ASILMIŞADAM Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ASILMIŞADAM harflerini içeren 5 harfli 23 kelime bulunuyor. 5 harfli ASILMIŞADAM kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
DALIŞ11,
MASAL (Kelime Kökeni: Arapça mes̱el)
-
Genellikle halkın yarattığı, hayale dayanan, sözlü gelenekte yaşayan, çoğunlukla insanlar, hayvanlar ile cadı, cin, dev, peri vb. varlıkların başından geçen olağanüstü olayları anlatan edebî tür
Masal olsun roman olsun, ikisi de anlatı sanatıdır. - Necati Cumalı
-
Boşuna söylenmiş söz
Müttefikler karşı hücuma geçtikten sonra, milleti aynı masalla uyutmak olanaksızlaştı. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- masal gibi
- masal okumak (veya anlatmak)
Birleşik Kelimeler: masal âlemi, kocakarı masalı, kurt masalı, peri masalı
SALMA
- Salmak işi
-
Pirinçle pişirilen bir yemek türü
Midye salması.
- Genellikle köylerde işlerin görülmesi için ihtiyar heyetinin kararıyla her evden toplanması gereken para
- Bazı yerel giysilerde kolun yeninden sarkan kumaş parçası
- Kuşların üretilmesine ayrılan oda
-
Başıboş gezen (hayvan)
Salma sığır.
- Sürekli akan (su)
- Osmanlı Devleti'nde kol gezen kolluk eri
Ata Sözleri ve Deyimler
- salma gezmek (veya dolaşmak)
- salma salmak
Birleşik Kelimeler: salma omurga, salma tomruk
SALAM (Kelime Kökeni: İtalyanca salame)
- Sığır, hindi vb. etinden yapılan, genellikle dilimlenerek soğuk yenen bir yiyecek
Birleşik Kelimeler: Macar salamı
ASILI
-
Asılmış olan, asma, asık, muallak
Bugün son kuraklığın on ikinci yılıdır / Hakanın baş ucunda bir kılıç asılıdır - Faruk Nafiz Çamlıbel
-
Asılmış bir biçimde
Dostlarından birine kızdı mı onun salonda asılı duran resmini alır, ayakyolunun duvarına asar. - Salâh Birsel
ADSAL
- Adla ilgili, ad niteliğinde olan
ADAMA
-
Adamak işi
Tamamen ve sadece sana ait olacak ama kendini ona adamanı istemeyecek. - Elif Şafak
ADALI
-
Ada halkından olan (kimse)
Adayı ve adalıları o kadar sevmeme rağmen bir türlü yıldızım barışmamıştır. - Burhan Felek
DAMLA
-
Yuvarlak biçimde, çok küçük miktarda sıvı, katre
Elime bir damla yağmur düştü. - Halide Edip Adıvar
-
Damlalıkla kullanılan ilaç
Burun damlası. Göz damlası.
-
Kalbe inen inme, felç
Damladan ölmüş.
-
Çok az miktar
Keyfin damlası karıştığı zaman, hak hak olmaktan, adalet adalet olmaktan çıkar. - Falih Rıfkı Atay
-
Damla biçiminde olan (ziynet)
Damla elmas.
Ata Sözleri ve Deyimler
- damla inmek
- damlaya uğramak
Birleşik Kelimeler: damla damla, damla hastalığı, damla sakızı, damla taş, damla taşı, bir damla, kandamlası
DAMAL
- Ardahan iline bağlı ilçelerden biri
DALMA
-
Dalmak işi
Silifke'de dalmaya başladılar ama bir gün, iki gün, on gün, denizde ilaç için olsun tek bir sünger bulamadılar. - Halikarnas Balıkçısı
- Güreşçinin ayaktayken birden eğilerek rakibinin bacaklarını kapması
Birleşik Kelimeler: çift dalma
ILIMA
- Ilımak işi
MAADA (Kelime Kökeni: Arapça māʿadā)
-
-den başka, gayrı
Karakol Cemiyeti'nin de İstanbul'dan maada, Bursa havalisinde de faaliyette bulunduğu anlaşıldı. - Atatürk
AŞAMA
- Önem veya değer bakımından gitgide yükselen bir sıra basamakların her biri, rütbe, mertebe, paye
-
Varılması istenen bir amaca doğru geçilmesi gerekli dönemlerden her biri, evre, basamak, adım, merhale
Onlar biçkiyi, provayı öğrenme aşamasına gelmişlerdi. - Ayla Kutlu
- Bir yarışın belirli uzaklığı kapsayan bölümlerinden her biri, etap
Birleşik Kelimeler: aşama sırası
ADAMI
- bir işi en iyi yapan
Ata Sözleri ve Deyimler
- adama benzemek (veya dönmek)
- adam adama gerek olur
- adam adama yük değil, can gövdeye mülk değil
- adam adamdan korkmaz, utanır
- adam adamı bir kez aldatır
- adam almamak
- adam beğenmemek
- adamdan saymak
- adam değilim
- adam etmek
- adam gibi
- adamın adı çıkacağına canı çıksın
- adamına göre
- adamın iyisi işbaşında (veya alışverişte) belli olur
- adamın kötüsü olmaz, meğer züğürt ola
- adamın yere bakanından, suyun yavaş akanından kork
- adam içine çıkmak
- adam içine karışmak
- adam kullanmak
- adam olacak çocuk bokundan belli olur
- adam olana bir söz yeter
- adam olana çok bile
- adam olmak
- adam sanmak
- adam sen de!
- adam sırasına geçmek (veya girmek)
- adam yerine (veya hesabına) koymak
ALMAŞ
- İki veya daha çok şeyin sıra ile değiştirilerek kullanılması veya kendiliğinden değişerek çalışması, keşikleme, münavebe
- Birinin doğru olması ötekinin yanlışlığını gerektiren iki önermenin oluşturduğu sistem