, şaşkınlık bildiren bir söz

    Ya, bu adam kim?

  • Bir düşüncenin karşıtı düşünülürken kullanılan bir söz

    Yetişirim diyorsun, ya yetişemezsen?

  • Gereklik ve onay bildiren cümlelerde yargının onaylandığını bildiren bir söz

    Biz de gelelim mi? -Gelin ya.

  • Dilek ve geniş zaman kiplerinde yargıyı güçlendiren bir söz

    Bu, söylenecek söz mü? -Söylenir ya. Azıcık yardımcı olsa ya.

  • Bilinen, görülen, hatırlanıp anlatılan bir olay dolayısıyla da sorulan başka bir konu için kullanılan bir söz

    Sen geldin, ya Ahmet? Siz karnınızı doyurdunuz, ya ben ne yapayım?

  • Bir düşüncede sıra ile yer alan ayrı cins ögelerden biri ötekilerden üstün görüldüğünde `hele, özellikle` anlamlarında kullanılan bir söz

    O çocuğun terbiyesine, zekâsına, çalışkanlığına diyecek yok, ya inceliği. Fırtına kırdı, döktü, yıktı, ya o ağaçlara verdiği zarar.

  • Cevap niteliğinde olan cümlenin sonuna getirildiğinde asıl yargının arkadan gelen cümle ile anlatılacağını belirten bir söz

    Fena oğlan değildir, değildir ya, yalnız bu sarhoşluğu var. - Memduh Şevket Esendal

  • Bazı çekimli zamanlardan sonra gelerek anlamı pekiştiren, kuvvetlendiren bir söz: Yediydin ya. Oturmuşum ya

Birleşik Kelimeler: ya da, yahut, veya

ABA

[isim]

[halk ağzında]

  • Abla
  • Anne

[isim]

  • Yünün dövülmesiyle yapılan kalın ve kaba kumaş
  • Bu kumaştan yapılmış yakasız ve uzun üstlük

[sıfat]

  • Bu kumaştan yapılan

[eskimiş]

  • Bu kumaştan yapılan ve dervişlerce giyilen hırka
  • Kepenek (I)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aba altında er yatar
  • aba altından sopa (veya değnek) göstermek
  • aba gibi
  • abanın kadri yağmurda bilinir
  • aba vakti yaba, yaba vakti aba
  • abayı sermek
  • abayı yakmak

Birleşik Kelimeler: aba güreşi

AYA

[isim]

  • Elin parmak dipleriyle bilek arasındaki iç bölümü, avuç içi
  • Ayak tabanı

[bitki bilimi]

  • Yaprakların düz ve parlak bölümü

Birleşik Kelimeler: el ayası, köpekayası, yaprak ayası

BAR

[isim]

  • Anadolu'nun doğu ve kuzey bölgesinde, en çok Artvin ve Erzurum yörelerinde el ele tutuşularak oynanan, ağır ritimli bir halk oyunu

    Bahçesi var, bağı var, ayvası var, narı var / Atamızdan yadigâr bizde ata barı var - Halk türküsü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bar tutmak

Birleşik Kelimeler: barbaşı, bar havası

[isim]

  • Danslı, içkili eğlence yeri

    Barın kapısından bir adam fırladı. - Attila İlhan

  • Ayaküstü içki içilen eğlence yeri

    Barlarda, gazinolarda millî dilin konuşulduğunu pek işitmezdiniz. - Orhan Seyfi Orhon

  • Amerikan bar

    Barda yan yana oturuyor, içiyoruz. - Refik Halit Karay

Birleşik Kelimeler: Amerikan bar

[isim]

  • Hava basıncı birimi

[isim]

[halk ağzında]

  • Ateşten, mide bozukluğundan, ağızda, dil ve dişlerde meydana gelen acılık, pas

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bar bağlamak (veya tutmak)

[isim]

[spor]

  • Halter sporunda ağırlığı oluşturan kiloları birbirine bağlayan metal çubuk

Birleşik Kelimeler: barparalel

RAB (Kelime Kökeni: Arapça rabb)

[isim]

[din bilgisi]

  • Tanrı

RAY (Kelime Kökeni: Fransızca rail)

[isim]

  • Tren, tramvay vb. taşıtlarda tekerleklerin üzerinde hareket ettiği demirden yol

Ata Sözleri ve Deyimler

  • raydan (veya rayından) çıkmak
  • rayına girmek
  • rayına oturtmak

YAR

[isim]

  • Uçurum

    Aşağıda daimî akislerle seslenen gürültülü, derin yarlar tehlike hissini kalbimizden ayırmıyordu. - Hamdullah Suphi Tanrıöver

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yardan atmak

Birleşik Kelimeler: yalı yar

[isim]

  • Sevgili

    Yâr yoluna dökülmedik dilleri neyleyim / Yâr yâr / Seni kara saplı bir bıçak gibi sineme sapladılar - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[eskimiş]

  • Dost, tanıdık

[eskimiş]

  • Yardımcı

    Allah'tan başka yârim yoktur. - Şemseddin Sami

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yâr beni ansın bir koz ile, o da çürük çıksın
  • yârden mi geçersin, serden mi?
  • yâr olmak

Birleşik Kelimeler: zülfüyâr

[isim]

  • Yemek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aşını, eşini, işini bil
  • aşı pişiren yağ olur, gelinin yüzü ağ olur
  • aş taşınca kepçeye paha olmaz
  • aş tuz ile, tuz oran ile

Birleşik Kelimeler: aş damı, aşerme, aşevi, aşhane, aş ocağı, alaca aş, katıklı aş, arabaşı

AZ

[sıfat]

  • Nicelik, nitelik, güç, süre, sayı bakımından eksik, çok karşıtı

    Heykel konularının parmakla sayılacak kadar az olduğunu ileri sürüyordu. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

[zarf]

  • Alışılmış olandan, umulandan veya gerekenden eksik olarak

Ata Sözleri ve Deyimler

  • aza çoğa bakmamak
  • aza kanaat etmeyen çoğu hiç bulamaz
  • aza sormuşlar: "nereye?", "çoğun yanına" demiş
  • az ateş çok odunu yakar
  • az bulmak
  • az buz olmamak
  • az değil
  • az gelmek
  • az görmek
  • az günün adamı olmamak
  • azı çoğa saymak (veya tutmak)
  • az kaldı (veya kalsın)
  • az kaz, uz kaz, boyunca kaz
  • az olsun, uz olsun
  • az söyle, çok dinle
  • az tamah çok ziyan getirir
  • az veren candan, çok veren maldan
  • az yiyen çok uyur, çok yiyen güç uyur

Birleşik Kelimeler: az az, az alıcı, az buçuk, az çok, az daha, azel, az gelişmiş, az sonra, en az, azar azar, en azından

[eskimiş]

[kimya]

  • Azot elementinin simgesi

ARYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)

[isim]

[müzik]

  • Operalarda solistlerden birinin orkestra eşliğinde söylediği, genellikle kendi içinde bütünlüğü olan parça