ASİLZADE Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler
ASİLZADE harflerini içeren 4 harfli 27 kelime bulunuyor. 4 harfli ASİLZADE kelime türetme listesi ve kelime anlamları.
Ayrıca, "Asilzade ile başlayan 4 harfli kelimeler. İçinde Asilzade olan 4 harfli kelimeler." içeriklerine bakabilirsiniz.
DİZE9,
AİLE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaʾile)
-
Evlilik ve kan bağına dayanan, karı, koca, çocuklar, kardeşler arasındaki ilişkilerin oluşturduğu toplum içindeki en küçük birlik
Birbirlerine nasıl tutkun, yangın bir aile olduklarını sayıp döktü. - Lâtife Tekin
-
Aynı soydan gelen veya aralarında akrabalık ilişkileri bulunan kimselerin tümü
Kendilerinin hangi asil aileye mensup olduklarını bilmiyorum. - Nazım Hikmet
- Birlikte oturan hısım ve yakınların tümü
- Eş, karı
- Aynı gaye üzerinde anlaşan ve birlikte çalışan kimselerin bütünü
- Temel niteliği bir olan dil, hayvan veya bitki topluluğu, familya
Birleşik Kelimeler: aile adı, aile bahçesi, aile bütçesi, aile doktoru, aile dostu, aile fotoğrafı, aile gazinosu, aile hayatı, aile hekimi, aile hukuku, aile ismi, aile mahkemesi, aile matinesi, aile meclisi, aile ocağı, aile planlaması, aile reisi, aile saadeti, büyük aile, çekirdek aile, koruyucu aile, köklü aile
ASAL
- Esasla ilgili, asıl ve temel olanla ilgili, esasi
Birleşik Kelimeler: asal gazlar, asal sayı
ASİL (Kelime Kökeni: Arapça aṣīl)
-
Soylu
Kaybettiğimiz bu asil adamın bizimle beraber çalışmasına hakikaten imkân yokmuş. - Hamdullah Suphi Tanrıöver
-
Yüce duygularla yapılan
Asil bir davranış.
Birleşik Kelimeler: asilzade
ASLA (Kelime Kökeni: Arapça aṣlā)
-
Hiçbir zaman, hiçbir şekilde, katiyen
Kimseye faydası olmayıp da yalnız kendi nefsine ayırdığın servet, asla makbul değildir. - Ahmet Kabaklı
- Sakın, zinhar
ASLİ (Kelime Kökeni: Arapça aṣlī)
-
Birincil
Kamu hizmetlerinin gerektirdiği asli ve sürekli görevler, memurlar ve diğer kamu görevlileri eliyle görülür. - Anayasa
- Temel olarak alınan, birincil
-
Asıl olan
Kurumun asli üyeleri.
Birleşik Kelimeler: asli düşünce, asli maaş, asli nüsha
İSAL (Kelime Kökeni: Arapça īṣāl)
- Ulaştırma
LİSE (Kelime Kökeni: Fransızca lycée)
-
Sekiz yıllık ilköğretimden sonra en az dört yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu
İlkokulu, liseyi birlikte okuduk, belki onda nostalji uyandırıyorum. - İnci Aral
- Üç yıllık ortaokuldan sonra en az üç yıllık bir eğitimle hayata veya yükseköğretime hazırlayan ortaöğretim kurumu
Birleşik Kelimeler: açık lise, süper lise, teknik lise
SELA (Kelime Kökeni: Arapça ṣalāʾ)
-
Müslümanları bayram veya cuma namazına çağırmak, bazı yerlerde cenaze için kılınacak namazı haber vermek amacıyla minarelerde okunan dua
Su selası, gündüz, vakitli vakitsiz verilirdi. - Yahya Kemal Beyatlı
Ata Sözleri ve Deyimler
- sela vermek (veya okumak)
SALA (Kelime Kökeni: Arapça ṣalā)
- 343 sela
ADİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿādil)
-
Adaletle iş gören, adaletten, doğruluktan ayrılmayan, hakkı yerine getiren, adaletli
Milletler tarihte fatihlerden fazla adillere bağlıdırlar. - Falih Rıfkı Atay
ADLİ (Kelime Kökeni: Arapça ʿadlī)
- Adaletle ilgili
Birleşik Kelimeler: adli eczacılık, adli makam, adli merci, adli polis, adli sicil, adli tabip, adli tatil, adli tıp, adli yıl, adli zabıta
DELİ
-
Aklını yitirmiş olan, akli dengesi bozulmuş olan, mecnun
Gören bizi sanır deli / Usludan yeğdir delimiz - Anonim şiir
-
Coşkun, azgın (hayvan, duygu vb.)
Bu deli öfkeyi kime veya nelere, bir namlu gibi çevireceğini bilemiyordu. - Tarık Buğra
-
Davranışları aşırı ve taşkın olan (kimse), çılgın
Ben delinin biriyim, ateşe girerim. - Falih Rıfkı Atay
Ata Sözleri ve Deyimler
- ... delisi (olmak)
- deli arlanmaz, soyu arlanır
- deli bayrağı açmak
- deli çıkmak
- deli dana (veya danalar) gibi dönmek
- deli deli akanı, bura bura tıkarlar
- deli deliden hoşlanır, imam ölüden
- deli deliyi görünce çomağını (veya değneğini) saklar (veya gizler)
- deliden al uslu haberi
- deli etmek
- deli gibi
- deli ile çıkma yola, başına getirir bela
- deli kızın çeyizi gibi
- delinin eline değnek vermek
- deli olmak
- deli olmak işten değil
- deli pösteki sayar gibi
- deli Raziye gibi
- deli saraylı gibi
- deliye bal tattırmışlar, çarşıda katran bırakmamış
- deliye dönmek
- deliye her gün bayram
- deliye taş atma, başını yarar
Birleşik Kelimeler: deli alacası, deli bal, deli balta, delibaş, deliboynuz, deli bozuk, deli dana hastalığı, deli divane, deli dolu, deli fişek, deli gömleği, deli güllabicisi, deli ırmak, deli orman, deli otu, deli saçması, fermanlı deli, ayran delisi, mahallenin delisi
İADE (Kelime Kökeni: Arapça iʿāde)
-
Alınmış bir şeyi geri verme
Sekiz buçuk altını iade için eline mühim bir para geçmesi lazımdı. - Refik Halit Karay
- Verilen bir şeyi almayarak geri çevirme, reddetme
- Karşılıklı olarak yapma, mukabele etme
- İadeli
Ata Sözleri ve Deyimler
- iade etmek
Birleşik Kelimeler: iadeiitibar, iadeiziyaret, vergi iadesi
İDEA (Kelime Kökeni: Yunanca)
-
Düşünce
İdea akılla algılananın en üst aşamasını yani kavramı tanımlar. - Azra Erhat
AZİL (Kelime Kökeni: Arapça ʿazl)
- Görevden alma
Birleşik Kelimeler: azledilmek, azletmek, azlolunmak