BAĞIŞLAYABİLMEK Harflerini İçeren 8 Harfli Kelimeler

BAĞIŞLAYABİLMEK harflerini içeren 8 harfli 31 kelime bulunuyor. 8 harfli BAĞIŞLAYABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BAĞLAYIŞ23, BAĞLAŞIM22, BAĞLAŞIK21, BAĞLAŞMA21, AĞILAŞMA20, AĞLAŞMAK19, BAĞLAMAK18, YAĞLAMAK18, AĞLAMALI17, AĞILAMAK17, LIĞLAMAK17, BAMBAŞKA16, KAYABAŞI16, AYILAŞMA15, YAKLAŞIM15, YAŞMAKLI15, AŞABİLME14, BAŞLAMAK14, BAYILMAK14, YALABIMA14, YAKLAŞMA14, AŞILAMAK13, ALBAYLIK13, AYIKLAMA12, ALLAŞMAK12, LAMBALIK12, YILLAMAK12, AKABİLME11, ALABİLME11, ALABALIK11, BALLAMAK11

AKABİLME

[isim]

  • Akabilmek işi

ALABİLME

[isim]

  • Alabilmek işi

ALABALIK

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Alabalıkgillerden, soğuk ve duru sularda yaşayan, eti turuncu ve lezzetli bir tatlı su balığı, ala (Trutta faris)

Birleşik Kelimeler: alabalık yağı

BALLAMAK

[-i]

  • Bal sürmek

AYIKLAMA

[isim]

  • Ayıklamak işi

    Tepsiye üç ölçü pirinç koydu, pencere ışığında ayıklamaya başladı. - Oktay Rifat

ALLAŞMAK

[nesnesiz]

  • Al duruma gelmek

    Yanakları allaşmış, yusyuvarlak, tostoparlak bir adam olmuş. - Ercüment Ekrem Talu

LAMBALIK

[isim]

  • Eskiden yapılarda lamba koyacak veya takılacak yer

[sıfat]

  • Lambanın alabileceği kadar

    Bir lambalık gaz yağı.

YILLAMAK

[halk ağzında]

[-de]

  • Bir yerde uzun süre kalmak

    Gittiğin yerde yıllarsın, vaktinde dönmezsin.

AŞILAMAK

[-e]

[-i]

[tıp]

  • Vücutta bağışıklık yaratmak veya yerleşmiş bir hastalığa karşı koyabilmek için hazırlanmış bir aşıyı vücuda vermek, aşı yapmak

[tıp]

  • Başkasına hastalık geçirmek
  • Elde edilmesi istenilen herhangi bir ağacın bir parçasını anaç üzerine kaynaştırarak üretmek
  • Soğuğa sıcak, sıcağa soğuk su katmak

[mecaz]

  • Birtakım düşünce veya duyguları başkasına benimsetmek, telkin etmek, etkilemek

    Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı. - Halide Edip Adıvar

ALBAYLIK

[isim]

  • Albay olma durumu, miralaylık

    Albaylığa yükselmek.

  • Albayın rütbesi
  • Albayın görevi

AŞABİLME

[isim]

  • Aşabilmek işi

BAŞLAMAK

  • Görünmek

    Kasabanın kenar mahallelerinden sonra bir mezarlık başlardı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Etkisini göstermek

    Kış başlarken yapraklar döküldü. - Cahit Uçuk

[-e]

  • Bir işe girişmek, harekete geçmek

    Şairliğe on sekiz yaşında gazel ve rubailerle başlamıştı. - Haldun Taner

[nesnesiz]

  • Çalışır, işler, yürür duruma girmek

    Bundan başka, evlenme hayatı da oldukça başarılı başladı. - Halide Edip Adıvar

  • Olmak, oluşmak, ortaya çıkmak, doğmak

    Şiirimiz milletimizin Anadolu'daki teşekkülü ile başlar. - Yahya Kemal Beyatlı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • başlama!

BAYILMAK

[nesnesiz]

  • Baygın duruma girmek, uyur gibi olmak, kendinden geçmek, kendini kaybetmek

    Anasının bayıldığını gören çocuk avaz avaz ağlamaya başlamıştı. - Ayşe Kulin

[-e]

[mecaz]

  • Çok hoşlanmak, çok sevmek

    Tüm güzel ve yüce şeylere bayılırım. Doğuştan duygusalımdır ben. - Nazım Hikmet

[-den]

  • Sıcak, açlık, susuzluk, yorgunluk vb. etkenlerle dayanma gücünü yitirmek

    Uzakta görülen manzaralar insana sıcaktan bunalmış ve bayılmış hissini verir. - Abdülhak Şinasi Hisar

[-i]

[argo]

  • Vermek, ödemek

    Palas pandıras evden fırlayıp bir de üstüne o kadar taksi parası bayıldığına bin pişmandı. - Elif Şafak

Birleşik Kelimeler: imambayıldı

YALABIMA

[isim]

  • Yalabımak işi

YAKLAŞMA

[isim]

  • Yaklaşmak işi, iktiran

    Bununla birlikte babasına yaklaşması pek kolay olacağa benzemiyordu. - İhsan Oktay Anar

Birleşik Kelimeler: yaklaşma eylemi, yaklaşma fiili