AYAKÜZERİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler

AYAKÜZERİ harflerini içeren 5 harfli 21 kelime bulunuyor. 5 harfli AYAKÜZERİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

YÜZER12, ÜZERİ10, YAZAR10, YÜREK9, ARİZA8, ARAZİ8, AZERİ8, ERZAK8, İKRAZ8, KİRAZ8, KERİZ8, REKİZ8, ARİYA7, EKÜRİ7, KARYE7, KAYRA7, KAYAR7, REAYA7, YARAK7, YARKA7, ERİKA5

ERİKA

[isim]

[bitki bilimi]

  • Süpürge otu

ARİYA (Kelime Kökeni: İtalyanca aria)

[isim]

[denizcilik]

  • Sancağı, yelkeni veya sereni direkten aşağı alma

EKÜRİ (Kelime Kökeni: Fransızca écurie)

[isim]

  • Ahırdaş

KARYE (Kelime Kökeni: Arapça ḳarye)

[isim]

[eskimiş]

  • Köy

KAYRA

[isim]

  • Yüksek tutulan veya sayılan birinden gelen iyilik, lütuf, ihsan, atıfet, inayet

Birleşik Kelimeler: Tanrı kayrası

KAYAR

[isim]

[halk ağzında]

  • Hayvanların eskiyen nallarının çivilerini değiştirme işlemi
  • Pay

REAYA (Kelime Kökeni: Arapça reʿāyā)

[isim]

[eskimiş]

  • Bir hükümdarın yönetimi altındaki halk
  • Tanzimattan önce Osmanlı Devleti'nin Müslüman olmayan uyrukları

    Buradaki Türkler de tek tük reayayı görmemezliğe gelebiliyorlardı. - Abdülhak Şinasi Hisar

[mecaz]

  • Hristiyan

YARAK

[isim]

[eskimiş]

  • Silah

[kaba konuşmada]

  • Erkeklik organı

Birleşik Kelimeler: dalyarak

YARKA (Kelime Kökeni: Bulgarca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Büyük piliç

ARİZA (Kelime Kökeni: Arapça ʿarīża)

[isim]

[eskimiş]

  • Yüksek bir makama sunulan mektup veya dilekçe

ARAZİ (Kelime Kökeni: Arapça arāżī)

[isim]

[coğrafya]

  • Yeryüzü parçası, yerey, toprak

    Kurulan heyet şehrin arka tepelerinde kondu kurulacak uygun bir arazi bulma işiyle görevlendirildi. - Lâtife Tekin

  • Yer

Ata Sözleri ve Deyimler

  • arazi açmak
  • arazi olmak
  • araziye uymak

Birleşik Kelimeler: arazi aracı, arazi otomobili, arazi taraması, arazi yarışı, vakıf arazisi

AZERİ (Kelime Kökeni: Farsça āẕer + Arapça -ī)

[isim]

  • Azerbaycan Türkü

ERZAK (Kelime Kökeni: Arapça erzāḳ)

[isim]

  • Uzun süre saklanabilen yiyeceklerin genel adı

    Çarşıdan erzakını bile kendi pazarlık eder, kendi alır, kendi evine getirir. - Ömer Seyfettin

İKRAZ (Kelime Kökeni: Arapça iḳrāż)

[isim]

[eskimiş]

  • Borç veya ödünç verme

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikraz etmek

KİRAZ (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[bitki bilimi]

  • Gülgillerden, ılıman iklimlerde yetişen bir meyve ağacı (Cerasus avium)
  • Bu ağacın kırmızı veya beyaz renkte, etli, sulu, tek çekirdekli meyvesi

    Tabaktan ikişer kiraz daha alıyoruz. - Yusuf Ziya Ortaç

Birleşik Kelimeler: kiraz dudaklı, kiraz domates, kiraz elması, kiraz reçeli, kiraz zamkı, ekşi kiraz, kokulu kiraz, yabani kiraz, Hint kirazı, kuş kirazı

[isim]

  • İzmir iline bağlı ilçelerden biri