BAŞKATİP Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

BAŞKATİP harflerini içeren 4 harfli 30 kelime bulunuyor. 4 harfli BAŞKATİP kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Başkatip ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Başkatip olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

APAŞ11,

PİŞT11, PAŞA11, İŞBA9, APAK8, APİA8, İPKA8, İTAP8, PAKT8, PATA8, PATİ8, TAPA8, TAPİ8, ATAŞ7, ŞİTA7, ŞAKA7, ŞAKİ7, ABAT6, BAKİ6, BATİ6, BİAT6, KABA6, TABİ6, TABA6, ATAK4, ATİK4, AKİT4, İKTA4, KATİ4, TAKA4

ATAK

[sıfat]

  • Düşüncesizce her işe atılan, cüretkâr

    Bütün çocuklar gibi onlar da haşarı, atak ve güreşçi idiler. - Reşat Nuri Güntekin

  • Çevik, hareketli

[halk ağzında]

  • Geveze

[isim]

[tıp]

  • Aniden başlayan hastalık nöbeti

[isim]

  • Atılım
  • Saldırı, saldırış, hücum, hamle, akın

[spor]

  • Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılan akın, ofans

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atak yapmak

Birleşik Kelimeler: kontratak, panikatak

ATİK

[sıfat]

  • Çabuk davranan, çevik

Birleşik Kelimeler: atik tetik

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eski, eski zamanla ilgili

Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik

ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)

[sıfat]

  • Bağıtçı

[isim]

[eskimiş]

[hukuk]

  • Sözleşme
  • Nikâh

Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi

İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)

[isim]

[tarih]

  • Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi

KATİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳaṭʿī)

[sıfat]

  • Kesin

    Cem dayattı ve bu rolü asla kabul etmeyeceğini kati bir dille bildirdi. - Necip Fazıl Kısakürek

Birleşik Kelimeler: kati teminat

TAKA

[isim]

[denizcilik]

  • Doğu Karadeniz bölgesine özgü yelkenli bir tür kıyı teknesi

    Taka ile deniz yolculuğunun nasıl geçtiğini anlatmayacağım. - Ercüment Ekrem Talu

[mecaz]

  • Bozuk, zor çalışan veya eski kara taşıtları için kullanılan bir söz

ABAT (Kelime Kökeni: Farsça ābād)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Bayındır
  • Şen, rahat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • abat etmek (veya eylemek)
  • abat olmak

BAKİ (Kelime Kökeni: Arapça bāḳī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Sürekli

    Dünyada zaten ne bakiydi? - Ömer Seyfettin

  • Bir şeyden artan (miktar)
  • Öteki

    Kale kapısından yalnız birini açık bırakarak bakilerini örmeye başlamışlardı. - Orhan Seyfi Orhon

Ata Sözleri ve Deyimler

  • baki kalmak

BATİ (Kelime Kökeni: Arapça baṭī)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Yavaş, ağır

BİAT (Kelime Kökeni: Arapça beyʿat)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir kimsenin egemenliğini tanıma

[tarih]

  • Osmanlı Devleti'nde padişah öldüğünde tahta geçecek oğlunun devlet yönetimindeki etkili gruplarca kabul edilip onaylanması

Ata Sözleri ve Deyimler

  • biat etmek

KABA

[sıfat]

  • Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı

    Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı. - Ömer Seyfettin

  • Taneleri iri

    Kaba çakıl.

  • Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse)

    Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar. - Refik Halit Karay

  • Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli

    Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[isim]

  • Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer

[mecaz]

  • Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü

    Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kabasını almak

Birleşik Kelimeler: kababurun, kaba but, kabadayı, kaba düzen, kaba et, kaba kâğıt, kabakulak, kaba kurgu, kaba kuşluk, kaba kuvvet, kaba saba, kaba sakal, kaba sıva, kaba sofu, kaba su, kabaşiş, kabataslak, kaba tekne, kaba yapı, kaba yel

TABİ (Kelime Kökeni: Arapça tābiʿ)

[sıfat]

  • Bağımlı

    Sanki bütün kamara, bütün halk, onlara tabi, onlara mahkûmdu. - Peyami Safa

Ata Sözleri ve Deyimler

  • tabi kılmak
  • tabi olmak
  • tabi tutmak

[isim]

[eskimiş]

  • Basıcı
  • Yayımcı

TABA (Kelime Kökeni: Fransızca tabac)

[isim]

  • Kuru tütün yaprağını andıran kızılımsı kahverengi, tütün rengi

[sıfat]

  • Bu renkte olan

ATAŞ (Kelime Kökeni: Fransızca attache)

[isim]

  • Tutturgaç

ŞİTA (Kelime Kökeni: Arapça şitāʾ)

[isim]

[eskimiş]

  • Kış