BANDROLSÜZ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

BANDROLSÜZ harflerini içeren 5 harfli 24 kelime bulunuyor. 5 harfli BANDROLSÜZ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BRONZ11, BALOZ11, ZORBA11, BORDA10, BANDO10, BARDO10, BALDO10, DOBRA10, NODÜL10, SALOZ10, BORSA9, SONDA9, ZORLA9, BORAN8, BALON8, BARON8, DONRA8, DOLAR8, LANDO8, RADON8, SONRA7, SONAR7, SALON7, ONLAR6

ONLAR

[isim]

[matematik]

  • Ondalık sayı sistemine göre yazılan bir tam sayıda sağdan sola doğru ikinci basamak

[zamir]

  • O şahıs zamirinin çokluk biçimi

SONRA

[zarf]

  • Daha ileri bir zamanda, müteakiben, önce karşıtı

    Önce parasız temsiller verilirken sonra paralı verilmeye başlandı. - Metin And

  • Daha uzak ve ileri bir yerde

    Bahçeden sonra geriye dönerek biraz da sokaklarda dolaştık. - Reşat Nuri Güntekin

  • Makam, sıra, değer ve önemde arkada oluşu bildiren bir söz
  • Yoksa, aksi hâlde

    Tembellik etmesin, sonra sınıfta kalır.

[isim]

  • Arkadan gelen bölüm veya zaman

    Bunun sonrası yok. Bu işi sonraya bırakmamalı.

Birleşik Kelimeler: az sonra, milattan sonra, neden sonra, okul sonrası

SONAR (Kelime Kökeni: Fransızca sonar)

[isim]

  • Batmış olan nesnenin, yüzeye yakın balıkların yerini ve durumunu yansılanan ses dalgalarıyla belirleyen sistem
  • Bu sistemden yararlanılarak yapılmış, denizaltılarda kullanılan cihaz

SALON (Kelime Kökeni: Fransızca salon)

[isim]

  • Bir evde konukları ağırlamakta kullanılan en geniş oda

    Hasta alt kattaki salona kadar gitti ve bir kanepenin üstüne düştü. - Peyami Safa

  • Toplantıların, kutlamaların, gösterilerin yapıldığı geniş yer

    Düğün salonu. Konferans salonu.

  • Dükkân, mağaza

    Çay salonu. Berber salonu.

Birleşik Kelimeler: salon adamı, salon bitkileri, salon çamı, salon çiçeği, salon kadını, bekleme salonu, berber salonu, bilardo salonu, dans salonu, dinleme salonu, dinlenme salonu, düğün salonu, güzellik salonu, kabul salonu, lostra salonu, merasim salonu, misafir salonu, model salonu, müzik salonu, oyun salonu, sergi salonu, sinema salonu, şeref salonu, toplantı salonu, yemek salonu, yolcu salonu

BORAN

[isim]

[coğrafya]

  • Rüzgâr, şimşek ve gök gürültüsü ile ortaya çıkan sağanak yağışlı hava olayı

    Yazın sık sık boran olur.

BALON (Kelime Kökeni: Fransızca ballon)

[isim]

  • Isıtılmış hava veya havadan daha hafif bir gazla doldurulan, atmosferde uçabilen, küre biçiminde araç
  • Hava veya gazla doldurulmuş, kauçuktan yapılan çocuk oyuncağı

    Hatırlattı bana, bir bayram sabahı / Gökyüzüne kaçırdığım balonuma bakıp ağlayışımı - Orhan Veli Kanık

  • Karnı yuvarlak ve şişkin, boynu dar cam kap
  • Karikatürde içi sözle doldurulan yuvarlak

[denizcilik]

  • Geriden gelen rüzgârdan yararlanmak amacıyla yatın ana direği üzerine çekilen üç köşeli, hafif yelken
  • Aslı olmayan söz, palavra

    Son cereyan (gülümsedi ve tavana doğru bakarak) hesapla kitapla ‘Genç Kalemler’in Selanik'ten salıverdiği balondur. - Ruşen Eşref Ünaydın

Ata Sözleri ve Deyimler

  • balon uçurmak
  • balon yapmak

Birleşik Kelimeler: balon balığı, balon lastik

BARON (Kelime Kökeni: Fransızca baron)

[isim]

  • Batı ülkelerinde vikont ile şövalye arasında soyluluk unvanı

    Tombul yanaklarıyla Türk'ten çok bir Alman baronunu andırır. - Salâh Birsel

Birleşik Kelimeler: din baronu

DONRA

[isim]

[halk ağzında]

  • Saç kepeği, kaş konağı
  • Kalınlaşmış, tabaka durumuna gelmiş kir

DOLAR (Kelime Kökeni: Fransızca dollar)

[isim]

  • Amerika Birleşik Devletleri, Kanada vb. devletlerin para birimi

LANDO (Kelime Kökeni: Fransızca landau)

[isim]

  • Dört tekerlekli, içinde dingillere paralel olarak düzenlenmiş karşılıklı iki oturma sırası bulunan, üstü açılıp kapanabilen çift körüklü binek arabası

RADON (Kelime Kökeni: Fransızca radon)

[isim]

[kimya]

  • Atom numarası 86, atom ağırlığı 222 olan, hidrojen ve oksijenle karışım durumunda elde edilen, boru yardımıyla sıvı hava içinden geçirilerek karışımdan ayrılan radyoaktif element (simgesi Rn)

BORSA (Kelime Kökeni: İtalyanca borsa)

[isim]

[ekonomi]

  • Bazı tüccarların ve özellikle sarraflarla değerli kâğıt ve tahvil alışverişiyle uğraşanların alım satım ve değişim amacıyla devlet denetimi altında iş yaptıkları yer

    Borsada istediği gibi oynuyordu fiyatlarla. - Necati Cumalı

Birleşik Kelimeler: borsa acentesi, borsa aracısı, borsa cetveli, borsa değeri, borsa işlemi, borsa kâğıdı, borsa komiseri, borsa komisyoncusu, borsa oyunu, borsa simsarı, borsa tahtası, borsa üyesi, karaborsa, ticaret borsası

SONDA (Kelime Kökeni: İtalyanca sonda)

[isim]

[teknik]

  • Suyun herhangi bir noktadaki derinliğini ölçmek, dip tabakaların yapısını incelemek için kullanılan araç
  • Bir boşluğun içini yoklamaya yarayan uzunca ve ucu küt demir araç

[tıp]

  • Vücudun içinde birikip dışarı atılamayan sıvıyı çekmek veya vücuda sıvı vermek için kullanılan araç

Birleşik Kelimeler: uzay sondası

ZORLA

[zarf]

  • Zor kullanarak, cebren, zecren, metazori

    Ekrem'i zorla yatıştırıp bizim eve götürdüm. - Ahmet Ümit

  • İstemeyerek, isteksiz olarak, zoraki

    Adama beş lira verdik, zorla başımızdan savdık. - Burhan Felek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • zorla güzellik olmaz

BORDA (Kelime Kökeni: İtalyanca borda)

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin veya kayığın yanı, alabanda karşıtı

    Bir motorla bordamıza yanaşıp karaya çıkardı bizi. - Azra Erhat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • borda bordaya
  • borda etmek

Birleşik Kelimeler: borda ağı, borda atışı, borda botu, borda fenerleri, borda hattı, borda kaplaması, borda zırhı, bordada teslim