ANTİOKSİDAN Harflerini İçeren 4 Harfli Kelimeler

ANTİOKSİDAN harflerini içeren 4 harfli 63 kelime bulunuyor. 4 harfli ANTİOKSİDAN kelime türetme listesi ve kelime anlamları.

DOST8, SODA8, DİSK7, DANS7, ODAK7, SADA7, ADAK6, DİNK6, DİNİ6, DATA6, DANK6, DANA6, İNDİ6, İSOT6, KOSA6, KAOS6, NİDA6, STOK6, SAKO6, ASİT5, ANOT5, AKİS5, AKSİ5, İKON5, KOTA5, KONT5, KONİ5, KİST5, KANO5, KASA5, KAST5, NİSA5, NOTA5, NATO5, ONAT5, SAAT5, SİNİ5, SANA5, SAKİ5, SAKA5, SAİK5, TOKA5, TASA5, ANKA4, ATAK4, ATİK4, AKİT4, İNTİ4, İNİK4, İNAT4, İNAN4, İNAK4, İTKİ4, İKNA4, İKTA4, KANİ4, KANT4, KANA4, KAİN4, KATİ4, NAAT4, TANK4, TAKA4

ANKA (Kelime Kökeni: Arapça ʿanḳā)

[isim]

  • Masallarda adı geçen ve gerçekte var olmayan büyük bir kuş, Simurg, Zümrüdüanka

Birleşik Kelimeler: Zümrüdüanka

ATAK

[sıfat]

  • Düşüncesizce her işe atılan, cüretkâr

    Bütün çocuklar gibi onlar da haşarı, atak ve güreşçi idiler. - Reşat Nuri Güntekin

  • Çevik, hareketli

[halk ağzında]

  • Geveze

[isim]

[tıp]

  • Aniden başlayan hastalık nöbeti

[isim]

  • Atılım
  • Saldırı, saldırış, hücum, hamle, akın

[spor]

  • Gol atmak veya sayı kazanmak amacıyla yapılan akın, ofans

Ata Sözleri ve Deyimler

  • atak yapmak

Birleşik Kelimeler: kontratak, panikatak

ATİK

[sıfat]

  • Çabuk davranan, çevik

Birleşik Kelimeler: atik tetik

[sıfat]

[eskimiş]

  • Eski, eski zamanla ilgili

Birleşik Kelimeler: Ahd-i Atik

ÂKİT (Kelime Kökeni: Arapça ʿāḳid)

[sıfat]

  • Bağıtçı

[isim]

[eskimiş]

[hukuk]

  • Sözleşme
  • Nikâh

Birleşik Kelimeler: akit vaadi, akdetmek, evlilik akdi, hizmet akdi, iş akdi

İNTİ (Kelime Kökeni: (Kızılderili dillerinden))

[isim]

[eskimiş]

  • Peru para birimi

İNİK

[sıfat]

  • İnmiş, indirilmiş

    Pencere perdeleri hep inikti. - Aka Gündüz

Birleşik Kelimeler: inik deniz

İNAT (Kelime Kökeni: Arapça ʿinād)

[isim]

  • Bir konuda direnme, ayak direme, diretme, direnim

    Okumak, eczacı olmak bu sayılı inatlarından biri ve ilkidir. - Tarık Buğra

  • Birine karşı çıkma, karşı düşünce ileri sürme

    İddia kızışmış, âdeta inat hâlini almıştı. - Ömer Seyfettin

[sıfat]

[halk ağzında]

  • İnatçı

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inadım inat olmak
  • inadı tutmak
  • inat etmek

Birleşik Kelimeler: eşek inadı, gâvur inadı, katır inadı, keçi inadı

İNAN

[isim]

  • İnanmak işi
  • Bir kimse veya şeyin doğruluğunu, büyüklüğünü ve gücünü sarsılmaz bir duygu ile benimseme

    Kendi paylarına düşen fedakârlığı, devlet, millet uğrunda inanla, güvenle, umutla bir daha tazeliyorlardı. - Ruşen Eşref Ünaydın

  • Tanrı'ya duyulan sınırsız inanış, iman, itikat

Ata Sözleri ve Deyimler

  • inan olsun

İNAK

[isim]

[felsefe]

  • Dogma

İTKİ

[isim]

[ruh bilimi]

  • Tepi

    Bilinç dışı özgürlüğünün itkisiyle en sonunda âşık olmuştur. - Selim İleri

İKNA (Kelime Kökeni: Arapça iḳnāʿ)

[isim]

  • Bir konuda birinin inanmasını sağlama, inandırma, kandırma

    Sinirleniyor, kendi kendimi ikna için daha ısrarla, daha fazla konuşuyordum. - Sait Faik Abasıyanık

Ata Sözleri ve Deyimler

  • ikna etmek
  • ikna olmak

İKTA (Kelime Kökeni: Arapça ıḳṭāʿ)

[isim]

[tarih]

  • Bir kişinin mülkiyetinde olmayıp devlete ait olan toprakların vergilerinin veya gelirlerinin asker veya sivil erkâna hizmet ve maaşlarına karşılık verilmesi

KANİ (Kelime Kökeni: Arapça ḳāniʿ)

[sıfat]

[eskimiş]

  • Kanmış, inanmış

    İyi ama Ali, Göksel'in kaybolduğuna kani değildi ki. - Nazım Hikmet

Ata Sözleri ve Deyimler

  • kani olmak

KANT (Kelime Kökeni: Arapça ḳand)

[isim]

  • Şeker ve limonla içilen sıcak su

KANA (Kelime Kökeni: İtalyanca canna)

[isim]

[denizcilik]

  • Geminin çektiği suyu göstermek için baş ve kıç bodoslamaları üzerine konulan işaretler