ASTRONOMİ Harflerini İçeren 5 Harfli Kelimeler
ASTRONOMİ harflerini içeren 5 harfli 36 kelime bulunuyor. 5 harfli ASTRONOMİ kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Astronomi ile başlayan 5 harfli kelimeler. astronomi ile biten 5 harfli kelimeler. İçinde Astronomi olan 5 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
SOMON9,
TİRAN (Kelime Kökeni: Fransızca tyran)
- Eski Yunan'da siyasal gücü zorla ele geçiren, onu kötüye kullanan kimse
- Acımasız, gaddar, despot
ARSİN
- Trabzon iline bağlı ilçelerden biri
İSNAT (Kelime Kökeni: Arapça isnād)
- Bir düşünceyi, bir konuyu bir kişi veya sebebe dayandırma, yükleme, atfetme
- Karacılık, iftira
Ata Sözleri ve Deyimler
- isnat etmek
Birleşik Kelimeler: isnat grubu
MİRAT (Kelime Kökeni: Arapça mirʾāt)
- Ayna
MANTİ (Kelime Kökeni: İtalyanca mante)
- Gemi serenlerini direklere asılı tutan halat ve makara
- Sakalı çıkmamış genç oğlan
NASİR (Kelime Kökeni: Arapça nās̱ir)
-
Nesir yazan, nesir ustası
Başlıca şair ve nasirleri tamamıyla öğrenmek için külliyat okumak merakına düştüm. - Yahya Kemal Beyatlı
SATİR (Kelime Kökeni: Fransızca satire)
- Yergi
TORNA (Kelime Kökeni: İtalyanca torna)
- Ağaç veya metal eşyaya yuvarlak bir biçim vermek için kullanılan çarklı tezgâh
TRANS (Kelime Kökeni: Fransızca transe)
- Medyumların ruhla ilişki kurdukları zaman girdikleri özel hipnoz durumu
-
Kendinden geçme, içinde bulunduğu ortamdan başka bir dünyaya veya havaya geçme
Mükrimin Hoca trans hâline girer, o gazanın kahramanları ile özdeşleşir. - Haldun Taner
Ata Sözleri ve Deyimler
- transa geçmek (veya girmek)
TAMİR (Kelime Kökeni: Arapça taʿmīr)
- Onarma, onarım
-
Yapılan bir yanlışı, kusuru düzeltmeye çalışma
Mademki bir münasebetsizlik etmişsin, bunu tamire imkân yok muydu? - Reşat Nuri Güntekin
Ata Sözleri ve Deyimler
- tamir etmek
- tamire vermek
- tamir görmek
Birleşik Kelimeler: tamirhane, tamir takımı
TASNİ (Kelime Kökeni: Arapça taṣnīʿ)
- Yapma, suni
- Düzme, uydurma, yakıştırma
- Yapıntı
MİRAS (Kelime Kökeni: Arapça mīrās̱)
- Birine, ölen bir yakınından kalan mal mülk, para veya servet, kalıt, bırakıt, tereke
- Kalıtım yoluyla gelen herhangi bir özellik
-
Bir neslin kendinden sonra gelen nesle bıraktığı şey
Hatta bazıları mesleğin püf noktalarını anlatan kitaplar yazıp tecrübelerini gelecek nesillere miras bırakmışlardı. - İhsan Oktay Anar
Ata Sözleri ve Deyimler
- mirasa konmak
- miras helal, hele al demişler
- miras yemek
Birleşik Kelimeler: mirasyedi, reddimiras, baba mirası
MONAT (Kelime Kökeni: Fransızca monade)
- Eski Yunan felsefesinde bölünmez birlik
- Leibniz'in felsefesinde artık bölünemez bir birlik olan sonsuz sayıdaki cevherlerin her biri
MARON (Kelime Kökeni: Fransızca marron)
- Kestane rengi
- Bu renkte olan
MANTO (Kelime Kökeni: Fransızca manteau)
-
Kadın paltosu
Kürklü, zarif ve epeyce pahalı bir mantoya büründüğü için kadının yüzü görünmüyordu. - Aka Gündüz