Ba ile Biten 4 Harfli Kelimeler

BA ile biten 4 harfli 17 kelime bulunuyor. Sonu BA olan 4 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Ba ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Ba olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

VEBA12, HEBA10, ÇABA9, DUBA9, İŞBA9, CABA9, BABA8, BA8, SOBA8, YABA8, ROBA7, RUBA7, SABA7, TUBA7, URBA7, KABA6, TABA6

KABA

[sıfat]

  • Özensiz, gelişigüzel yapılmış, zevksiz, sakil, ince karşıtı

    Cebinden kaba fil dişi saplı bir de çakı çıkardı. - Ömer Seyfettin

  • Taneleri iri

    Kaba çakıl.

  • Terbiyesiz, görgüsü kıt, nezaketsiz (kimse)

    Kaba, hantal, şivesiz bir sürü adamlar kafesinin önüne toplanırlar. - Refik Halit Karay

  • Hafif olduğu hâlde kalın veya hacimli

    Kaba bir yün döşekle temiz bir şilte, yastık yorgan buldum. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

[isim]

  • Kuyruk sokumunun her iki yanındaki şişkin yer

[mecaz]

  • Terbiyeye, inceliğe aykırı, çirkin, kötü

    Çocuklardan biri ağzından çok fena, çok kaba bir şey kaçırdı. - Osman Cemal Kaygılı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kabasını almak

Birleşik Kelimeler: kababurun, kaba but, kabadayı, kaba düzen, kaba et, kaba kâğıt, kabakulak, kaba kurgu, kaba kuşluk, kaba kuvvet, kaba saba, kaba sakal, kaba sıva, kaba sofu, kaba su, kabaşiş, kabataslak, kaba tekne, kaba yapı, kaba yel

TABA (Kelime Kökeni: Fransızca tabac)

[isim]

  • Kuru tütün yaprağını andıran kızılımsı kahverengi, tütün rengi

[sıfat]

  • Bu renkte olan

ROBA (Kelime Kökeni: İtalyanca roba)

[isim]

  • Bir giyeceğin göğüsle omuz arasında kalan bölümüne eklenen parça

RUBA (Kelime Kökeni: İtalyanca roba)

[isim]

[eskimiş]

  • Giysi, giyecek, urba

SABA (Kelime Kökeni: Arapça ṣabā)

[isim]

[meteoroloji]

  • Sabah yeli

Birleşik Kelimeler: saba rüzgârı, badısaba

[isim]

[müzik]

  • Klasik Türk müziğinde bir birleşik makam

TUBA (Kelime Kökeni: Fransızca tuba)

[isim]

  • Üzerinde pistonlar bulunan, bakırdan nefesli çalgı

[isim]

  • Cennette bulunduğuna inanılan, kökü yukarıda, dalları aşağıda büyük bir ağaç

URBA (Kelime Kökeni: İtalyanca roba)

[isim]

[halk ağzında]

  • Giysi

    Hemen belli olsun diye beyaz urbalar giyindi. - Nezihe Araz

BABA

[isim]

  • Çocuğu olan erkek, peder
  • Çocuğun dünyaya gelmesinde etken olan erkek

    Türk babanın ve Türk ananın çocuğu Türk'tür. - Anayasa

  • Kazılarda çıkarılan toprağın miktarını hesaplayabilmek için yer yer bırakılan toprak dikme
  • Çatı merteği
  • Bir ülkeye veya bir topluluğa yararlı olmuş kimse

    Atatürk Türk milletinin babasıdır.

[mecaz]

  • Anlayışlı, iyi huylu erkek

[mecaz]

  • Silah kaçakçılığı, kara para aklama ve uyuşturucu madde ticareti vb. kirli ve gizli işler yapan çetenin başı

[mecaz]

  • Koruyucu, babalık duyguları ile dolu kimse

[mecaz]

  • Ata

    Asya'daki babalarımızdan miras kalan millî şiirimizin manzum şekillerinde... - Yahya Kemal Beyatlı

[sıfat]

[argo]

  • Çok kaliteli, üstün nitelikli

[eskimiş]

  • Tarikatların bazısında tekke büyüğü

    Bektaşi babası.

[eskimiş]

  • Bu gibi kimselere verilen unvan

    Gül Baba. Nur Baba. Baba İlyas.

[denizcilik]

  • Gemi veya iskelede halatın takıldığı yuvarlak başlı iri demir, ağaç veya beton dikme

[mimarlık]

  • Bir merdivende, tırabzanın sahanlıkla birleştiği yerde bulunan dikey öge

Ata Sözleri ve Deyimler

  • baba değil, tırabzan babası
  • baba koruk (veya erik) yer, oğlunun dişi kamaşır
  • babam!
  • baba malı tez tükenir, evlat gerek kazana
  • babamın adı Hıdır, elimden gelen budur
  • babam sağ olsun
  • babana rahmet
  • babanın sanatı oğla mirastır
  • baba oğluna bir bağ bağışlamış, oğul babaya bir salkım üzüm vermemiş
  • baba olmak
  • babasına rahmet okutmak
  • babasından mal kalan, merteği içinden bitmiş sanır
  • babasının (veya babalarının) çiftliği
  • babasının hayrına
  • babasının kızı
  • babasının oğlu
  • baba vergisi görümlük, koca vergisi doyumluk

Birleşik Kelimeler: baba adam, babaanne, baba boyunduruğu, baba bucağı, babacan, baba diyarı, baba dostu, babaevi, baba hindi, baba mirası, baba nasihati, baba ocağı, baba sanlı, baba soylu, baba tarafı, baba tatlısı, baba yadigârı, baba yarısı, baba yerli, babayiğit, baba yurdu, babadan kalma, âdembaba, Âdem Baba, ağababa, ana baba, ballıbaba, beybaba, büyükbaba, cicibaba, devlet baba, dönbaba, efendibaba, kayınbaba, Noel Baba, paşababa, sütbaba, şambaba, üvey baba, vaybabamcı, Bektaşi babası, dert babası, fikir babası, fukara babası, isim babası, iskele babası, öksüz babası, para babası, şambabası, tırabzan babası

DİBA (Kelime Kökeni: Farsça dībā)

[isim]

[eskimiş]

  • Altın ve gümüş işlemeli bir tür ipek kumaş

SOBA (Kelime Kökeni: Macarca szoba)

[isim]

  • İçinde kömür, odun veya gaz yakılan, elektrikle de çalıştırılabilen ısınma aracı

    Gözünü soba ateşine dikip ne düşünüyorsun? - Halide Edip Adıvar

Birleşik Kelimeler: katalitik soba, gaz sobası, odun sobası

YABA

[isim]

  • Harman savurmakta kullanılan, çatal biçiminde, tahtadan tarım aracı

ÇABA

[isim]

  • Herhangi bir işi yapmak için ortaya konan güç, zorlu, sürekli çalışma, gayret, ceht, efor

    Yoksa başlı başına zafer, boşuna bir çaba olur. - Falih Rıfkı Atay

Ata Sözleri ve Deyimler

  • çaba göstermek
  • çaba harcamak

Birleşik Kelimeler: can çabası, yaşama çabası

DUBA

[isim]

[denizcilik]

  • Yük taşımak veya köprü kurmak için kullanılan altı düz bir tür deniz aracı
  • İçi boş, her yanı kapalı, suyun üstünde yüzen bir tür büyük şamandıra

    Dört beş duba üstüne bir küçük tahta köşk kurmuşlar. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

Ata Sözleri ve Deyimler

  • duba gibi

Birleşik Kelimeler: tarak dubası

İŞBA (Kelime Kökeni: Arapça işbāʿ)

[isim]

[eskimiş]

  • Doyurma

[kimya]

  • Doyma

CABA

[isim]

  • Bir şey ödemeden, para vermeden alınan şey, bedava

    Bu mâni benden sana caba olsun. - Salâh Birsel

[zarf]

  • (ca'ba) Fazla olarak, fazladan, üstelik

    Kilometre başına bilmem ne kadar litre benzin dağıtılmış, yağ da caba! - Sait Faik Abasıyanık