Aşmak ile Biten 8 Harfli Kelimeler
AŞMAK ile biten 8 harfli 22 kelime bulunuyor. Sonu AŞMAK olan 8 karekterli kelime listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "İçinde Aşmak olan 8 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
SIVAŞMAK20,
ANLAŞMAK
-
Düşünce, duygu, amaç bakımından birleşmek, antant kalmak
Bakın böylesine bir dilimiz olmasaydı, nasıl anlaşacaktık şimdi? - Nermi Uygur
- Sözleşmek, sözleşme imzalamak, kavletmek
ALLAŞMAK
-
Al duruma gelmek
Yanakları allaşmış, yusyuvarlak, tostoparlak bir adam olmuş. - Ercüment Ekrem Talu
AKLAŞMAK
- Ak duruma gelmek, ağarmak, beyazlaşmak
KAMAŞMAK
- Ekşi bir şey sebebiyle dil, damak veya diş uyuşmak
SATAŞMAK
- Bir kimseyi rahatsız edecek davranışta bulunmak, musallat olmak
-
Sarkıntılık etmek
Ne münasebet, gider de komşunun hizmetçi kızına sataşırsın! - Memduh Şevket Esendal
URLAŞMAK
- Ur durumuna gelmek
ADLAŞMAK
- Ad durumuna gelmek, isimleşmek
DALAŞMAK
- Köpekler boğuşup birbirini ısırmak
-
Ağız kavgası etmek
Günün birinde hain bir kedi bir kuyruk parçasını kapıp kaçmış, o da bunun için günlerce karısıyla dalaşmış. - Reşat Nuri Güntekin
YANAŞMAK
-
Bir şeyin, bir kimsenin yanına gelmek
Usulca avluya indim, rafa doğru yanaştım. - Falih Rıfkı Atay
-
Vapur, kayık vb. kıyıya varmak
Günün birinde kocaman bir motor Santa Maria'ya yanaştı, içinden çıkan bir subay muhafızlarla uzun uzun görüştü. - Refik Halit Karay
-
Karışmak, ilgilenmek, istek göstermek
Ali Mehmet Bey, cihetlere yanaşacak kimselerden değildir. - Sermet Muhtar Alus
-
İlişki kurmak
Vahşi ve utangaç olduğu için pek yanaşmaz. - Reşat Nuri Güntekin
YARAŞMAK
-
Yakışmak, uymak
Gözlerim koyu olduğu için kuyruklu sürme, bana pek yaraşır. - Sermet Muhtar Alus
-
Yatkın olmak
Söylenen sözü anlıyor, eli hemen her işe yaraşıyordu. - Ercüment Ekrem Talu
BULAŞMAK
-
Bir nesne, üzerine sürülen bir şey yüzünden kirlenmek
Tabak bulaştı.
-
İstenilmeyen bir madde bir şeye sürülmek
Yüzüne gözüne yer yer kepek bulaşmıştı. - Sait Faik Abasıyanık
-
Hastalık geçmek, sirayet etmek
Çocuğa suçiçeği bulaşmış.
-
Çatmak, sataşmak, tedirgin etmek
Atiye'nin ters ters yüzüne bakmasına aldırmadan yerde bir dirseğinin üstüne uzanmış keyifle yatan Seyit'e bulaştı. - Lâtife Tekin
-
İstemeden veya rastlantı sonucu bir işe karışmak
Seninle hiç alakası olmayan bu işe bulaşmak istemiyorsun. - Ahmet Ümit
DOLAŞMAK
-
Gezmek, gezinmek
Büsbütün gece kapanmadan şehri biraz dolaşmak istedik. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
-
Doğru gitmeyip yolu uzatmak
Bu yoldan giderseniz çok dolaşırsınız.
-
Dönüp başka bir yönden gelmek
Dolaş da arka kapıdan gel.
-
Akmak
Damarlarında aynı kan dolaşıyor.
-
Saç, iplik vb. şeyler birbirine karışarak güç çözülür duruma gelmek
Saçları taranmamaktan dolaşmış.
-
Bir yeri belli bir amaçla gezmek
Müzeleri dolaşmak.
- Denetlemek amacıyla bir yeri gezmek
- Nefes, el bir şey üzerinde hafifçe hareket etmek
- Gezinmek
- Çok kimse tarafından söylenmek
-
Belirmek
Başında dolaşan bir tehlikeden bahsediyorum. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
Birleşik Kelimeler: sarmaş dolaş
KUBAŞMAK
- İmece ile iş yapmak, yardımlaşmak
OYNAŞMAK
-
Birbiriyle oynamak
Kardeşleri ile oynaşıyor, güreşiyor ve onları yeniyordu. - Ahmet Hikmet Müftüoğlu
-
Karşılıklı sevişmek, sevgi gösterisinde bulunmak, cilveleşmek, âşıktaşlık etmek, korte etmek
Bu anlarda, en güzel bildiği birisiyle oynaşmak bile zevksizdir. - Sait Faik Abasıyanık
OYLAŞMAK
- Müzakere etmek