BAHSEDEBİLMEK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

BAHSEDEBİLMEK harflerini içeren 6 harfli 54 kelime bulunuyor. 6 harfli BAHSEDEBİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

MAHBES14, BEHİME13, HESABİ13, HADEME13, HADİSE13, SAHİBE13, HALEBİ12, HAMİLE11, HASEKİ11, BADELİ10, BELEDİ10, EBABİL10, MESABE10, BİLMEK9, BİLEME9, BASKİL9, BESLEK9, BELEME9, DİLMEK9, DELMEK9, DEMLİK9, DİLEME9, EDİLME9, EKSİBE9, ELBİSE9, KADEME9, KASİDE9, ESKİME8, ESLEME8, EBELİK8, İSLEME8, KABİLE8, LAMİSE8, MİSKAL8, MESLEK8, MESELE8, MESELA8, MESAİL8, MELİSA8, SİLMEK8, SİLKME8, SEKLEM8, ALEKSİ7, EKİLME7, EKLEME7, EMEKLİ7, ELEMEK7, İSKELE7, KESELİ7, KELEME7, KELİME7, MELİKE7, MELEKE7, SELİKA7

ALEKSİ (Kelime Kökeni: Fransızca alexie)

[isim]

[tıp]

  • Okuma yitimi

EKİLME

[isim]

  • Ekilmek işi

EKLEME

[isim]

  • Eklemek işi

[sıfat]

  • Eklenmiş

Birleşik Kelimeler: ekleme dişi

EMEKLİ

[sıfat]

  • Emek harcanarak elde edilen, zor, zahmetli

[isim]

  • Belirli bir süre çalıştıktan sonra kanunlar gereği işi ile ilgisi kesilerek kendisine aylık bağlanmış olan kimse, tekaüt

    Buraya gelenler hep asker emeklileridir. - Haldun Taner

Ata Sözleri ve Deyimler

  • emekli olmak
  • emekliye ayırmak (veya çıkarmak veya çıkartmak)
  • emekliye ayrılmak (veya çıkmak)
  • emekliye sevk etmek

Birleşik Kelimeler: emekli aylığı, emekli ikramiyesi, emekli maaşı, malulen emekli

ELEMEK

[-i]

  • Elek yardımıyla ayıklamak veya incesini kabasından ayırmak, elekten geçirmek

    Eledim eledim höllük eledim / Aynalı beşikte bebek beledim - Halk türküsü

  • Sınav veya yarışma yoluyla en iyileri seçmek
  • İpliği elemgeden geçirip yumak yapmak

[mecaz]

  • Gözden geçirmek, ayıklamak, iyisini kötüsünden ayırmak

[spor]

  • Bir yarışmacıyı yarışma dışı bırakmak, elimine etmek

İSKELE (Kelime Kökeni: İtalyanca scala)

[isim]

  • Deniz taşıtlarının yanaştığı, çoğu tahta ve betondan yapılmış, denize doğru uzanan yer

    Vapurdan indi, iskeleye çıkar çıkmaz etrafına bakındı. - Sait Faik Abasıyanık

  • Kıyıya yanaşan deniz aracına doğru uzatılan eğreti küçük köprü veya gemiye çıkmayı sağlayan merdiven

    Oturduğu yerden kalkıyor, iskele zincirine uzanan eli, iskele tabanına basan ayağı, kendini çekiyor yukarı. - Zeyyat Selimoğlu

  • Vapur uğrağı olan şehir veya kasaba
  • İçerilerde bulunan bir yerin kendine en yakın olan deniz taşıtı uğrağı veya demir yolu durağı

    Mudanya, Bursa'nın iskelesidir.

  • Yapıların dışında sıvama, boyama veya onarım için keresteden kat kat kurulan, çalışma sırasında üstüne çıkılan çatkı
  • Geminin sol yanı

[sinema]

[televizyon]

  • Işıkların yerleştirilmesi, ışıkçıların dolaşabilmesi için stüdyolarda tavana yakın yerde duvarı çepeçevre saran çıkıntı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • iskele almak

Birleşik Kelimeler: iskele alabanda, iskele babası, iskele kelepçesi, iskele kuşu, sürme iskele, ip iskelesi

KESELİ

[sıfat]

  • Kesesi olan

Birleşik Kelimeler: keseli kurt

KELEME

[sıfat]

[halk ağzında]

  • Sürülmeden bırakılmış (tarla)
  • Bakımsız bırakılmış (bağ veya bahçe)

Ata Sözleri ve Deyimler

  • keleme olmak

KELİME (Kelime Kökeni: Arapça kelime)

[isim]

  • Anlamlı ses veya ses birliği, söz, sözcük, lügat

    Tayyare kelimesine alışan millet, uçak kelimesine de alışır. - Orhan Veli Kanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kelimeleri tartarak konuşmak
  • kelimenin tam anlamıyla

Birleşik Kelimeler: kelime cambazı, kelime hazinesi, kelimeişehadet, kelime kadrosu, kelime karışıklığı, kelime oyunu, kelime sıklığı, kelime türü, kelime vurgusu, kelimesi kelimesine, anahtar kelime, basit kelime, birleşik kelime, bitişik kelime, kesik kelime, kısaltmalı kelime, taklidî kelime, türemiş kelime, yalın kelime, olumsuzluk kelimesi

MELİKE (Kelime Kökeni: Arapça melike)

[isim]

[eskimiş]

  • Kadın hükümdar

    Saba melikesi Belkıs da kendisine Yemen iklimlerinin en güzel atlarından hediyeler göndermişti. - Necip Fazıl Kısakürek

  • Padişah karısı

Birleşik Kelimeler: çayırmelikesi

MELEKE (Kelime Kökeni: Arapça meleke)

[isim]

  • Tekrarlama sonucu kazanılan yatkınlık, alışkanlık

    Bütün melekelerim yerinde olduğu hâlde kendimde değildim. - Necip Fazıl Kısakürek

[ruh bilimi]

[felsefe]

  • Yeti
  • Yelken makarası

SELİKA (Kelime Kökeni: Arapça selīḳa)

[isim]

[eskimiş]

  • Güzel söyleme ve yazma yeteneği

ESKİME

[isim]

  • Eskimek işi

ESLEME

[isim]

  • Eslemek işi

EBELİK

[isim]

  • Ebe olma durumu
  • Ebenin yaptığı iş
  • Çocuk oyunlarında ebe olma durumu

    Ebe sendin, yaklaş da gözlerini bağlayayım, ebelikten kolay kolay yakayı sıyıramazsın. - Peyami Safa

Birleşik Kelimeler: dil ebeliği, laf ebeliği, söz ebeliği