[isim]

• Bilgisayarlarda basit programlarla düzenlenmiş bir oyun türü

[isim]

• Giyecek, perde, çanta, ayakkabı vb. şeylerde, kumaşın veya derinin iç tarafına geçirilen ince kat

• Sıvanacak, boyanacak yerlere boyadan önce sürülen kat

  Siz hiç eski tahtalara yağlı boya yaptınız mı? / Bütün iş ilk çekilen boyadadır, astarda - Behçet Necatigil

• Gemicilikte bir şeyi sağlamlaştırmak için kullanılan bez, halat, ağaç vb

Ata Sözleri ve Deyimler

• astar bol olmayınca yüze gelmez
• astarı yüzünden pahalı olmak (veya pahalıya gelmek)
• astar sürmek (veya vurmak veya çekmek)

[isim]

[gök bilimi]

• Gözlem

  Türkler Belgrat'a yaklaştıkları zaman evvelki keşif ve rasat merkezi olmak üzere Havale kalesini inşa etmişlerdi. - Falih Rıfkı Atay

[isim]

• Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri

[isim]

[halk ağzında]

• Büyük delikli kalbur

[isim]

[edebiyat]

• Yergi

[isim]

[hayvan bilimi]

• Hamsigillerden, yumurtalarını tatlı sulara bırakan bir tür balık (Alosa alosa)

[isim]

• Bir iş, bir düşünce sırasını, düzeyini gösteren resim, yazı, plan

[isim]

[spor]

• Sayı veya gol pası

Ata Sözleri ve Deyimler

• asist yapmak

[isim]

• Dernek, kuruluş, kulüp üyelerinin belli sürelerde, belli miktarlarda ödedikleri para, ödenti

  Hele şundan bundan aidat, iane ve yardım toplayıp veya böyle bir yardıma müminleri cebredip vakıf kurmak diye bir şey düşünülemez. - Necip Fazıl Kısakürek

• Bir hizmet karşılığı sürekli ve düzenli ödenen para

  Sabahları ekmek dağıtmaya çıkan, ayda bir de aidat toplayan Meryem dışında kimse çalmazdı kapısını. - Elif Şafak

• Kesenek

[sıfat]

[eskimiş]

[ruh bilimi]

[felsefe]

• İstençli

[sıfat]

• Yönetimsel

[isim]

[jeoloji]

• Kuvarslı diyorit birleşiminde olan bir sızıntı kütlesi

[isim]

[eskimiş]

• Can sıkma, baş ağrıtma, tedirgin etme

[isim]

[jeoloji]

• Birçok doğal maden sülfürü ve özellikle demir ve bakır sülfürü