[isim]

[halk ağzında]

• Kurşun boruların ağzını açmakta kullanılan, şimşirden yapılmış, ucu sivri bir takoz türü

[sıfat]

[eskimiş]

• Bayındır

• Şen, rahat

Ata Sözleri ve Deyimler

• abat etmek (veya eylemek)
• abat olmak

[isim]

• Boyut

[isim]

[eskimiş]

[bitki bilimi]

• Bitki

  Hepsi kır nebatları gibi gelişigüzel, bu mevsim burada, öbür mevsim orada doğup yaşıyorlar. - Aka Gündüz

[isim]

• Yazın, gündüz denizden karaya doğru esen mevsim rüzgârı, deniz yeli

[sıfat]

[halk ağzında]

• Kaba, biçimsiz

• Davranışları kaba olan

[isim]

[eskimiş]

• Bitmemiş yazı, roman vb.nde arka, devam

[mecaz]

• Kıç

[isim]

• Sözünden veya kararlarından dönmeme, bir işi sonuna değin sürdürme, direşme

Ata Sözleri ve Deyimler

• sebat etmek (veya göstermek)

[isim]

• Bağlantı

  Adanın içlerine ilerleyen öncülerle irtibat kesiliyor. - Attila İlhan

Ata Sözleri ve Deyimler

• irtibat kurmak

[isim]

• Kovuşturma

  Hakkımda takibat yapılacağından korkmayarak size anlatabilirim. - Burhan Felek

[isim]

• Düzen, düzenleniş

  Fabrikaya havalandırma tertibatı kurup buzdolabı gazını mavi gökyüzüne mi savuracak? - Lâtife Tekin

• Bir işin güçlüklerini karşılamak için yapılan ön hazırlıklar

  Şimdi yol tertibatını konuşamaz mıyız? diye sordu. - Halide Edip Adıvar

Ata Sözleri ve Deyimler

• tertibat almak

[isim]

• Cambaz

[isim]

[eskimiş]

• Olmasını uzak görme, imkân vermeme, uzaksama, ıraksama

Ata Sözleri ve Deyimler

• istibat etmek

[sıfat]

• Kötü

  Eskisinden daha berbat, iyileşmek ne gezer. - Mehmet Akif Ersoy

• Bozuk

  Yol berbat, toz toprak üstümüze savruluyor. - Sermet Muhtar Alus

• Çirkin, beğenilmeyen

  Sanatta politika ne kadar berbatsa politikada sanat da o kadar iğrenç olur. - Burhan Felek

• Darmadağın, bakımsız, perişan, viran

  Berbat bir han odası. - Yusuf Ziya Ortaç

Ata Sözleri ve Deyimler

• berbat etmek (veya eylemek)
• berbat olmak

[isim]

• Yılın ikinci ayı, gücük ay