ARZULAYABİLMEK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

ARZULAYABİLMEK harflerini içeren 7 harfli 48 kelime bulunuyor. 7 harfli ARZULAYABİLMEK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

BAZLAMA13, ERBİYUM13, KUZEYLİ13, YAZLAMA13, YARAMAZ13, BAYRAMİ12, MUARAZA12, MAZURKA12, ARKAİZM11, AZİMKAR11, AZALMAK11, BULAMAK11, KUMBARA11, KUBARMA11, KAMBURA11, KARİZMA11, MUKABİL11, REALİZM11, UYARMAK11, YALAMUK11, AYLAMAK10, AKAMBER10, ABRAMAK10, AMABİLE10, BUKLELİ10, BALLAMA10, KAMELYA10, KABARMA10, LALEZAR10, LAUBALİ10, MİRALAY10, MAKABİL10, MALARYA10, YAKARMA10, YALAMAK10, YARAMAK10, ARAKİYE9, KALİBRE9, LİBERAL9, LEYLAKİ9, MUALLAK9, ALLAMAK8, AMERİKA8, ALARMAK8, KALAMAR8, KARLAMA8, LAKLAMA8, MALKARA8

ALLAMAK

[-i]

  • Kırmızı duruma getirmek

Ata Sözleri ve Deyimler

  • allamak pullamak

AMERİKA

[isim]

  • Dünya üzerinde yer alan bir kıta

Birleşik Kelimeler: Amerika tavşanı, Güney Amerika

ALARMAK

[nesnesiz]

  • Kızarmak
  • Ala renkli duruma gelmek

KALAMAR (Kelime Kökeni: Rumca)

[isim]

[hayvan bilimi]

  • Bir tür mürekkep balığı (Loligo vulgaris)

KARLAMA

[isim]

  • Karlamak işi

LAKLAMA

[isim]

  • Laklamak işi

MALKARA

[isim]

  • Tekirdağ iline bağlı ilçelerden biri

ARAKİYE (Kelime Kökeni: Arapça ʿaraḳiyye)

[isim]

[eskimiş]

  • Dervişlerin giydikleri, tiftikten yapılmış ince külah

    Kadir Efendi kalemi arakiyesinin arasına soktu. - Hüseyin Rahmi Gürpınar

  • Bir tür küçük zurna

KALİBRE (Kelime Kökeni: Fransızca calibre)

[isim]

  • Mermilerde, ateşli silahlarda çap

[mecaz]

  • Kişinin çapı

LİBERAL (Kelime Kökeni: Fransızca libéral)

[sıfat]

  • Hürriyet ve serbestlikle ilgili
  • Serbest ekonomiden yana olan (kimse, parti vb.), liberalist

[mecaz]

  • Hoşgörülü

LEYLAKİ (Kelime Kökeni: Arapça leylāḳī)

[isim]

[eskimiş]

  • Leylak rengi

[sıfat]

  • Bu renkte olan

    Erguvan göklerin altında sular leylaki. - Faruk Nafiz Çamlıbel

MUALLAK (Kelime Kökeni: Arapça muʿallaḳ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Asılmış, asılı

[mecaz]

  • Sonuca bağlanmamış, sürüncemede kalmış

    Komite mahkemesince verilip de nasılsa icra olunmayan muallak kararları yerine getirirdi. - Ömer Seyfettin

Ata Sözleri ve Deyimler

  • muallakta olmak (veya kalmak)

AYLAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Beklemek

[nesnesiz]

  • Sürmek, devam etmek

[-de]

  • Ayı dolduran bir süre geçirmek, aylarca kalmak

AKAMBER (Kelime Kökeni: Türkçe ak + Arapça ʿanber)

[isim]

  • Özellikle amber balığının bağırsaklarından çıkarılan, kül renginde, yapışkan, bükülgen ve misk gibi kokusu olan bir taş
  • Sıcak ülkelerde yetişen bir ağaçtan elde edilen katı, güzel kokulu reçine

ABRAMAK

[-i]

[halk ağzında]

  • Fırtınalı havalarda gemiyi ustalıkla yönetmek

[mecaz]

  • Başarmak, bir işi becermek