Bağır ile Başlayan Kelimeler
BAĞIR ile başlayan 18 kelime bulunuyor. Başında BAĞIR olan kelimeler ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bağır kelimesinin anlamı nedir? İçinde bağır olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
13 Harfli Kelimeler
BAĞIRTABİLMEK26
12 Harfli Kelimeler
BAĞIRIVERMEK30, BAĞIRTABİLME25, BAĞIRABİLMEK25
11 Harfli Kelimeler
BAĞIRIVERME29, BAĞIRGANLIK26, BAĞIRABİLME24
9 Harfli Kelimeler
BAĞIRTMAK20, BAĞIRTLAK19, BAĞIRTKAN19
8 Harfli Kelimeler
BAĞIRGAN22, BAĞIRDAK20, BAĞIRMAK19, BAĞIRTMA19, BAĞIRSAK19
7 Harfli Kelimeler
BAĞIRMA18, BAĞIRTI18
5 Harfli Kelimeler
BAĞIR15
BAĞIR
-
Göğüs
Bak çorak tarlasında sabanına dayanmış / Geniş alnı güneşle, bağrı ateşle yanmış - Faruk Nafiz Çamlıbel
- Ok yayı ve dağda orta bölüm
- Ciğer, bağırsak vb. vücut boşluklarında bulunan organların ortak adı, ahşa
Ata Sözleri ve Deyimler
- bağrına basmak
- bağrına taş basmak
- bağrını delmek
- bağrını ezmek
- bağrı yanmak
Birleşik Kelimeler: bağır yeleği, bağrıkara, bağrı kara, bağrı yanık, bağrı yufka, kurtbağrı
BAĞIRMA
-
Bağırmak işi
Beni durdurmak için bağırmaya başladı. - Elif Şafak
BAĞIRTI
- Bağırırken çıkarılan sesin adı
BAĞIRTLAK
- Orta büyüklükte, eti sevilen bir cins göçebe ördek, bozkır tavuğu (Querquedula)
BAĞIRTKAN
-
Çok bağırıp çağıran (kimse)
Ak sakallı, uzun boylu, bağırtkan bir ihtiyardı. - Refik Halit Karay
BAĞIRMAK
-
İnsan yüksek ve gür ses çıkarmak
Yaşasın hürriyet diye bağırsa ismi tarihe geçecekti. - Ömer Seyfettin
-
Kendini belli etmek
Kitap buradayım diye bağırıyor, sen onu görmüyorsun.
- Yüksek sesle azarlamak
Ata Sözleri ve Deyimler
- bağırıp çağırmak
BAĞIRTMA
- Bağırtmak işi
BAĞIRSAK
- Sindirim organının mideden anüse kadar olan, ince bağırsak ve kalın bağırsaktan oluşan bölümü
Ata Sözleri ve Deyimler
- bağırsakları bozulmak
- bağırsaklarını deşerim
Birleşik Kelimeler: bağırsak askısı, bağırsak düğümlenmesi, bağırsak düşüklüğü, bağırsak gazı, bağırsak iltihabı, bağırsak ingini, bağırsak kazıntısı, bağırsak kurdu, bağırsak otu, bağırsak solucanı, bağırsak spazmı, ince bağırsak, kalın bağırsak, kör bağırsak, göden bağırsağı, onikiparmak bağırsağı
BAĞIRTMAK
- Bağırmasına yol açmak
-
Bir haberi, bir isteği, birinin aracılığıyla duyurmak
Tellal bağırtmak.
BAĞIRDAK
- Beşikteki çocuğun düşmemesi için beşiğe sarılıp bağlanan, kumaştan yapılmış enli bağ, bağıldak
- Kadınların âdet zamanında bağladıkları bez, bağıldak
- Yaklaşık 30 santimetre eninde bir metre boyunda, uçlarında birer metre kaytanı olan, astarlı, ipek ve sırma işlemeli kumaş, bağıldak
BAĞIRGAN
-
Bağırıp çağıran, tepkisini hemen ve sert bir biçimde dışa vuran
Şiirlerindeki mistik hava ile yaşamındaki bu bağırgan, çocuksu yaklaşım, çoğu kimseyi yadırgatırdı. - Haldun Taner
BAĞIRABİLME
- Bağırabilmek işi
BAĞIRTABİLME
- Bağırtabilmek işi
BAĞIRABİLMEK
- Bağırma ihtimali veya imkânı bulunmak
- Bağırma becerisi bulunmak
BAĞIRTABİLMEK
- Bağırtma ihtimali veya imkânı bulunmak
- Bağırtma becerisi bulunmak