ANTRENMANSIZLIK Harflerini İçeren 7 Harfli Kelimeler

ANTRENMANSIZLIK harflerini içeren 7 harfli 173 kelime bulunuyor. 7 harfli ANTRENMANSIZLIK kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

ALIMSIZ14, SIZIRMA14, ARMASIZ13, ANITSIZ13, ANSIZIN13, AKILSIZ13, AMANSIZ13, KINASIZ13, KIZILMA13, KAMASIZ13, MANASIZ13, MAZILIK13, SIZLAMA13, SARIKIZ13, SAKIZLI13, TANISIZ13, ARIZALI12, ARKASIZ12, ANIZLIK12, AZINLIK12, AZITMAK12, KIZARMA12, KIZARTI12, KAZILMA12, KAZINMA12, KAZINTI12, KAZITMA12, KAZANIM12, KARTSIZ12, LATASIZ12, MARAZLI12, TANIMAZ12, ZIRLAMA12, ZAMANLI12, AZATLIK11, ASTIMLI11, ANAMNEZ11, ISITMAK11, ISIRTMA11, ISINMAK11, ISIRMAK11, KISILMA11, KISINMA11, SIRMALI11, SITMALI11, SIRITMA11, SIRIMAK11, SARIMLI11, SALINIM11, SAKINIM11, SERAZAT11, SIKILMA11, SIKINMA11, ZIRTLAK11, ARTIMLI10, ASILMAK10, ASIRLIK10, ASTIRMA10, ASKINTI10, ASMALIK10, ATIMLIK10, ALTINSI10, AKSIRMA10, ISLAMAK10, ISLANMA10, ISLATMA10, ILINMAK10, ILITMAK10, ISIALAN10, KIRMALI10, KISALMA10, KIRILMA10, KIRINMA10, KIRITMA10, KARAMSI10, KALITIM10, KATILIM10, KASITLI10, KASILMA10, KASINMA10, KASINTI10, KILINMA10, MISKALA10, MINTIKA10, MAKASLI10, NASIRLI10, SIRTLIK10, SIRLAMA10, SINAMAK10, SINANMA10, SINATMA10, SALKIMA10, SAMANLI10, SANILMA10, SATILIK10, SATILMA10, SARILIK10, SARILMA10, SARINMA10, SARIKLI10, SALINMA10, SALINTI10, SAKIRTI10, SAKINTI10, SAKINMA10, TIKILMA10, TISLAMA10, TIRSMAK10, TIMARLI10, TIKINMA10, TASARIM10, ARINMAK9, ARITMAK9, ANLATIM9, ANMALIK9, ANILMAK9, ANIRMAK9, ANIRTMA9, ANITSAL9, ASTARLI9, ATILMAK9, ALINMAK9, AKTARIM9, ISKARTA9, KLASMAN9, KITLAMA9, KINANMA9, KINLAMA9, KREMALI9, KANIRMA9, KANITLI9, KARILMA9, KARINLI9, KARINMA9, KARINSA9, KALINMA9, KALINTI9, KARINTI9, KATILMA9, KATMALI9, LAKIRTI9, LANSMAN9, MARKALI9, MERAKLI9, RAKAMLI9, SIRTLAN9, SALNAME9, SANATLI9, SAKAMET9, TIKANMA9, TINLAMA9, TIKLAMA9, TANINMA9, TANIMAK9, TANILMA9, TARAKSI9, TAKSALI9, TAKINMA9, TAKILMA9, KIRLENT8, KIRANTA8, KANATLI8, KARALTI8, KENARLI8, LAMEKAN8, NARTEKS8, SANTRAL8, TARAKLI8, KLARNET7, KANALET7, KARTELA7, LATERNA7, NALEKAR7

KLARNET (Kelime Kökeni: Fransızca clarinette)

[isim]

[müzik]

  • Tahtadan, metal perdeli, orkestrada önemli yeri olan bir üflemeli çalgı

    Önce klarnetle ezgisini çalar, arkasından gür bariton sesiyle bir dörtlük söylerdi. - Cahit Külebi

Birleşik Kelimeler: basklarnet

KANALET (Kelime Kökeni: Fransızca canalette)

[isim]

  • Küçük kanal

KARTELA (Kelime Kökeni: İtalyanca cartella)

[isim]

  • Tombala vb. oyunlarda sayıların yazılı olduğu kart
  • Boya, kumaş, halı vb. ürünlerin çeşitlerini küçük parçalar hâlinde gösteren liste

[tiyatro]

  • Tuluat tiyatrosunun kapısına asılan tabela

LATERNA (Kelime Kökeni: İtalyanca lanterna)

[isim]

[müzik]

  • Kolu çevrilerek çalınan, sandık biçiminde bir org türü

    Apaşlardan biri laternayı çalıyor. - Necip Fazıl Kısakürek

NALEKÂR (Kelime Kökeni: Farsça nālekār)

[sıfat]

[eskimiş]

  • İnleyen, iniltili

    İçlerinden biri de ince, hazin, nalekâr bir sesle yavaş yavaş Kur'an okuyordu. - Memduh Şevket Esendal

KIRLENT (Kelime Kökeni: Fransızca guirlande)

[isim]

  • Çiçek veya yaprak işlemeli süs
  • İşlemeli veya işlemesiz bir tür küçük yastık

KIRANTA (Kelime Kökeni: İtalyanca quaranta)

[sıfat]

  • Saçları ağarmaya başlamış (erkek)

    Yeni şube reisi, kırk beşlik, ellilik, kıranta, ağzı kalabalık bir adam. - Memduh Şevket Esendal

  • İlerlemiş yaşına rağmen bakımlı, özenli (erkek)

    Masanın başında, güneşten yanmış yüzü, sert ve derin çizgilerle dolu, keskin bakışlı, kıranta bir adam oturuyor. - Esat Mahmut Karakurt

  • Kırlaşmış (saç, sakal)

    Erkek, tıraşı uzamış kıranta saçlı, kırk yaşlarında bir köylüydü. - Reşat Nuri Güntekin

KANATLI

[sıfat]

  • Kanadı olan

    Senelerden beri leylek görmüyorum. Hatta bu kanatlı yaz seyyahlarının son senelerde İstanbul'a rağbetleri az. - Ahmet Haşim

Birleşik Kelimeler: eş kanatlı

KARALTI

[isim]

  • Uzaklık ve karanlık sebebiyle kim veya ne olduğu seçilemeyen, belli belirsiz, koyu renkli biçim, silüet

    Az sonra dört atlının karaltısını seçtiler. - Nezihe Araz

  • Hafif karanlık
  • Leke

KENARLI

[sıfat]

  • Herhangi bir biçimde kenarı olan

    Başında da geniş kenarlı, tüylü ama yine simsiyah bir şapka var. - Adalet Ağaoğlu

  • Kenarı süslü, işlenmiş

LAMEKÂN (Kelime Kökeni: Arapça lāmekān)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Mekânı olmayan, mekânsız
  • Yersiz yurtsuz, belli bir adresi olmayan

Birleşik Kelimeler: lamekân takımı

NARTEKS (Kelime Kökeni: Yunanca)

[isim]

  • Bizans kiliselerinde sahndan sütunlarla veya duvarla ayrılan bölüm

SANTRAL (Kelime Kökeni: Fransızca central)

[isim]

  • Doğadaki başka enerji türlerini elektrik enerjisine çeviren fabrika

    Elektrik santrali. Nükleer santral.

  • Telefonların bağlı olduğu merkez

    Telefon santrali.

  • Santralci

Birleşik Kelimeler: barajlı santral, hidroelektrik santral, nükleer santral, termik santral, akarsu santrali, atom santrali, beton santrali, elektrik santrali, telefon santrali

TARAKLI

[sıfat]

  • Tarağı olan
  • Başında tarak bulunan (kuş veya kadın)
  • Yol yol nakışlı

    Taraklı kumaş.

  • Tarağı geniş olan (ayak)

[isim]

  • Sakarya iline bağlı ilçelerden biri

ARINMAK

[nesnesiz]

  • Temizlenmek
  • Katışıksız, arı (I) duruma gelmek

    Arınmış bir dilse çok kez arıtıcıların başarısıdır. - Nermi Uygur

[mecaz]

  • Rahatlamak

    Derdini size aktarıp arınmış, sizi zehirleyip bırakmıştır. - Haldun Taner