AYAKKABICILIK Harflerini İçeren 6 Harfli Kelimeler

AYAKKABICILIK harflerini içeren 6 harfli 28 kelime bulunuyor. 6 harfli AYAKKABICILIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

KIYICI14, YIKICI14, BAKICI13, KIYACI13, YAKICI13, ABLACI12, ALAYCI12, ACILIK11, ACIKLI11, AKILCI11, BALAYI11, ILICAK11, KABACA11, KALICI11, AYILIK10, BAKAYA10, LAKACI10, CAKALI10, AYAKLI9, ALACAK9, YAKALI9, AKYAKA8, BAKKAL8, KALABA8, KABALA8, YALAKA8, KAKLIK7, KALKIK7

KAKLIK

[isim]

[halk ağzında]

  • Kaya ve ağaç oyuklarında su birikintisi

KALKIK

[sıfat]

  • Düzeyine göre yüksekte olan

    Masanın bir tarafı kalkık.

  • Kabararak yerinden ayrılmış

    Kaplamanın ortası kalkık.

  • Dik durumda, ucu yukarı doğru olan

    Ve eniştemiz yine kaşlarını, omuzlarını yukarıya kalkık ve başını önüne eğik tutmaya koyulurdu. - Abdülhak Şinasi Hisar

AKYAKA

[isim]

  • Kars iline bağlı ilçelerden biri

BAKKAL (Kelime Kökeni: Arapça baḳḳāl)

[isim]

  • Yiyecek, içecek vb. maddeleri perakende olarak satan kimse

    Bakkallar, sebzeciler eline bir iki şey tutuştururlardı. - Ayla Kutlu

  • Bu maddelerin satıldığı dükkân

Ata Sözleri ve Deyimler

  • bakkala bırakma!

Birleşik Kelimeler: bakkal çakkal, bakkal defteri, bakkal kâğıdı, bozbakkal

KALABA (Kelime Kökeni: Arapça ġalebe)

[isim]

[halk ağzında]

  • Kalabalık

KABALA (Kelime Kökeni: İngilizce cabala)

[isim]

  • Doğaüstü varlıklarla ilişki kurma sanatı

[din bilgisi]

  • Yahudilerde, yazılı olarak konulmuş olan Tanrı kanunlarının yanında, ağızdan ağıza geçen din buyruklarının, İbrani felsefesinin ve efsane yazılarının tamamı

[din bilgisi]

  • Bu öğretinin yandaşlarının tamamı

[zarf]

[ticaret]

  • Götürü, toptan

YALAKA

[isim]

[halk ağzında]

  • Dalkavuk

[sıfat]

  • Arsız, sırnaşık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • yalaka olmak

AYAKLI

[sıfat]

  • Ayağı olan

    Odanın ortasına üç ayaklı masayı koymuş, etrafına sandalyeleri diziyordu. - Peyami Safa

  • Bir destekle yere dayanan

    Ayaklı kadeh.

  • Ayakla işletilen

    Ayaklı dikiş makinesi.

Birleşik Kelimeler: ayaklı ansiklopedi, ayaklı canavar, ayaklı gazete, ayaklı koşma, ayaklı kütüphane, ayaklı mâni, iki ayaklı, kan ayaklı, kanı ayaklı, çift ayaklılar, çok ayaklılar, dört ayaklılar, karından ayaklılar, kolsu ayaklılar, kürek ayaklılar, on ayaklılar, perde ayaklılar, yüzgeç ayaklılar

ALACAK

[isim]

  • Bir hesap gereğince daha alınmamış olan para, mal vb. şey, matlup, verecek karşıtı

    Bütün alacaklarımı topladım.

  • Alınması gerekli şey

    Çarşıdan alacaklarım için bir liste yaptım.

Ata Sözleri ve Deyimler

  • alacağım olsun da alakargada olsun
  • alacağına saymak (veya tutmak)
  • alacağına şahin, vereceğine karga (veya kuzgun)
  • alacağı olmak
  • alacağı olsun!
  • alacak verecekle ödenmez

Birleşik Kelimeler: alacak verecek

YAKALI

[sıfat]

  • Herhangi bir biçimde yakası olan

    Damat orta yaşlı bir zat olup kadife yakalı lacivert bir palto giymişti. - Haldun Taner

Birleşik Kelimeler: yakalı kamçılılar, altın yakalı, beyaz yakalı, çelik yakalı, mavi yakalı, pembe yakalı, yeşil yakalı

[isim]

[halk ağzında]

  • Boynu üzerinde manto yakasına benzeyen tüyleri bulunan bir tür güvercin

AYILIK

[isim]

  • Kabalık, kaba davranış

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ayılık etmek

BAKAYA (Kelime Kökeni: Arapça baḳāyā)

[isim]

[askerlik]

  • Askerlik çağına girenlerden son yoklamalarını yaptırarak askerlik kararı aldırdıkları hâlde çağrıldıklarında gelmeyen veya gelip de kıtalarına gitmeden toplandıkları yerlerden ayrılanlar

[ekonomi]

  • Ait olduğu yıl içinde toplanamayıp ertesi yıla kalan vergiler

[eskimiş]

  • Kalıntılar

LAKACI

[isim]

  • Lakçı

CAKALI

[sıfat]

  • Cakası olan, caka ile yapılan, gösterişli

    Formalarımız cakalı değil, sonra ne de olsa baklava börekle büyümediğimiz için ilk bakışta biraz sıskaca duruyoruz ama. - Nazım Hikmet

ACILIK

[isim]

  • Acı olma durumu

    Göğsünde bir sızı, ağzında bir acılık duydu. - Ömer Seyfettin

[mecaz]

  • Dokunaklılık, kederlilik, yaslılık

    Henüz, yüreğimin bir yanı da söylenememiş, dışa atılamamış acılıklarla dolu. - Adalet Ağaoğlu