AVARELEŞTİRMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler
AVARELEŞTİRMEK harflerini içeren 7 harfli 58 kelime bulunuyor. 7 harfli AVARELEŞTİRMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
ŞİVEKAR16,
KARTELA (Kelime Kökeni: İtalyanca cartella)
- Tombala vb. oyunlarda sayıların yazılı olduğu kart
- Boya, kumaş, halı vb. ürünlerin çeşitlerini küçük parçalar hâlinde gösteren liste
- Tuluat tiyatrosunun kapısına asılan tabela
REALİTE (Kelime Kökeni: Fransızca réalité)
-
Gerçeklik
Bir meseleyle karşılaştı mı realiteleri göremez. - Orhan Seyfi Orhon
TELKÂRİ
- Tel durumundaki gümüşü, altını örerek veya bir şey üzerine kakarak yapılan iş
- Gümüş veya altını ince teller durumuna getirip örerek yapılan (takı vb.)
-
Gümüş veya altın tellerden yapılmış motiflerle süslü
Telkâri bir vazo.
TEKERLİ
- Tekeri olan, tekerlekli
AMERİKA
- Dünya üzerinde yer alan bir kıta
Birleşik Kelimeler: Amerika tavşanı, Güney Amerika
ERİTMEK
-
Erimesini sağlamak, erimesine yol açmak
Fazla yağlarını eritmek için karısı ile yürüyüşe çıkan fabrikatör... - Haldun Taner
- Harcayıp tüketmek
- Çok üzmek
- Zayıflatmak
- Yok etmek
EKLETME
- Ekletmek işi
Birleşik Kelimeler: yağ ekletme
EMEKTAR (Kelime Kökeni: Türkçe emek + Farsça -dār)
-
Bir görevde uzun süre kalıp o işe emeği geçmiş olan (kimse)
Ertesi sabah bahçede gezinirken Mehmet, emektar azaplarından birini gördü. - Emine Işınsu
-
Çok kullanılmış, eski
Emektar makinenin tozlarını silip masaya yerleşmeye karar verdim. - Çetin Altan
EKTİRME
-
Ektirmek işi
Bu ektirmeyi yapınca dökülmemiş saçlarınızı da korumuş oluyorsunuz. - Selçuk Erez
ELETMEK
- Eleme işini yaptırmak
İTELEME
- İtelemek işi
İLETMEK
-
Götürmek, ulaştırmak, nakletmek, geçirmek
Bunların tek kaygıları gördüklerini, duyduklarını okurlara iletmektir. - Salâh Birsel
- Elektrik akımı, ısı, gaz vb.ni bir yerden başka bir yere götürmek
KALAMİT (Kelime Kökeni: Fransızca calamite)
- Amfibol cinsinden bir mineral türü
- İlk Çağ ağaç taşılı
KEMERLİ
-
Üzerinde kemeri olan veya kemer takılmış olan
Kumardan aldığı ilk parayla siyah satenden arkası kemerli iki adet iç yelek yaptırdı. - Lâtife Tekin
-
Kemer biçiminde olan
Orhan'ın kemerli kapıdan içeriye koşa koşa girdiğini görmedi. - Tarık Buğra
-
Kavisli olan
Kemerli burun.
KERAMET (Kelime Kökeni: Arapça kerāmet)
-
Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı davranış veya durum
Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı. - Yakup Kadri Karaosmanoğlu
- Olağanüstü durum
Ata Sözleri ve Deyimler
- keramet buyurdunuz (veya keramette bulundunuz)
- kerameti kendinden menkul
- keramette bulunmak
Birleşik Kelimeler: keramet sahibi