Aymak ile Biten Kelimeler

AYMAK ile biten 7 kelime bulunuyor. Sonu AYMAK olan kelime listesi ve kelime anlamları.

Ayrıca, "Aymak kelimesinin anlamı nedir? İçinde aymak olan kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.

9 Harfli Kelimeler

VARSAYMAK19

6 Harfli Kelimeler

CAYMAK12, BAYMAK11, YAYMAK11, SAYMAK10, KAYMAK9

5 Harfli Kelimeler

AYMAK8

AYMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Kendine gelmek, aklı başına gelmek, ayılmak

    Bırak gece yarısı hoşbeşi Allah aşkına, aydım artık gidip yatayım. - Sait Faik Abasıyanık

[-i]

[mecaz]

  • Gerçeği anlamak

KAYMAK

[isim]

  • Sütün veya yoğurdun yüzünde zar durumunda toplanan, açık sarı renkli, koyu yağlı katman, krema
  • Sütü yayvan kaplar içinde ve hafif ateşte tutarak elde edilen koyu, yağlı öz
  • Yağmur ve selden sonra toprağın üzerinde kalan özlü tabaka

[mecaz]

  • Bir şeyin en iyi ve seçkin bölümü

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kaymağını almak (veya yemek)
  • kaymağı seven mandayı yanında taşır
  • kaymak bağlamak (veya tutmak)
  • kaymak gibi

Birleşik Kelimeler: kaymakaltı, kaymak kâğıdı, kaymak tabakası, kaymak takımı, kaymak taşı, Afyon kaymağı, kireç kaymağı, nişadır kaymağı

[nesnesiz]

  • Düz, ıslak, donmuş veya kaygan bir yüzey üzerinde sürtünerek kolayca yer değiştirmek

    Sol tekerlekler küçük bir hendeğin içine kaydı. - Osman Cemal Kaygılı

  • Kaygan bir yüzey üzerinde birdenbire dengesini yitirmek
  • Durum değiştirmek
  • Anlamı değişmek

    Bazen kelimeler başka anlamlara kayar.

  • Kurtulmak
  • Yağışların etkisiyle toprağın alt tabakasının gevşemesi sonucu üst tabaka oynamak

[mecaz]

  • Görüş, düşünce veya tutumunu değiştirmek

[argo]

  • Cinsel ilişkide bulunmak

Birleşik Kelimeler: kaykaç, kaykay, sinekkaydı

SAYMAK

[-i]

  • Bir şeyin kaç tane olduğunu anlamak için bunları birer birer elden veya gözden geçirmek, sayısını bulmak

    Nara sormuşlar: -Tanelerin kaç tane? Yiyenler saysın bana ne- demiş. - Bedri Rahmi Eyuboğlu

  • Sayıları arka arkaya söylemek

    Birden ona kadar saymak.

  • Herhangi bir sıraya koymak, herhangi bir sırada yer aldığını kabul etmek

    Artık kışı geçti sayabiliriz.

  • Herhangi bir şey, yerine koymak veya herhangi bir şey gözüyle bakmak, addetmek

    Her çiçekten bal eyledik / Arıya saydılar bizi - Pir Sultan Abdal

  • Varsaymak, tutmak, farz etmek

    Elimi uzatsam benim olacak bir vazoya sırt çevirip başkasına kaptırınca onu benden çalınmış saymak neden? - Haldun Taner

  • Arka arkaya söylemek, sıralamak

    Birinin iyiliklerini saymak.

  • Ödemek, peşin vermek

    İki bin lira saydı, bana bir küpe aldı. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]

  • Geçer tutmak

    Bunu saymam, sizi bir gün erkenden beklerim.

[mecaz]

  • Değeri, üstünlüğü, yaşlılığı, yararlılığı dolayısıyla bir kimseye değer vermek, hürmet etmek

    Anam babamı nasıl saydı ise ben de kocamı öyle sayacaktım. - Memduh Şevket Esendal

[mecaz]

  • Önemsemek

[mecaz]

  • Gibi görmek, kabul etmek

    Arzularını yapmayı belli büyük bir külfet saydığınız bu küçük kalpler, saadetin kapısından girmeden felaketin ortasına yuvarlanıyorlar. - Aka Gündüz

[mecaz]

  • Hesaba katmak, dikkate almak

    Bundan önce verdiğimi saymıyor musun?

Ata Sözleri ve Deyimler

  • say beni, sayayım seni
  • sayıp dökmek
  • saymakla bitmemek (veya tükenmemek)

Birleşik Kelimeler: adımsayar, bilgisayar, dizüstü bilgisayar, varsaymak

BAYMAK

[nesnesiz]

[halk ağzında]

  • Yiyecek baygınlık vermek, mideyi bulandırmak, midede ezinti yapmak
  • Aldatmak, kandırmak, etki altında bırakmak
  • Can sıkıntısı vermek, sıkmak, bunaltmak

YAYMAK

[-e]

[-i]

  • Bir şeyi açarak, düzelterek bir alanı örtecek biçimde sermek

    Kardeşleri çardağın içine, dışına yatakları yayıyorlardı. - Necati Cumalı

  • Birçok kimseye duyurmak

    Kıran Bey, çetesinin şöhretini her tarafa yaydı. - Refik Halit Karay

  • Çevreye dağılmasına sebep olmak

    Sıtmayı çevreye yayan sivrisineklerdir.

[-i]

  • Sınırı genişletmek

    Tozu yaymak. Lekeyi yaymak.

[-i]

  • Koyun, inek vb.ni otlatmak

[-i]

  • Dağınık ve düzensiz bir biçimde saçmak, dağıtmak
  • Işık kaynağı, ışığı kendinden dışarıya doğru çeşitli yönlere göndermek

    Mumun yaydığı ışık zayıftı.

Birleşik Kelimeler: ısıyayar, sesyayar, sıcaklıkyayar

CAYMAK

[-den]

  • Sözünden, kararından dönmek, vazgeçmek

    Yonca düşündü, önce annesiyle alışverişe gitmek istedi, sonra caydı. - Oktay Rifat

VARSAYMAK

[-i]

  • Bir olgunun sonuçlarından yararlanabilmek, bu sonuçlar üzerine düşünce üretebilmek için onu olmuş veya olacak saymak, farz etmek

    Öyle ya içgüdü, ilgili bilim adamlarına göre, insandan çok hayvan türlerinde varsaydığımız bir özellik. - Nermi Uygur

Ata Sözleri ve Deyimler

  • varsay ki