BAYIRLAŞMA Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BAYIRLAŞMA harflerini içeren 5 harfli 32 kelime bulunuyor. 5 harfli BAYIRLAŞMA kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bayırlaşma ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Bayırlaşma olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
BARIŞ11,
ARAMA
-
Aramak işi, taharri
Ankara'ya döner dönmez iş aramayı düşünüyordum. - Adalet Ağaoğlu
- Sanığın yakalanması veya suç belgelerinin elde edilmesi için bir kimsenin evinde, iş yerinde, üzerinde veya eşyasında yapılan araştırma işlemi
Ata Sözleri ve Deyimler
- arama yapmak
Birleşik Kelimeler: arama bülteni, arama emri, arama izni, arama kararı, arama motoru, arama ruhsatı, arama tarama, mayın arama tarama gemisi
ALARM (Kelime Kökeni: Fransızca alarme)
- Bir uyarıyı, bir tehlikeyi bildirmek için verilen işaret
- Bu işareti veren düzenek
Ata Sözleri ve Deyimler
- alarma geçmek
MARAL (Kelime Kökeni: Moğolca)
- Dişi geyik
ARABA
-
Tekerlekli, motorlu veya motorsuz her türlü kara taşıtı
Sarhoşların araba sürmeleri sakıncalıdır. - Elif Şafak
-
Bu taşıtın aldığı miktarda olan
İki araba saman. Bir araba kömür.
Ata Sözleri ve Deyimler
- araba devrilince yol gösteren çok olur
- araba ile tavşan avlanmaz
- araba kullanmak
- arabanın ön tekerleği nereden geçerse art tekerleği de oradan geçer
- arabanın tekerine taş koymak
- arabasını düze çıkarmak
Birleşik Kelimeler: araba araba, araba falakası, araba mezarlığı, araba vapuru, bir araba, yaylı araba, at arabası, çöp arabası, domuz arabası, el arabası, kağnı arabası, kira arabası, makam arabası, muhacir arabası, ordövr arabası, öküz arabası, polis arabası, servis arabası, şeytanarabası, tanzifat arabası, taş arabası, tatar arabası, tay tay arabası, top arabası, yarış arabası, yük arabası
BALAR (Kelime Kökeni: Farsça bālār)
- Pedavra
IRAMA
- Iramak işi
ABALI
- Aba giymiş olan
AMBAR (Kelime Kökeni: Farsça anbār)
-
Genellikle tahıl saklanan yer
Asker ambarlarında buğday var. - Halide Edip Adıvar
- Yiyecek ve bazı eşyanın saklandığı yer
-
Geminin yük koymaya ayrılmış yeri
Hakaretlerle bağırarak haşlıyor ve onlara ambarda ve güvertedeki yerlerini gösteriyordu. - Yahya Kemal Beyatlı
-
Genellikle tahılın çok üretildiği yer, bölge
Buğday ambarımız Konya.
-
Kum, çakıl vb. yapı malzemesini ölçmekte kullanılan ve her yanı çoğunlukla 75 santimetre olan küp ölçek
Şu dört yüz elli dört kuruş, iki ambar kum. - Halit Fahri Ozansoy
- Eşya taşıma işleri yapan kurum veya ortaklık
Birleşik Kelimeler: ambar memuru, ambarda kurutma, kırkambar, tahıl ambarı
LAMBA (Kelime Kökeni: Rumca)
-
Petrol gibi yanıcı bir madde yakarak veya elektrik akımıyla içindeki teller akkor durumuna geçerek ışık veren alet
Saat kaçtı bilmiyorum, lambalar söndü / Anladım ki davetliler evlere döndü - Enis Behiç Koryürek
- Radyo ve televizyonlarda kullanılan, havası boşaltılmış veya içine düşük basınçlı bir gaz doldurulmuş cam, seramik veya çelikten ampul
- Kapı, pencere kenarlarına açılan, genellikle dik açılı girinti
Ata Sözleri ve Deyimler
- lamba açmak
- lambayı açmak
Birleşik Kelimeler: lamba karpuzu, floresan lamba, alev lambası, elektron lambası, gaz lambası, ışıntı lambası, idare lambası, ikaz lambası, karpit lambası, lüks lambası, neon lambası, petrol lambası, pürmüz lambası, sinyal lambası, sis lambası, spot lambası, stop lambası, tepe lambası, trafik lambası, yağ lambası
MALYA
- Deniz dibinde otlara takılmış oltayı kurtarmaya ve deniz derinliklerinden ağ, halat, sicim vb. şeyleri çıkarmaya yarayan dört tırnaklı demir
MARYA (Kelime Kökeni: Rumca)
- Beş yaşından büyük veya damızlık dışı bırakılmış dişi koyun
- Dişi hayvan
- Bir tür küçük balık
Birleşik Kelimeler: marya ağı
YARMA
- Yarmak işi
-
Engebeli bir yerde, herhangi bir yolu geçirmek için açılmış yer
Demir yolu birçok yarmalardan geçer.
-
Gelişigüzel kırılmış buğday, dövme
Yarma arpa. Yarma burçak.
- Gelişigüzel kırılmış buğdaydan yapılan bir çorba türü
-
Kolay yarılan ve çekirdeğinden ayrılan
Yarma şeftali.
- Kaba saba, görgüsüz (kimse)
Ata Sözleri ve Deyimler
- yarma gibi
Birleşik Kelimeler: yarma aşı, yarma buğday, yarma çorbası, yarma kereste, yarma kütüğü, yarma saldırısı, yarma şeftali, yarma taarruzu, çam yarması
AYRIM
-
Ayırma işi, tefrik
Kuvvetler ayrımı.
-
Bir kimse veya nesnenin bir başkasıyla karıştırılmamasını sağlayan ayrılık, benzer şeyleri birbirinden ayıran özellik, başkalık, fark
Bu arada silinen ayrımlar ve ayrımcıklar, bulanıklığı iyiden iyiye artırıyor. - Tomris Uyar
- Alt bölüm
- Cinsleri ve türleri birbirinden ayıran ana karakter, fark
-
Ayrılma noktası
Yol ayrımı.
- Bir veya daha çok sahne içinde geliştirilip olayın tamamlanmış bir parçasını veren film bölüğü
Ata Sözleri ve Deyimler
- ayrımında olmak
- ayrım yapmak
Birleşik Kelimeler: ince ayrım, ırk ayrımı, sönüm ayrımı, yol ayrımı
AŞAMA
- Önem veya değer bakımından gitgide yükselen bir sıra basamakların her biri, rütbe, mertebe, paye
-
Varılması istenen bir amaca doğru geçilmesi gerekli dönemlerden her biri, evre, basamak, adım, merhale
Onlar biçkiyi, provayı öğrenme aşamasına gelmişlerdi. - Ayla Kutlu
- Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap
Birleşik Kelimeler: aşama sırası
ALMAŞ
- İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe
- Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem