BAHŞEDEBİLME Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
BAHŞEDEBİLME harflerini içeren 5 harfli 57 kelime bulunuyor. 5 harfli BAHŞEDEBİLME kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Bahşedebilme ile başlayan 5 harfli kelimeler. İçinde Bahşedebilme olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
HABEŞ14,
AMELÎ (Kelime Kökeni: Arapça ʿamelī)
-
Uygulamalı
Kitaplardan gelen fikirler nazari, yaşanan fikirler ise amelîdir. - Mehmet Kaplan
AMELE (Kelime Kökeni: Arapça ʿamele)
-
Gündelikle çalışan işçi
Tuğla harmanındaki ameleler etrafı aradılar. - Sait Faik Abasıyanık
Birleşik Kelimeler: amele pazarı, amele taburu, amele yanığı, tanzifat amelesi
ELEME
- Elemek işi, eliminasyon
- Çeyrek sona katılacak sporcu ve takımları ayırmak için düzenlenen seçme yarışı
Birleşik Kelimeler: eleme sınavı, ön eleme
İMALE (Kelime Kökeni: Arapça imāle)
- Bir tarafa yatırma, eğme
- Aruz vezninde kısa okunması gereken heceyi ölçüye uydurmak için uzun okuma, zihaf karşıtı
Ata Sözleri ve Deyimler
- imale etmek
- imale yapmak
MAİLE (Kelime Kökeni: Arapça māʾile)
- Aklan
EBELİ
- Ebesi olan
İDEAL (Kelime Kökeni: Fransızca idéal)
-
Ülkü
Büyük ideal sahiplerinin ilk kudretleri ketum oluşlarıdır. - Aka Gündüz
-
Düşüncenin tasarlayabileceği bütün üstün nitelikleri kendinde toplayan
Bu ideal kocalar, eşref saatleri tıkır tıkır işletmesini bilen kadınların kocalarıdır. - Şevket Rado
-
Uygun
Söyle şunlara, biz burayı münasip bulduk. Tek taraflı asma köprü için ideal bir yer. - Ayşe Kulin
BİLME
-
Bilmek işi
Bir cemiyetin ilerlemesi, neyin ehemmiyetli olduğunu bilmeye bağlıdır. - Mehmet Kaplan
- Bir şeyin ne olduğunun bilincine varma
- Bilgi edinmenin gaye ve sonucu
DEMLİ
- Çok demlenmiş, koyu (çay)
DELME
- Delmek işi
- Delinerek yapılmış
- Yelek
DİLME
- Dilmek işi
- Dört köşe uzunlamasına kesilmiş ağaç
İDAME (Kelime Kökeni: Arapça idāme)
- Sürdürme, devam ettirme
Ata Sözleri ve Deyimler
- idame ettirmek
ABİDE (Kelime Kökeni: Arapça ābide)
-
Anıt
Bu hatlar, bu çiniler, bu nakışlar olmasa bu abideler de olmazdı. - Orhan Seyfi Orhon
BELDE (Kelime Kökeni: Arapça belde)
- İlçeden küçük, belediye ile yönetilen yer
-
Mekân, yer, çevre
Bugün toz hâlinde sallanan bu iklim, asırların uykusundan, bunca sanat beldeleri gibi bir gün sıyrılacak. - Yahya Kemal Beyatlı
BEDEL (Kelime Kökeni: Arapça bedel)
- Değer, fiyat, kıymet
-
Bir şeyin yerini tutabilen karşılık
Buna bedel içimde mumlar, mumlar, mumlar yanan bir karanlık var. - Aka Gündüz
- Başkasının adına ve onun parası ile hacca giden kimse
-
Eşit, denk
Emsalini göremeyeceğiniz bir saadetle beş on dakika yaşarsınız ki bütün bir hayata bedeldir. - Refik Halit Karay
-
Askerlik yapmamak veya yapılacak süreyi kısaltmak isteyenlerin devlete ödedikleri para
Efrattan bedel alınıp alınmayacağına dair merkezden emir gelmişti. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Bir ücret karşılığında çalışan kimse
Ata Sözleri ve Deyimler
- bedel tutmak
- bedel vermek
Birleşik Kelimeler: rayiç bedel, kira bedeli, nefaset bedeli, piyasa bedeli, satış bedeli, tayın bedeli